PARİS - Avrupa, kapısına dayanan Rusya-Ukrayna savaşının politik ve ekonomik sarsıntılarını yaşarken, savaşın birinci yılında Rus saldırısına karşı direnen Ukrayna'ya Avrupa desteği azalsa da devam ediyor.
IFOP araştırma şirketinin, düşünce kuruluşu Jean Jaures Vakfı için yaptığı kapsamlı bir anket Avrupa ülkeleri arasında Ukrayna'ya desteğin en fazla yüzde 83, Rusya'ya desteğin ise en fazla yüzde 23 oranında gerçekleştiğini ortaya koydu. Ancak anket aynı zamanda Ukrayna davasının Avrupa'daki popülaritesinde kademeli bir aşınma olduğunu da gösterdi.
Ukrayna'ya bakış ve destek anlamında Avrupa kıtası Polonya, İngiltere, İspanya ve Hollanda kampına karşı, Almanya, Fransa ve İtalya kamplarına bölünüyor. Ukrayna'ya destek ve Rusya'ya yaptırımlara onayın sürdüğü Avrupa'da, en derin bölünme ise "askeri yardım ve ağır silahların verilmesi" konusunda yaşanıyor.
Savaşın başından beri Ukrayna'nın yanında güçlü bir duruş sergileyerek, Avrupa'da güç dengelerini kendi lehine çeviren Polonya'nın, Ukrayna'ya desteği ankette de son derece net bir şekilde ortaya çıkıyor.
Polonya hükümeti gibi, Polonyalılar da ankette her alanda en ön sırada yer alıyor.
Avrupa halkının bir yılını dolduran Ukrayna-Rusya savaşına ilişkin görüşlerinin adeta röntgenini çeken ankette, Ukrayna'ya yönelik kamuoyu desteği çoğunlukta olmakla birlikte, bu destek Avrupa'nın doğusu ve batısı arasında önemli farklılık gösteriyor. Ancak anket, Kiev'e yönelik halk desteğinin "aşınıyor olsa bile" güçlü kaldığı gerçeğini ortaya koyuyor.
Ukrayna'ya yüzde 82, Rusya'ya yüzde 23 olumlu bakış
IFOP Başkanı Jerome Fourquet'ye göre Rusya'ya ekonomik yaptırımlar konusunda Avrupa ülkeleri arasında fikir birliği var, ancak askeri destek konusunda Avrupalılar iki kampa bölünüyor. IFOP tarafından hazırlanan "Avrupa'da bir yıl sonra Ukrayna" anketinin sonuçları şöyle:
Avrupa halkının savaş nedeniyle yaşadığı büyün zorluklara rağmen, Ukrayna, Avrupa'da geniş bir popülariteye sahip olmaya devam ediyor. Ancak Ukrayna'nın popülaritesinin yoğunluğunda ve Rusya'nın reddedilmesinde nüanslar ortaya çıkıyor.
Ankete göre, Ukrayna hakkında "olumlu fikri olanlar" Almanya'da yüzde 61'e kadar gerilerken, İngiltere'de bu oran yüzde 82'ye çıkıyor. İngiltere ve Polonya'nın özellikle Ukrayna'ya olumlu baktığı ankete göre, İngilizlerin yüzde 82'si, Polonyalıların yüzde 79'u Ukrayna hakkında olumlu görüşe sahip.
Polonya'yı yüzde 74 ile İspanya, yüzde 71 ile Hollanda izliyor. Olumlu bakış oranı yüksek olsa da, Avrupa'nın diğer ülkelerinde bu rakam geriliyor. Fransa'da Ukrayna'ya olumlu bakanların oranı yüzde 64, İtalya'da yüzde 62, Almanya'da ise yüzde 61 oranında ortaya çıkıyor. Anket, ulusal kamuoyu ile hükümetlerin politikaları arasında yüksek oranda örtüşme olduğunu da ortaya çıkarıyor.
