Almanya'nın Magdeburg şehrindeki Noel pazarında Cuma akşamı yaşanan dehşet verici saldırı, ülkede büyük bir şok ve üzüntü yarattı.
Saldırıyı düzenleyen Suudi Arabistan vatandaşı Talib el-Abdulmuhsin’in uzun süredir İslam karşıtı görüşleri savunduğu ve sosyal medya üzerinden şiddet içeren açıklamalarda bulunduğu öğrenildi.
Magdeburg polisinin yaptığı açıklamaya göre, 50 yaşındaki Talib el-Abdulmuhsin hakkında 5 kez cinayet, birden çok kasten cinayete teşebbüs ve tehlikeli bedensel zarar suçlarından dolayı gözaltı kararı çıkarıldı.
Noel pazarına arabasıyla dalarak terör estiren ve büyük bir trajediye yol açan saldırgan, dün gece savcılığa çıkarıldı ve tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser, olayla ilgili soruşturmanın derinleştirileceğini ve daha önceki bilgiler ışığında tüm detayların aydınlatılacağını duyurdu.
Yaralılar arasında 2 Türk vatandaşı var
Dışişleri Bakanlığı, saldırıda iki Türk vatandaşının yaralandığını duyurdu. Bakanlık, Hannover Başkonsolosluğu aracılığıyla yaralı vatandaşların durumunun stabil olduğunu ve hayati tehlikelerinin bulunmadığını belirtti. Bakanlık, süreçle ilgili olarak yerel makamlarla sürekli irtibat halinde olduklarını açıkladı.
Ayrıca, Hannover Başkonsolosu Yusuf Arıkan, hastaneye giderek yaralıları ziyaret etti ve geçmiş olsun dileklerini iletti.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik de saldırıyı kınayarak, "Hayatını kaybedenlere başsağlığı, yaralılara acil şifa" dileklerinde bulundu ve teröre karşı ortak mücadele vurgusu yaptı.
Saldırganın geçmişi ve motivasyonu
Cuma akşamı Magdeburg’da yaşananların hemen ardından yapılan ilk tahmin ve yorumlarda, saldırının radikal İslamcı bir saldırgan tarafından yapıldığı öne sürüldü. Ancak Talib el-Abdulmuhsin'in, tersine İslam karşıtı radikal söylemler geliştirdiği ve bu söylemleri sıkça sosyal medyada paylaştığı belirlendi.
X ve diğer sosyal medya üzerinden daha önce yaptığı açıklamalarda kendisini, "Avrupa'nın İslamlaşmasına" karşı bir aktivist olarak tanımlayan saldırganın, Almanya'nın özellikle eski Başbakan Angela Merkel dönemindeki liberal göçmen politikalarını sert bir şekilde eleştirdiği, göçmen karşıtı AfD partisine ve X platformunun sahibi Elon Musk’a sempati duyduğu öğrenildi.
Olayın ardından yapılan araştırmalara göre, Talib el-Abdulmuhsin'in 2013 yılında da bir terör saldırısı tehdidinde bulunmuş olduğu belirtiliyor. Bu tehdit sonrası o dönemde, mezuniyet sınavları ile ilgili bir tartışma nedeniyle, doktorluk eğitimi aldığı tıp fakültesi ile sorunlar yaşayan zanlının evinde arama yapılmış fakat somut bir saldırı hazırlığına dair bulguya rastlanmamıştı. Ancak zanlı, sonrasında polisle ve çeşitli yerel kuruluşlarla sık sık sorunlar yaşamıştı.
Almanya’nın kuzeyindeki Rostock kentinde bir mahkeme, Abdulmuhsin’i "kamusal düzeni bozma ve suç tehditleri savurma" suçlamasıyla 900 Euro para cezasına çarptırmıştı.
Talib el-Abdulmuhsin‘in, uzun süredir Almanya’daki "Eski Müslümanlar Merkezi" ve "Seküler Mülteci Yardım Derneği" ile de ciddi çatışmalar içinde olduğu öğrenildi.
Eski Müslümanlar Merkezi'nin başkanı, saldırganın organizasyonu "yıllarca terörize ettiğini" ve organizasyonun faaliyetlerine yönelik sert eleştirilerde bulunduğunu, hatta geçen yıl mahkemeye başvurarak, Abdulmuhsin’in iftiralarına son verilmesi için dava açtıklarını bildirdi.
Abdulmuhsin, Ekim ayında görülen bir davada "Avrupa'yı İslamlaşmadan koruyacağı" yönünde bir konuşma yaparak, Alman mahkemelerinin bu konuda yetersiz olduğunu savunmuş ve Avrupa'ya giren "İslamcılar"ın tehlikelerini vurgulamıştı. El-Abdulmuhsin konuşmasında, Almanya'nın mülteci politikasını ve İslamcı tehditleri hedef alarak, Avrupa'nın İslamlaşmasını engellemeye çalışacağını da ilan etmişti.
Son olarak kendisini "Anti-Müslüman Halk Hareketi" olarak tanıtan Amerikan platformu "RAIR"e 45 dakikadan uzun bir röportaj veren Abdulmuhsin, Alman polisinin, İslam'dan dönmüş Suudi asıllı mültecilerin yaşamlarını kasıtlı olarak yok etmeye çalıştığını iddia etmişti.
Zanlının profilinin yanısıra, daha önce Alman makamları ile olan ilişkisi, güvenlik makamlarının bu tür olaylarda daha etkin bir koordinasyon ve bilgi paylaşımı içinde olup olmadıkları sorusunu gündeme getirdi. İçişleri Bakanı Nancy Faeser, saldırının ardından yaptığı açıklamada, federal güvenlik güçlerinin soruşturmalar sırasında "her taşı kaldıracağını" ve olayı tüm yönleriyle inceleyeceklerini belirtti. Faeser, "Bu saldırgan, şu ana kadar karşılaştığımız hiçbir profilin içine uymuyor. O yüzden tüm verileri birleştirip bu kişiyi anlamaya çalışacağız" ifadelerini kullandı. Ayrıca, "Bu kişi son derece acımasız ve zalimce hareket etti – eylem tarzı, bir İslamist teröristinki gibi, ancak ideolojik olarak açıkça bir İslam düşmanıydı" dedi.
Almanya'da güvenlik önlemleri arttırıldı
Almanya genelinde Noel pazarlarında güvenlik önlemleri hızla arttırıldı, özellikle kalabalık ve açık alanlarda yapılan etkinliklerde yoğun tedbirler alındı.
Polis, kurulan Noel pazarı alanlarında sıkı denetimler yaparak, güvenlik güçlerinin sayısını arttırdı ve devriye sayısını çoğalttı. Ayrıca, kalabalıklara dalabilecek araçların engellenmesi amacıyla çeşitli şehirlerde bariyerler ve araç engelleyiciler yerleştirildi.
Saldırıya uluslararası tepkiler
Öte yandan Papa Francis, Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier'e gönderdiği mesajında, saldırıda hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı dileklerini ve tüm mağdurlara manevi desteğini iletti.
Ayrıca, Roma gibi Avrupa'daki birçok kentte olayı takiben, özellikle kalabalık alanlarda güvenlik tedbirleri arttırıldı ve Noel dönemi öncesi olağanüstü önlemler alındığı bildirildi. Roma Belediye Başkanı Roberto Gualtieri, kentteki güvenlik önlemlerinin, yaklaşan Noel dönemi nedeniyle daha da sıkılaştırıldığını belirtti.
Forum