Erişilebilirlik

‘Vatandaşlık Hakkımızı İstiyoruz’


‘Vatandaşlık Hakkımızı İstiyoruz’
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:01:43 0:00

Lübnan’da yeni hükümetin kurulmasının ardından farklı gruplar da farklı taleplerle gösteriler yapmaya başladı.

Son gösterilerden biri “yabancı erkeklerle evlenen Lübnanlı kadınların çocuklarına vatandaşlık hakkının verilmesi” talebiyle gerçekleşti.

Cinsiyeti Kerameti (vatandaşlığım onurumdur) adlı oluşumun düzenlediği protesto gösterisi nedeniyle çok sayıda aile ve kadın çocukları ile birlikte İçişleri Bakanlığı’nın önünde toplandı.

Yeni bakan Raya El Hassan’a seslerini duyurmaya çalışan göstericilere iki milletvekili de katıldı.

Lübnan’da erkekler yabancı bir kadınla evlendiklerinde hem kadın hem de çocukları Lübnan vatandaşı olabiliyor. Ancak Lübnanlı kadınların yabancı erkeklerle evlenmeleri durumunda aynı hakları bulunmuyor. Bu durumda çocuklar babanın vatandaşı olduğu ülkenin vatandaşı sayılıyor ve Lübnan’da yabancılar için uygulanan oturma ve çalışma izinleri almaları gerektiren prosedürlere tabi tutuluyorlar.

Bu durumu protesto etmek üzere toplanan göstericiler “Bize yabancıymışız gibi davranıyorlar”, “Müslüman ya da Hristiyan, hepsi kimliksiz” gibi sloganlar atarak kent merkezindeki bir başka noktaya kadar yürüdüler.

Yoğun katılımın olduğu gösteriye katılanlar sorunlarını VOA Türkçe’ye anlattı.

Gösteriyi düzenleyen oluşumun görevlilerin biri olan Huda Şeyhan adlı kadın, babasının Suriyeli annesinin ise Lübnanlı olduğunu belirterek hala vatandaşlık alamadığını söyledi.

Şeyhan, “1993’ten beri Lübnan’dayım. Şimdiye kadar evraklarla uğraşıyoruz. Hala yabancı muamelesi görüyoruz. Eğitim, iş (resmi kurumlarda), sağlıkla ilgili haklarımız yok. İş konusunda onlar (işverenler) şartları belirliyor. Maaşı da istedikleri gibi veriyorlar. Bir şey söyleme hakkımız yok” dedi.

2 çocuğu olduğunu belirten Şeyhan, “Çocuklarımıza Lübnan vatandaşlığı almak istiyoruz. Bu hakkımızın verilmesini istiyoruz” diye konuştu.

Lübnanlı kadınların eşlerine ve çocuklarına vatandaşlık verme hakları olmadığı için özellikle çocukların büyük sorunlar yaşadıklarını anlatan Şeyhan, kendi çocuklarının Lübnan’da doğmalarına rağmen her yıl oturma izni almak zorunda olduklarını söyledi.

Şeyhan, “Bu durumda kaç ailenin olduğunu tam olarak belirleyemiyoruz ancak sayıları 5 binden fazla. 1994’te bazı ailelere vatandaşlık verildi bazılarına verilmedi. Siyasi meselelere girmek istemiyorum ancak herkese verilmesi gerekiyor” dedi.

Lübnanlı olan Ayşe Muhammed, yabancı bir erkekle evli olduğunu belirterek, “6 çocuğum var. Altısı da okula gitmiyor şu anda, evde oturuyorlar. Kimlikleri yok, kimlikleri olmadığı için de okullar kabul etmiyor. Ben Lübnan vatandaşıyım ama çocuklarım kimliksiz. Hastaneye, hiçbir yere gidemiyorlar” diye konuştu.

Annesi Lübnanlı olan 66 yaşındaki Ramha Halil, “Evli değilim. Annem Lübnanlı. Bütün ailem Lübnan vatandaşı oldu ama ben olamadım. Lübnanlıyız ama burada senin gibi yabancıyız. Bu çocuklara yazık değil mi? okula gidemiyorlar” dedi.

Adının Kamile olduğunu söyleyen bir başka kadın da vatandaşlık hakkı olmadığı için resmi sigorta yaptıramadığına dikkat çekerek şunları söyledi:

“Benim annem Lübnanlı. Evlerde temizlik yapıyorum. Çalışma Bakanlığı’na sigorta kaydı için gittim. Kimliğim yok, hastaneye gidiyorum almıyorlar. Kimliğim yok.”