Yavaş yavaş "aşınan" bir destek
Avrupa kamuoyu bu çatışmada açıkça tarafını seçmiş olsa bile çatışmanın neredeyse bir yıldır devam etmesi, Kiev'den her zamankinden daha fazla sayıda silah teslimatı için tekrarlanan talepler ve bu savaşın uluslararası ekonomi üzerindeki sonuçları, kuşkusuz, çatışmanın tırmanmasından duyulan yorgunluk ve endişeyle körüklenen Ukrayna davasının Avrupa'daki popülaritesinde kademeli bir aşınma yaratıyor.
Ankette, Ukrayna konusunda Fransız, Alman ve İtalyan kamuoyunun ortak hareket ettiği görünüyor. Rus saldırısının başlamasından bu yana 4 ayrı anket yapan IFOP'a göre, Fransa ve Almanya'da Ukrayna'ya ilişkin olumlu görüşler önemli ölçüde geriliyor.
Fransa'da savaşın başında dile getirilen yüzde 82 olumlu görüş yüzde 64'e, Almanya'da ise yüzde 86'dan, yüzde 61'e düşüyor. İtalya'da da aynı eğilim ortaya çıkıyor; Savaşın başında yüzde 80 olan olumlu görüşler bir yılın sonunda yüzde 62'ye geriliyor.
Bu aşınma, Ukrayna'nın en büyük destekçisi Polonya ve İspanya'da da farkediliyor. Polonya'da Mart 2022'deki olumlu görüşler yüzde 91 iken, bugün yüzde 79'a geriliyor. İspanya'da ise erozyon daha az belirgin, yüzde 80'den yüzde 74'e düşüyor.
Rusya'nın popülaritesi düşük
Ankete göre Rusya'nın popülaritesi en yüksek olduğu İtalya'da bile yüzde 23 olarak belirleniyor. Bu rakam Almanya'da yüzde 21, Fransa'da yüzde 16, İngiltere'de yüzde 15, Hollanda ve İspanya'da yüzde 12, en düşük olan Polonya'da yüzde 9'a kadar geriliyor.
Anketin ortaya çıkardığı çarpıcı bir gerçek de, Mart 2022'den bu yana Ukrayna'nın popülaritesi aşınmasına rağemn yüksek kalıyor, buna karşın Rusya'nın popülaritesinde herhangi bir iyileşme yaşanmıyor. Yani Avrupa'da "Rusya'nın saldırgan taraf olduğu ve bağımsız bir ülkenin egemenliğine saldırdığı" görüşü değişmiyor.
Rusya hakkında algılanan olumlu görüşler Fransa'da savaşın başında yüzde 21 iken, bir yıl sonra yüzde 16'ya geriliyor. Almanya, Polonya ve İspanya'da sabit kalıyor. Rusya'ya olumlu bakışın en yüksek olduğu İtalya'da ise küçük de olsa artış kaydediliyor; savaşın başında yüzde 13 olan olumlu bakış, bugün yüzde 23'e yükseliyor.
Çoğunluk Rusya'ya yaptırımları destekliyor
Avrupa'nın Rusya'ya karşı uyguladığı ekonomik yaptırımların Avrupa ekonomisi için enerji fiyatlarındaki artış, enflasyonun sıçraması gibi olumsuz etkileri olsa da, kamuoyunun ezici bir çoğunluğu Rusya'ya yönelik bu ekonomik yaptırımları desteklemeye devam ediyor. Rusya'ya yönelik yaptırımların en ağır ekonomik bedelini ödeyen Almanya ve İtalya, yaptırımları da en az destekleyen ülkeler.
Bir kez daha, Polonya yüzde 86, İngiltere yüzde 77 ile yaptırımlara destek konusunda da ön sıralarda yer alırken; bu iki ülkeyi yüzde 77 ile İspanya ve yüzde 73 ile Hollanda yakından takip ediyor. Fransa Almanya ve İtalya halkı, diğer ülkelere oranla daha az ikna olduklarını sergiliyor: Fransa'da yüzde 67, İtalya'da yüzde 65 ve Almanya'da yüzde 62 yaptırımları destekliyor.
