Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, İzmir’in Çeşme ilçesinde hayata geçirilmesi öngörülen turizm projesinin toplam maliyetinin 20 milyar doları bulacağını söyledi. Ersoy, arazi tahsis ihalelerinin 2021’in son çeyreğinde yapılmasının planlandığını belirterek, “Proje, 2023’te çok rahat bir şekilde hayata geçmeye başlar diye düşünüyoruz” dedi.
Bakan Ersoy, kamuoyunun 25 Ocak’ta Resmi Gazete’de yayımlanan acele kamulaştırma kararıyla haberdar olduğu Çeşme Turizm Projesi hakkında bilgilendirme yapmak amacıyla İzmir Ticaret Odası’nda sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle buluştu. İş dünyası temsilcilerinin ağırlıklı olduğu gruba projeyle ilgili bilgi veren Ersoy, daha sonra basın mensuplarına bir açıklama yaptı.
“Proje siyaset üstü görülmeli”
Ersoy, projeyle Ege turizminin Türkiye genel turizminden hak ettiği değeri almasını amaçladıklarını belirterek şunları söyledi: “Bu proje uzun zamandır kamuoyunda da paylaşılıyordu. Biz, proje olgunlaşmaya başladıkça bölgeyle de çok detaylı bir şekilde paylaşacağımızı daha önce belirtmiştik. Projenin ilk lansmanının İzmir Ticaret Odası’yla birlikte yapılmasını öngördük. STK’ları da davet ettik, onlarla ilk paylaşımı yaptık. Bundan sonra da projenin yer alacağı Çeşme bölgesinde toplantıları yapmaya devam edeceğiz.”
Projenin siyaset üstü görülmesi gerektiğini belirten Ersoy, “Proje daha ham, geliştiriliyor. Plan aşamasına geçmeden önce, başta bölgedeki yerleşik STK’lar olmak üzere geneldeki Ege turizminde söz sahibi olacak herkesin görüşlerini, fikirlerini almak istiyoruz. Amaç, bugünün değil gelecek 50 yılın turizmine hitap eden bir konsept yaratmak. Bu alanda uygun adımlarla, emin adımlarla ilerliyoruz” dedi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın daha önce İzmir iş dünyasının temsilcilerine yaptığı sunumda, projenin 9 bin 574 hektar bir alanda gerçekleşeceği belirtilmişti. Buna göre bölgedeki turizm sezonunu 12 aya çıkartacak olan proje, en az 100 bin kişiye de istihdam sağlayacak. Projede 20 golf sahası, turnuvalar yapılmasına uygun spor alanları, termal turizm tesisleri, kongre, fuar ve etkinlik merkezi, kültür ve sanat merkezleri, tarım ve doğa turizmi alanları, Ege’nin en büyük müzesi, ekstrem spor alanları, film stüdyosu, turizm teknik meslek liseleri ve sağlık merkezi gibi tesisler yer alacak. Turizm tesisleri denize sıfır olarak planlanmayacak ve sahilde geniş bir bant genel kullanıma açık olacak.
Tahsis ihalelerinden bir milyar dolar beklentisi
Bakan Ersoy, proje arazisinin yüzde 99’luk kısmının devlete ait olduğunu belirterek, “Devlet kendi kamu mülkiyetindeki arazilerini tahsis yapıyor. Burada tahsis gelirlerinden bir milyar dolar civarında bir gelir elde edeceğiz. Çok makul hesaplamalarla yapılmış bir tutar. Böyle abartılı hesaplamalarla yapılmış bir tutar değil. Bütün bu saydığımız kamu altyapılarını, sosyal ve kültürel faaliyetler için gerekli bina ve yatırımların tamamını buradan elde ettiğimiz gelirle gerçekleştiriyoruz. Yani yatırımcıya ekstra bir yük yapmıyoruz. Tahsis ihalelerinden elde edeceğimiz bu gelirle bu yatırımları gerçekleştiriyoruz. Geri kalan yatırım, toplam yatırım, yatırımcılarla beraber yapılacak yatırım tutarı ne kadar diye düşünüyorsanız, tahminen 20 milyar dolarlık bir proje olduğunu öngörüyoruz” diye konuştu.
Ersoy, projenin ne zaman hayata geçeceği konusundaki bir soruya ise şöyle cevap verdi: “Bizim öngörümüz Haziran ayı gibi proje ekibi oluşturulduktan sonra 2021’in son çeyreğine kadar proje ve planların hepsinin tamamlanıp 2021’in son çeyreğinde tahsis ihalelerinin yapılması ve 2023’te çok rahat bir şekilde hayata geçmeye başlar diye düşünüyoruz.”
Ersoy, daha sonra İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’le bir araya geleceğini de sözlerine ekledi. Soyer, daha önce yaptığı açıklamalarda proje hakkında bilgi sahibi olmadığını belirterek, “Projeyi anlamaya çalışıyoruz. Daha bilgi edinmeden karşı çıkmak veya taraftar olmak doğru değil bence. Bir değerlendirme yapmak için erken” demişti.
Çeşme’de alternatif toplantı
Kültür ve Turizm Bakanı’nın İzmir’deki toplantısına davet edilmeyen Çeşme Belediye Başkanı ise, Çeşme’de alternatif bir toplantı düzenledi. Muammer Ekrem Oran, toplantıda “Çeşmeli'nin malını, doğasını kimseye ‘ham’ yaptırmadık, yaptırmayacağız. Mücadelemiz devam edecek. ‘Ben yaptım oldu’ denilerek Çeşmeli’ye danışılmadan olan her türlü planın karşısında olacağız” diye konuştu. Acele kamulaştırmaya karşı olduğunu belirten Oran, “Eğer yapacağınız proje betonlaşmadan ve bizim imar planlarına uygun yapacaksanız ve bu planlamayı Çeşme’nin ve İzmir’in seçilmiş belediye meclislerinin onayını alarak yapacaksanız biz sizi destekleriz” dedi.
Aynı toplantıda konuşan TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu dönem sözcüsü Melih Yalçın ise “Burası Çeşme’nin, Urla’nın değil, İzmir’in sorunudur. Buraların korunması gerekir. Bu projeyi durduramazsak; İzmir yaşanılır bir yer olmaktan çıkacak” ifadelerini kullandı.
İzmir Yaşam Alanları’ndan projeye tepki
Projeye bir itiraz da İzmir Yaşam Alanları’ndan geldi. İzmir Yaşam Alanları’nın, Bakan Ersoy’un STK’larla buluştuğu İzmir Ticaret Odası önünde basın açıklaması yapmasına polis tarafından izin verilmedi. Cumhuriyet Meydanı’nda yapılan açıklamada projenin rant yaratmayı amaçladığı öne sürülerek, buna karşı mücadele çağrısı yapıldı.
Açıklamada şu görüşlere yer verildi: “İzmir, ‘marka kent’ kandırmacası ile doğal yaşam alanları daraltılmış, doğasının dengesi bozulmuş, nüfusu yoğunlaşmış, varlıkları ve kültürel değerleri yok edilmiş, kısaca içi boşaltılmış, yaşanmaz bir hale dönüştürülecektir. Bölgede oluşacak bir milyonun üzerinde nüfus yoğunluğunun yaratacağı ulaşım, altyapı ve kültürel sorunları öngörmek hiç de zor değil. Sadece önümüzdeki üç beş yıl içinde İzmir’in su fakirine dönüşeceği bilinirken, Yarımada’ya 20 golf sahasının bu planların içine dahil olması bile, hazırlanan planların ne denli yanlış olduğunu göstermektedir.”