Randa Elias adlı kadın, “Lübnan’da kadın erkek eşitliğinin olmadığına” dikkat çekerek, “Lübnanlıyım. 1997’de bir Suriyeli ile evlendim, 3 çocuğumuz var. Çocuklarım burada doğdu, burada büyüdü. Dünyanın neresinde var böyle bir şey? Nerede kadın hakları? Ben çocuklarıma vatandaşlık veremiyorum. Çocuklarımdan biri elektronik mühendisi olacak, diğeri mimar. Nerede çalışacaklar? Suriye vatandaşılar. Hangi şirket alacak onları? Kadınlar erkekler gibi çalışıyor, hizmet veriyor, okuyor her şeyi yapıyor ama vatandaşlık veremiyor. Lübnan için demokratik diyorlar. Kadın ve erkek eşit diyorlar. Nerede eşitlik? Yalan söylüyorlar. Hepsi kendi çıkarını, cebini düşünüyor. Ben niye en basit hakkım için sokağa inip gösteri yapıyorum?” dedi.

Lübnan’da yabancıların kamu görevinde çalışma hakları bulunmuyor. Lübnanlı anne ve yabancı baba çocukları da bu kapsamda sayılıyor. Özel sektör dışında çalışma hakları bulunmayan bu kesimin birçok konuda istismara açık olduğu belirtiliyor.

Gösteriye katılan Nasir Naim adlı bir erkek 29 yıldır aynı şirkette çalıştığını ve işini değiştiremediğini söyledi.

Lübnan’da doğduğunu ve büyüdüğünü anlatan Mazen Osman ise, “Babam Suriyeli ve beni de Suriye vatandaşı sayıyorlar. 32 yaşındayım ve hiç Suriye’ye gitmedim. Burada kendi evimiz, işimiz var. Herhangi bir Lübnanlı gibi vergilerimizi ödeyip çalışıyoruz” dedi.

Kadınların çocuklara vatandaşlık verebilmesi durumunda ülkenin demografik yapısının değişebileceği görüşü öne sürülüyor. Bu nedenle bu hakkın verilmemesi gerektiği savunuluyor. Ancak Mazen Osman, bu görüşe katılmadığını belirterek, “Ülkenin demografik yapısının değişeceğini söylüyorlar. Hangi demografiyi nasıl değiştireceğim? Ben burada doğdum burada büyüdüm. Lübnan’ı hiç görmemiş olan Lübnan vatandaşı insanlar var. Onlar bulundukları ülkenin demografisini değiştiriyorlar mı?” diye sordu.

Hala birlikte olan Lübnanlı kadın-yabancı erkek evliliklerinde vatandaşlık nedeniyle birçok sorun yaşanırken boşanmış çiftlerde durum daha da karmaşıklaşıyor.

Gösteriye katılan Lübnanlı kadınlardan biri yabancı bir erkekle evlendiğini belirterek, “Kocam bizi bırakıp gitti. Bir oğlum var. Eğitimi ve hayatı için, her şey için kimliğe ihtiyacı olacak. Babası gitti. Ben vatandaşlık veremiyorum. Ne olacak benim oğluma?” diye konuştu.

Lübnan’da yarım milyondan fazla Filistinli de bulunuyor. 1947’den itibaren birkaç dönemde Lübnan’a ‘geçici’ olarak yerleştirilen Filistinlilerin topraklarına geri dönme ihtimalleri de siyasi çözüm bulunamadığı için giderek zayıfladı.

Birkaç nesildir Lübnan’da bulunan Filistinlerin ise hala vatandaşlık hakları bulunmuyor. BM’ye kayıt olan Filistinliler oturma ve bazı sektörlerde çalışma hakkı alabiliyor.

Ancak Lübnan’da doğmuş bir Filistinli ile bir Suriyeli erkeğin evlenmesi durumunda doğan çocuklar vatandaşlık sorununu en çok hisseden kesimde yer alıyor.

Gösteriye annesi ile birlikte katılan Diana da o kesimde yer alanlardan biri.

Diana, her yıl oturma iznini yenilemek zorunda olduğunu belirterek şunları söyledi;

“Eğitim almamız çok zor. Lübnanlılarla aynı haklara sahip değiliz. Eğitim alsak bile kamuda çalışamıyoruz. Okulu bitirsem de evde oturuyorum. Diploma işe girmeme yetmiyor. Burada doğup büyümüş olsak bile fark etmiyor.”

XS
SM
MD
LG