İSTANBUL —
OdaTV Davası’nın tutuklu yargılanan üç sanığından gazeteci Soner Yalçın, bugün tahliye edildi. 14 Şubat 2011’den bu yanan Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Yalçın, bu akşam 20:40 sularında serbest bırakıldı.
686 gün sonra özgürlüğüne kavuşan OdaTV internet sitesinin sahibini cezaevi çıkışında oğlu Aren ve dostları karşıladı. İçinde kimseye karşı kin” olmadığını söyleyen Soner Yalçın, “Bu ülkenin vicdanı nerede? Öğretim üyeleri nerede? Burada bir dava yok. Bu dava sadece OdaTV davası değil. Bir gerçek var, gazeteci hakikate aşkla bağlıdır” dedi.
Yalçın: Gazeteci sadece gerçeğin yanında durur
Kısa konuşmasında Namık Kemal ve Nazım Hikmet’in cezaevi günlerine atıfta bulunan Yalçın, Türkiye’deki gazeteciliği de eleştirdi. Soner Yalçın, “Bu dönemde gazetecilik yapacaksanız buradaki zulmü görün, burada zulüm var. Buna kimse gözünü kapatamaz. Gazeteci sadece gerçeğin yanında durur. Biz gazeteciler kendimizi iktidarlara cemaatlere beğendirmek zorunda değiliz. Böyle bir zorunluluğumuz yok, biz hiç kimseden izin alarak yazmayız düşünmeyiz. Birileri Soner Yalçın'ı ve diğer yürekli onurlu gazetecileri cezaevine atarak kalemini eğeceğini kırabileceğini düşünebilir ama biz öyle olmayacağız. Biz ölmeyi Hablemitoğlularından (10 yıl önce suikast sonucu öldürülen Necip Hablemitoğlu) öğrendik, ama biz yenilgiyi öğrenmeyeceğiz ve inadına yazacağız” dedi.
10. Cumhurbaşkanı Sezer, Soner Yalçın’la telefonda konuştu
Ergenekon Davası tutuklularının yakınları tarafından kurulan Silivri Nöbet Çadırı’nı kısa süreliğine ziyaret eden Yalçın, daha sonra Silivri Cezaevi’nden ayrıldı. Çok sayıda kişiden “geçmiş olsun” telefonu alan Yalçın’ı arayanlardan biri de 10. cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer oldu.
14 Şubat 2011’de OdaTV internet sitesine yapılan operasyonla başlatılan soruşturma, iddianamesinin kabul edilmesinin ardından OdaTV Davası olarak anılmaya başlandı. Davanın ilk duruşması 22 Kasım 2011’de Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde yapıldı.
Davanın tutuklu sanıklarından MİT görevlisi Kaşif Kozinoğlu, ilk duruşmadan kısa bir süre önce 13 Kasım’da savunmasını yapamadan yaşamını yitirdi.
Mahkeme Hanefi Avcı ve Yalçın Küçük’ün tutukluluklarının devamına karar verdi
Davanın diğer tutuklu sanıkları, Doğan Yurdakul, Nedim Şener, Coşkun Musluk, Sait Kılıç, Ahmet Şık, Müyesser Yıldız, Barış Pehlivan ve Barış Pehlivan bir yıl ve üzerinde tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılmışlardı.
Şu anda OdaTV Davası’nın iki tutuklu sanık kaldı. Mahkeme heyeti, bugün Soner Yalçın’ı oy çokluluğuyla tahliye ederken eski polis müdürü Hanefi Avcı ve Prof. Yalçın Küçük’ün oy birliğiyle tutukluluklarının devamına karar verdi.
