İzmir Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Funda Barlık Obuz, sağlık çalışanlarının Corona virüsüne karşı kendilerini korumaları için gerekli olan kişisel koruyucu donanıma ulaşmakta sorunlar yaşadığını söyledi. VOA Türkçe’nin sorularını cevaplayan Obuz, Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) her hafta sağlık çalışanlarına yönelik “risk değerlendirme anketi” yaptığını belirterek, “Sağlık çalışanlarının yaklaşık yüzde 74’ü N95 maskeye ulaşmada sorun yaşadığını belirtti. Obuz, ‘‘Burada, ilk yapılan ankete göre belirgin bir farklılık bulunmuyor. Yine sık olarak eksikliği bildirilen malzemeler arasında önlük ve tulum da var. Bunlarda da yüzde 64 oranında erişimde sıkıntı var” dedi.
Salgın süreciyle ilgili olarak sağlık çalışanlarının bilgilendirilmesi talebinde bulunduklarını hatırlatan Obuz, “Ankete göre, sağlık çalışanlarının ancak yarısına böyle bir eğitim verildiği anlaşılıyor. Kişisel koruyucu donanımların nasıl kullanılacağı konusunda çalışanların yüzde 40-50’sine, iş ve organizasyonun nasıl yapılacağı konusunda yüzde 44’üne bilgi verilmiş. Nasıl tanı konacağı ve tedavi yapılacağı konusunda da yine yüzde 50’sine bilgi verilmiş” diye konuştu.
Siper ve gözlüğün sağlık çalışanları açısından olmazsa olmaz olduğunu belirten Obuz, bu malzemelere erişimde de sorunlar yaşandığını söyledi. Obuz, eldivenle ilgili olarak daha az sorun tanımlandığını belirterek günde dört tane olması gereken maskelerin verilme sayısında da sorunlar ve eksiklikler yaşandığını kaydetti.
“İzmir’de 100’ün üzerinde sağlık çalışanı etkilendi”
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 1 Nisan’da yaptığı açıklamada 601 sağlık çalışanının Corona virüsüne yakalandığını duyurmuştu. Prof. Dr. Obuz, sağlık çalışanlarının büyük bir risk altında olduğunu belirterek, “İzmir’de kendi tuttuğumuz kayıtlara göre yüzün üzerinde sağlık çalışanının etkilendiğini görüyoruz. Bu sayı her geçen gün artıyor. Şu an için net bir rakam veremiyorum. Testi pozitif çıkan ya da klinik olarak şüphelenilen sağlık çalışanı izolasyona alınıyor. Çevresinde temas ettiği kişiler bulunuyor. Yapılması gereken de bu. Eğer temaslıları bulup onları izole edemezsek hastalık hızla yayılıyor. Sanıyorum bu yavaş yavaş Sağlık Bakanlığı tarafından da anlaşılmaya başladı ki halk sağlıkçılarının daha fazla görevlendirildiğini görüyoruz” ifadelerini kullandı.
Obuz, sağlık çalışanlarının evlerinde hastalığı bulaştırabilecekleri yakınları olması durumunda kendi evleri dışında barınmalarının doğru olduğunu kaydederek bu konuda özellikle yerel yönetimlerin destek verdiğini söyledi. Obuz, bazı sağlık çalışanlarının uzun süre çalışarak daha fazla ara vermeyi tercih ettiğini kaydetti, ancak çalışma süresinin sekiz saati geçmemesinin önerildiğini söyledi. Obuz, sağlık yöneticilerinden de çalışma sürelerinin belirlenmesi konusunda sağlık çalışanlarıyla konuşarak, demokratik ve katılımcı bir biçimde karar vermelerini istedi.
Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre İzmir hem vaka hem de ölüm sayılarında İstanbul’dan sonra ikinci sırada yer alıyor. Ancak Obuz, nüfusa oranlandığında Isparta, Konya, Kocaeli gibi kentlerdeki vaka sayısının daha yüksek olduğuna dikkat çekti.
“Özel hastanelerde işten çıkartma olmamalı”
Tartışılan konulardan biri de özel hastanelerde Corona şüphelisi vatandaşlardan para talep edildiği iddiaları. Ayrıca bazı özel hastanelerin sağlık çalışanlarını işten çıkartmaya başladığı yönünde de iddialar gündeme geliyor. Obuz, bu konuda şunları söyledi: “Ne yazık ki Türkiye’nin her yerinde olduğu gibi İzmir’de de bize iletilen sorunlar var. Pandemi hastanesi olan özel hastaneler var. Sağlık Bakanlığı bu konuda net bir genelge çıkarmadı. Ama hastalardan yoğun bakım ve test dışındaki işlemlerden para aldıklarını biliyoruz. Biz Covid-19’la ilgili bütün tanı ve tedavi aşamalarının ücretsiz olmasını istiyoruz. Gerekiyorsa Sağlık Bakanlığı veya SGK tarafından ödensin. Özel sağlık kuruluşlarının da çalışanlarını hiçbir şekilde işten çıkartmamasını ve maaşlarında indirime gitmemesini istiyoruz. Biliyorsunuz Sağlık Bakanlığı üç ay süreyle sağlık çalışanlarının istifasını yasakladı. Bunun tek yönlü olmaması gerekir. Aynı şekilde sağlık çalışanlarının da işten çıkartılmaması gerekir.”
Obuz, kendilerine sık sık “En önemli iki haftaya giriyoruz, ne yapmalıyız” gibi sorular geldiğini belirterek “Daha fazla test yapmalıyız. Test sayısı 20 binlere çıktı, ama nüfusumuzla karşılaştırılırsa bu yine de az bir sayı. Testi pozitif olanları izole edelim, ayıralım ve onları yakınlarından, ailelerinden ayıralım. Gerekirse, ayrı bir yerde 14 gün boyunca izole olsunlar. Bunu sağlamaya çalışalım. Mümkün olduğunca sokağa çıkmayalım. Bu zaten hep vurgulanıyor, ama bunun koşulları sağlanmalı. Şu anda büyük bir kısmı kayıt dışı çalışan 18-20 yaş arası gençlerin çıkabileceği söylendi. Ama bu çok yadırgatıcı bir karar. Temizlik ve gıda gibi gerekli sektörlerin dışındakilerin çalışmaması sağlanmalı ve bu çok katı bir şekilde uygulanmalı. Dışarıdaki hareketliliği ne kadar baskılarsak o kadar iyi” diye konuştu.
