Aralarında İnsan Hakları İzleme Örgütü ve Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu’nun da bulunduğu beş hak örgütü, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin, Türkiye'yi, Kürt muhalif siyasetçi Selahattin Demirtaş'ı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararına uygun olarak serbest bırakması için yönlendirmesi gerektiğini söyledi.
ARTICLE 19, İnsan Hakları İzleme Örgütü, Uluslararası Hukukçular Komisyonu, Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu ve Türkiye İnsan Hakları Davalarına Destek Projesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarının uygulanmasını denetleyen Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne ayrıntılı bir ortak başvuruda bulunarak, kararı 9-11 Mart tarihleri arasındaki toplantısında yayınlamasını istediler. Beş grup, 22 Aralık 2020'de AİHM’in derhal serbest bırakılması kararına rağmen Türkiye'nin Demirtaş'ın haklarını çiğneyerek kararı ihlal etmeyi sürdürdüğüne dikkat çektiler.
İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün kıdemli hukuk danışmanı Aisling Reidy, "Cumhurbaşkanı Erdoğan ve üst düzey Türk yetkililer, Demirtaş'ın serbest bırakılmasına karar veren Avrupa Mahkemesi kararının, mevcut tutukluluk için geçerli olmadığı ve mahkemenin kararlarının Türkiye için bağlayıcı olmadığı yönündeki yanlış iddialarla yanıt verdiler. Bakanlar Komitesi, Türkiye'yi Demirtaş'ı derhal serbest bırakmaya çağırmalı ve Strasboug mahkemesinin kararlarını göz ardı etmenin veya atlatmaya teşebbüs etmenin kabul edilemez olduğuna dair hiçbir şüpheye yer bırakmamalıdır" dedi.
Uluslararası Hukukçular Komisyonu Avrupa ve Orta Asya Direktörü Róisín Pillay de "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin açıkça belirttiği gibi, Demirtaş'ın 20 Eylül 2019 tarihli tutukluluğu gerçekte ayrı bir gözaltı değil, 'duruşma öncesi tutukluluğa dönüş' ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kaynaklı haklarının sürekli ihlalidir. Bakanlar Komitesi, muhalif siyasetçiyi taciz etmeyi amaçlayan adli yargılamalara yönelik bu suistimali derhal sona erdirmesi için Türkiye'ye baskı yapmalıdır" diye konuştu.
Türkiye İnsan Hakları Davalarına Destek Projesi'nden Helen Duffy de ‘’Neredeyse 6 yıl önce yaptığı siyasi konuşmaları temel alarak böylesine önemli bir siyasi figürü 30 ciddi ‘yeni’ cürümle suçlamak, tamamen yeniden ambalajlama ve AİHM’in kararına uymayı engellemeye yönelik ince örtülü bir girişim. Büyük Daire, daha önceki 'yeniden sınıflandırma' girişimlerini zaten reddetti ve Bakanlar Komitesi'nin bu döngüyü kırmak için sağlam bir yanıt vermesinin zamanı geldi" ifadelerini kullandı.
Hak grupları Bakanlar Komitesi’ni, Demirtaş'ın davasını geliştirilmiş prosedürlerine sokmaya, bir öncü dava olarak değerlendirmeye ve kararı yerine getirmeyi reddetmeye devam etmesinin, Türkiye'yi uyumsuzluk nedeniyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne sevk etmelerine yol açabileceği uyarısında bulunmaya çağırdı
Bakanlar Komitesi’nden Türkiye’ye şu çağrıların yapılması istendi:
- AİHM kararının gerektirdiği şekilde Demirtaş'ı derhal serbest bırakın ve kararın, devam etmekte olan tutukluluğu ve olgusal veya hukuki dayanağının AİHM'nin halihazırda ele aldığına büyük ölçüde benzer olduğu gelecekteki suçlamalar veya tutuklamalar için geçerli olduğunu açıkça belirtin.
- AİHM Büyük Dairesi tarafından hukuka aykırı bulunan ve Demirtaş'ın dokunulmazlığını kaldıran anayasa değişikliğinin ardından başlatılan tüm cezai kovuşturmaları durdurun.
- Demirtaş'ı taciz etmek, çoğulculuğu bastırmak ve siyasi tartışma özgürlüğünü sınırlamak için yargılamaların kötüye kullanılmasına son verin; bunun Demirtaş'ın haklarının iadesi için gerekli olduğunu vurgulayın.
- Demirtaş'ın davalarına, özellikle adli makamlara baskı yaparak veya gereksiz şekilde etkilemeye çalışarak müdahaleyi sona erdirin.
- Demirtaş davasındaki Büyük Daire kararının ve daha genel olarak Avrupa Mahkemesi kararlarının bağlayıcı olmadığına dair üst düzey Türk hükümet yetkilileri tarafından öne sürülen yanlış iddiaları kamuoyu önünde düzeltin.