Avukat Günel: Adalet tecelli etmiş değil
Soner Yalçın’ın avukatı Serkan Günel, Soner Yalçın’ın bırakıldıktan sonra Hanefi Avcı ve Yalçın Küçük’ün tutuklu olmasının hukukla bağdaşmadığını iddia etti. VOA’nın sorularını yanıtlayan Günel, “Bilgisayarlarında suç unsuru olduğu iddia edilen belgeler bulunan Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan ve Müyesser Yıldız serbest bırakıldıktan sonra bilgisayarlarında hiç suç unsuru olan belge bulunmayan Yalçın Küçük, Soner Yalçın ve Hanefi Avcı’nın tutuklu kalması saçmalıktır. O yüzden Soner Yalçın’ın serbest kalması adaletin tecellisi değildir” dedi.
“Bu davada soyut suçlamalarla kimsenin tutuklu kalmaması gerekiyor” diyen Avukat Günel’e göre, kamuoyu Soner Yalçın’ın serbest bırakılması için talepte bulunduğu için 16 duruşmada serbest kaldı.
Avukat Günel: “Adli kontrol tedbiri Balbay ve Özkan’a da uygulanabilir”
Günel, 3. yargı paketiyle Türk hukuk sistemine kazandırılan adli kontrol tedbirinin de ilk kez bir siyasi davada uygulandığını söyledi.
Soner Yalçın’ın avukatı, “Müvekkilim bundan sonra her hafta evinin yakındaki karakola giderek imza atacak. Bu Soner Yalçın’a bir güvensizlik anlamına geldiğinin kanıtı olsa da Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay için de işletilmesini mümkün kılacak bir içtihat olarak görüyorum” dedi.
Terkoğlu: İddianamede suç yok ama hala 2 kişi içeride
14 Eylül’deki duruşmada serbest bırakılan Barış Terkoğlu, VOA’ya açıklama yaparken buruk bir sevinç içindeydi.
Tekoğlu, “Soner Yalçın’ın dışarıya çıkmasına çok sevindik. Dışarıda hukuk mücadelesini hep beraber sürdüreceğiz. Ancak çok sevinmememizi gerektiren bir durum var. Çünkü Soner Yalçın boşu boşuna içeride tutuldu. Bunca insan farklı sürelerde haksız yerine cezaevinde geçirdi. Bu iddianamede suç yok, suçlu yok ama halen iki kişi içeride” dedi.
OdaTV Davası’nın 17 duruşması 21 Mart’ta Çağlayan Adliyesi’nde görülecek.
686 gün sonra özgürlüğüne kavuşan OdaTV internet sitesinin sahibini cezaevi çıkışında oğlu Aren ve dostları karşıladı. İçinde kimseye karşı kin” olmadığını söyleyen Soner Yalçın, “Bu ülkenin vicdanı nerede? Öğretim üyeleri nerede? Burada bir dava yok. Bu dava sadece OdaTV davası değil. Bir gerçek var, gazeteci hakikate aşkla bağlıdır” dedi.
Yalçın: Gazeteci sadece gerçeğin yanında durur
Kısa konuşmasında Namık Kemal ve Nazım Hikmet’in cezaevi günlerine atıfta bulunan Yalçın, Türkiye’deki gazeteciliği de eleştirdi. Soner Yalçın, “Bu dönemde gazetecilik yapacaksanız buradaki zulmü görün, burada zulüm var. Buna kimse gözünü kapatamaz. Gazeteci sadece gerçeğin yanında durur. Biz gazeteciler kendimizi iktidarlara cemaatlere beğendirmek zorunda değiliz. Böyle bir zorunluluğumuz yok, biz hiç kimseden izin alarak yazmayız düşünmeyiz. Birileri Soner Yalçın'ı ve diğer yürekli onurlu gazetecileri cezaevine atarak kalemini eğeceğini kırabileceğini düşünebilir ama biz öyle olmayacağız. Biz ölmeyi Hablemitoğlularından (10 yıl önce suikast sonucu öldürülen Necip Hablemitoğlu) öğrendik, ama biz yenilgiyi öğrenmeyeceğiz ve inadına yazacağız” dedi.
10. Cumhurbaşkanı Sezer, Soner Yalçın’la telefonda konuştu
Ergenekon Davası tutuklularının yakınları tarafından kurulan Silivri Nöbet Çadırı’nı kısa süreliğine ziyaret eden Yalçın, daha sonra Silivri Cezaevi’nden ayrıldı. Çok sayıda kişiden “geçmiş olsun” telefonu alan Yalçın’ı arayanlardan biri de 10. cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer oldu.