Yaptırımlara destek de savaşın başından buyana gerileme gösteriyor. Polonya'da yüzde 91'den 86'ya, İspanya'da yüzde 82'den yüzde 77'ye, Fransa'da yüzde 72'den yüzde 67'ye, İtalya'da yüzde 80'den yüzde 65'e geriliyor. Rus gazına bağımlılığı nedeniyle zor bir dönem geçiren Almanya'da ise bu destek 18 puan birden gerileyerek, yüzde 80'den yüzde 62'ye düşüyor.
Avrupa silah sevkıyatı konusunda ikiye bölündü
Yaptırımlardaki geniş bir fikir birliği, silah sevkıyatı konusunda yerini "bölünmeye" bırakıyor. Ukrayna'ya savaş silahları tedariki Avrupalıları hem ülkeleri içinde, hem de ülkeler arasında ikiye bölüyor. Ankete göre, ülkeler arasındaki farklılıklarda, yine Polonya, İngiltere, İspanya ve Hollanda'ya karşı, Fransa, Almanya ve İtalya kamplaşması çok net bir şekilde beliriyor.
Ukrayna'ya koşulsuz desteği ile Avrupa içinde güçlenen Polonya, Ukrayna'ya güçlü silah sevkıyatının da en büyük savunucusu. Avrupa'nın Ukrayna'ya silah sevkıyatını Polonya halkının yüzde 80'i, İngilizler'in yüzde 70'i, Hollandalılar'ın yüzde 67'si, İspanyollar'ın yüzde 60'ı destekliyor. Buna karşılık, Fransızlar'ın yüzde 54'ü, Almanlar'ın yüzde 52'si, İtalyanlar'ın ise yüzde 49'u destek veriyor.
Almanya'da bu destek savaşın başından bu yana 14 puan, Polonya ve Fransa'da 11 puan, İtalya'da 8 puan geriliyor. Anket, halkın silah sevkıyatına ilişkin görüşlerinin de, hükümetlerinin tutumlarıyla örtüştüğünü de ortaya çıkarıyor.
Ukrayna'nın AB adaylığına destek
Volodimir Zelenski geçen hafta Brüksel'deki Avrupa Parlamentosu'nda ayakta alkışlanarak karşılansa da, Avrupa'nın Ukrayna'nın AB'ye katılması konusundaki fikirleri de farklılık gösteriyor. Farklı ülke grupları arasında benzer farklılıkların ortaya çıktığı bu soruya bir kez daha Polonyalılar yüzde 82 ve İngilizler 80 oranında "büyük destek" veriyor. Ukrayna'nın adaylığına İspanya'dan yüzde 79, Hollanda'dan yüzde 64 ve İtalya'dan yüzde 63 destek geliyor. Ancak Fransa'da bu destek yüzde 55, Almanya'da ise yüzde 52'ye geriliyor.
Bir yıl içinde Ukrayna'nın adaylığına destek en çok 16 puanla Almanya'da geriliyor. IFOP Başkanı Jerome Fourquet, " Eğer Ukraynalılar AB'ye girmek istiyorlarsa, diplomatik çabalarını, bugün nüfusu bu olasılığa en isteksiz görünen Fransız-Alman çiftine odaklamak zorunda kalacak" diye analiz ediyor.
Fourquet, AB'den ayrılan İngiltere'den Ukrayna'ya bu kadar güçlü adaylık desteği gelmesini de, "Manş denizinin diğer tarafındaki komşularımızın Ukrayna'nın AB'ye katılmasına güçlü onayı, onların Ukrayna davasına duydukları güçlü empatiyi ve belki de bazılarının kendi ülkelerinin AB'den ayrılmasından duyduğu üzüntüyü yansıtıyor" sözleriyle değerlendiriyor.