Türkiye, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi daimi üyeleri ile Almanya’nın oluşturduğu P5+1’in İran’la yapılan görüşmelerinin siyasi mutabakatla sonuçlanmasından memnun. Dışişleri Bakanlığı, tarafları zorlu müzakere sürecine makul, esnek ve yapıcı yaklaşımlarıyla nedeniyle tebrik etti.
Türkiye'nin İran'ın nükleer programıyla bağlantılı sorunun çözümü için diplomasiyi tek seçenek olarak gören Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, sürecin Tahran Mutabakatı’yla sona ermesini beklentisini vurguladı.
Açıklamada, “İran ile P5+1 arasında önümüzdeki dönemde devam edecek müzakerelerin tüm kesimleri tatmin edecek ve bölgenin barış, istikrar ve güvenliğine katkıda bulunacak kapsamlı bir anlaşmayla sonuçlanacağını ümit etmekteyiz. Böyle bir sürece mümkün olan her türlü desteği sürdüreceğiz dendi
Çavuşoğlu: ‘Mutabakattan memnunuz ama 2010’da bizim vardığımızın gerisinde’
Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta bulunan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da mutabakatın Türkiye’yi mutlu ettiğini açıkladı. Türkiye ve Brezilya'nın 2010 yılındaki çabalarının ardından İran ile vardıkları nükleer anlaşmanın o dönemde destek görmediğini hatırlatan Çavuşoğlu, Lozan’da varılan mutabakatın 2010’un gerisinde kaldığını söyledi. Dışişleri Bakanı, “Umarım Haziran sonunda (varılacak nihai anlaşmada) İran 2010 yılındakiyle aynı çizgiye gelir. Türkiye bölgesinde İsrail ya da İran olsun ayrıcalıksız tüm ülkelerin nükleer silahlanmasına karşı buna karşılık barışçıl nükleer teknoloji kullanımını bütünüyle destekliyoruz” diye konuştu.
Davutoğlu’dan İran’a gönderme: ‘Yayılmacı politikalar bölgenin istikrarına zarar verir’
Türkiye’yi ziyaret eden Pakistan Başbakanı Navaz Şerif’le basın toplantısı düzenleyen Başbakan Ahmet Davutoğlu, Dışişleri’ne hakim olan memnuniyeti paylaşıyor. Ancak Davutoğlu, isim vermeden İran’ın Ortadoğu’daki yayılmacı politikalarından rahatsızlık duyduğunu belirtti.
Başbakan, “Nükleer müzakereler de bölgedeki gelişmeler de konuya, bütün bu sorunlara ancak ve ancak barışçıl müzakereler yoluyla çözüm bulunacağı hususunu gündeme getirmektedir. Herhangi bir yayılmacı politika, anlayış ve meşru yönetimlere karşı yürütülebilecek bazı paramiliter çalışmalar bölge istikrarına zarar vermektedir” dedi.
Davutoğlu: ‘Yemen, Suriye ve Irak’ta mezhep ağırlıklı kutuplaşmalar var’
Suriye, Irak, Lübnan ve Yemen'de son dönemlerde yaşananların Türkiye'yi derinden etkilediğini ve kaygıya sevk ettiğini söyleyen Türkiye Başbakanı, Türkiye’nin Ortadoğu’da mezhep kökenli parçalanmalara karşı olduğunu dile getirdi.
Davutoğlu, “Bu parçalanmaların bölgede, devletlerinin iç yapılarını bozduğunu, devlet-kamu düzenini sarstığını ve bölgede geniş çaplı gerilimlere ve terör tehditlerine zemin hazırlandığını görüyoruz. Bu çerçevede de son dönemde özellikle de Yemen'de yaşanan gelişmeler hepimiz için kaygı verici olmuştur. Irak ve Suriye’de de terör tehdidi dışında yaşanan mezhep ağırlıklı kutuplaşmalar var. Yemen konusunda Türkiye tutumunu açık bir şekilde ortaya koymuştur. Pakistan ile bugün bu istişarelerde de bazı ortak perspektiflerimizin parametrelerini görmekten de memnunuz’ dedi.
Navaz Şerif’ten Suudi Arabistan’ın Yemen politikasına tam destek
Pakistan Başbakanı Navaz Şerif de Suudi Arabistan'ın ve onun liderliğindeki koalisyon güçlerinin arkasında durmak ve Suudi Arabistan'ın egemenliğini ve toprak bütünlüğünü savunmak için mümkün olan tüm desteği vermek konusunda Türkiye ile görüş birliği içinde olduklarını ifade etti.
Yemen'deki meşru hükümetin devlet dışı güçler tarafından kuvvet yoluyla devrilmeye çalışılmasının son derece endişe verici olduğunu belirten Pakistan lideri, bu durumun Müslüman toplumun birliğini tehdit eder nitelikte olduğunu savundu.