14 Şubat 2011’de OdaTV internet sitesine yapılan operasyonla başlatılan soruşturma, iddianamesinin kabul edilmesinin ardından OdaTV Davası olarak anılmaya başlandı. Davanın ilk duruşması 22 Kasım 2011’de Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde yapıldı.
Davanın tutuklu sanıklarından MİT görevlisi Kaşif Kozinoğlu, ilk duruşmadan kısa bir süre önce 13 Kasım’da savunmasını yapamadan yaşamını yitirdi.
Mahkeme Hanefi Avcı ve Yalçın Küçük’ün tutukluluklarının devamına karar verdi
Davanın diğer tutuklu sanıkları, Doğan Yurdakul, Nedim Şener, Coşkun Musluk, Sait Kılıç, Ahmet Şık, Müyesser Yıldız, Barış Pehlivan ve Barış Pehlivan bir yıl ve üzerinde tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılmışlardı.
Şu anda OdaTV Davası’nın iki tutuklu sanık kaldı. Mahkeme heyeti, bugün Soner Yalçın’ı oy çokluluğuyla tahliye ederken eski polis müdürü Hanefi Avcı ve Prof. Yalçın Küçük’ün oy birliğiyle tutukluluklarının devamına karar verdi.
Avukat Günel: Adalet tecelli etmiş değil
Soner Yalçın’ın avukatı Serkan Günel, Soner Yalçın’ın bırakıldıktan sonra Hanefi Avcı ve Yalçın Küçük’ün tutuklu olmasının hukukla bağdaşmadığını iddia etti. VOA’nın sorularını yanıtlayan Günel, “Bilgisayarlarında suç unsuru olduğu iddia edilen belgeler bulunan Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan ve Müyesser Yıldız serbest bırakıldıktan sonra bilgisayarlarında hiç suç unsuru olan belge bulunmayan Yalçın Küçük, Soner Yalçın ve Hanefi Avcı’nın tutuklu kalması saçmalıktır. O yüzden Soner Yalçın’ın serbest kalması adaletin tecellisi değildir” dedi.
“Bu davada soyut suçlamalarla kimsenin tutuklu kalmaması gerekiyor” diyen Avukat Günel’e göre, kamuoyu Soner Yalçın’ın serbest bırakılması için talepte bulunduğu için 16 duruşmada serbest kaldı.
Avukat Günel: “Adli kontrol tedbiri Balbay ve Özkan’a da uygulanabilir”
Günel, 3. yargı paketiyle Türk hukuk sistemine kazandırılan adli kontrol tedbirinin de ilk kez bir siyasi davada uygulandığını söyledi.
Soner Yalçın’ın avukatı, “Müvekkilim bundan sonra her hafta evinin yakındaki karakola giderek imza atacak. Bu Soner Yalçın’a bir güvensizlik anlamına geldiğinin kanıtı olsa da Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay için de işletilmesini mümkün kılacak bir içtihat olarak görüyorum” dedi.
Terkoğlu: İddianamede suç yok ama hala 2 kişi içeride
14 Eylül’deki duruşmada serbest bırakılan Barış Terkoğlu, VOA’ya açıklama yaparken buruk bir sevinç içindeydi.
Tekoğlu, “Soner Yalçın’ın dışarıya çıkmasına çok sevindik. Dışarıda hukuk mücadelesini hep beraber sürdüreceğiz. Ancak çok sevinmememizi gerektiren bir durum var. Çünkü Soner Yalçın boşu boşuna içeride tutuldu. Bunca insan farklı sürelerde haksız yerine cezaevinde geçirdi. Bu iddianamede suç yok, suçlu yok ama halen iki kişi içeride” dedi.
OdaTV Davası’nın 17 duruşması 21 Mart’ta Çağlayan Adliyesi’nde görülecek.