WASHINGTON —
Dünya Adalet Projesi (World Justice Project) adlı Amerikan sivil toplum kuruluşu, geçtiğimiz günlerde üçüncü yıllık raporunu yayınladı. 2006 yılında kurulan örgütün 2012 Hukuk Düzeni Endeksi Raporu 97 ülkede 97 bin kişiyle yapılan söyleşilere dayanıyor. Hülya Polat raporla ilgili olarak Endeks Direktörü Alejandro Ponce’yle konuştu.
HP - Sağlam bir hukuk düzeninin evrensel prensipleri neler?
AP -We have four principles. The first one is that the government is accountable to its people. The second one is that the laws are fair and abide to fundamental rights. The third one is that the process of judiciary and how the laws are enforced is a fair process and the fourth one is that all people have access to the process of justice. The way that we compile and evaluate the process is the way we look at eight categories. The powers of the government, corruption, security,fundamental rights, open government,regulatory enforcement,civil justice and criminal justice.
Dört temel prensibimiz var. Birincisi hükümetlerin halklarına karşı hesap verecek durumda olması. İkincisi yasaların adil olması ve temel haklara uygunluğu. Üçüncüsü adalet süreci ve yasaların adil bir süreç olakrk nasıl uygulanacağı. Ve dördüncüsü tüm halkın adalet sürecine erişimi olması.Bu değerlendirmeyi yaparken sekiz kategoride inceleme yapıyoruz. Bunlar, hükümetin yetki ve sorumlulukları, yolsuzluk,güvenlik, temel haklar, şeffaflık, yasaların uygulanması, sivil adalet ve suçların cezalandırılması.
HP -Dünya Adalet Projesi ülkeleri hangi kriterlere göre sıralıyor?
AP - Raporu hazırlarken 97 ülkeye gittik. Halkla konuştuk. En az bin kişiye çeşitli konularda sorular sorduk. Anketör olarak 2,500 kişi katıldı bu sürece. Sadece halkla değil uzmanlarla da konuştuk. Her ülkede en az 25 uzman sorularımızı yanıtladı. Her başlıkta uzman olan kişilere soru yönelttik. Herkesin çeşitli konulardaki düşünceleri ve deneyimlerini topladık. Örneğin polisle ilişkilerini sorduk, çalışma veya başka bir izin alırken nasıl bir deneyim geçirdiklerini anlatmalarını istedik, mahkemeye başvurdukları zaman sürecin ne kadar sürdüğünü, basının özgür olup olmadığını araştırdık, hükümetin halka hesap verme alışkanlığı olup olmadığına baktık. Her dalda enaz 500 soru sorduk ve 97 ülkeyi topladığımız verilere göre sıraya koyduk.
HP - Önce bu yılki rapora genel olarak bakalım. Avrupa ülkeleri, Amerika, üst sıralarda yeralıyor. Buralarda sorunlar yok mu?
AP - Avrupa ve Amerika genelde üst sıralarda, çünkü bu ülkelerde bazı sorunlar olsa da genelde hukuk düzeni sağlam, yasalar iyi uygulanıyor, hükümetler halka hesap vermek durumunda. Avrupa ülkelerinin bazılarında ayrımcılık ciddi bir sorun. Özellikle Batı Avrupa ülkelerinde azınlıklara ve yabancılara karşı, farklı ölçülerde ayrımıcılık uygulanıyor. Amerika’ya bakarsak, buna benzer bir durum görüyoruz. Özellikle hukukun uygulanmasında azınlık gruplarının dezavantajlı duruma düştüğünü tespit ettik. Asya’ya gelince, Asya gerçekten çok çeşitlilik gösteriyor. Japonya ve Singapur yüksek puanlar aliyor. Ancak örneğin güvenlik alanında üst düzeyde olan Singapur’da temel hak ve özgürlüklerin uygulanmasında ve basın özgürlüğü alanında sorunlar mevcut. Vietnam gibi ülkelerde yolsuzluk, basın, ifade ve toplanma özgürlüğünde ve devlet kurumlarının denetlenmesinde ciddi sıkıntılar yaşanıyor.
HP -Ortadoğu’da örneğin Suriye ve İran gibi iç savaş yaşanan ve kapalı olan ülkelerde Dünya Adalet Projesi araştırma yapabiliyor mu, halkla konuşabiliyor mu? Ne gibi sorunlarla karşılaşıyorsunuz?
AP - Suriye ve Afganistan gibi çatışmaların devam ettiği ülkelerde bir değerlendirme yapmak çok zor, devletin halka karşı sorumluluğundan söz etmek mümkün değil çünkü devletin ne yaptığı belli değil. Devlet kurumları ya yok ya da iyi işlemiyor. Ortadoğu ve Kuzey Afrika aslında çok ilginç bölgeler. Tunus örneğinde, demokratik kurumlar elden geçiriliyor ve eskisinden daha özgür hale gelmiş durumda. Buna karşılık Mısır’da devletin uygulama ve denetleme dengesi tam olarak oluşmadı, mevcut kurumlar çok hassas. Fas giderek düzeliyor. Genel durum bu.
HP -Raporunuzda Türkiye’yi de değerlendiriyorsunuz. Türkiye’nin aldığı notları nasıl değerlendiriyorsunuz?
AP -Türkiye listenin ortalarında. Doğu Avrupa ve Orta Asya ülkeleri arasında yeralıyor. Ekonomisinin geldiği düzeyle Türkiye’nin aldığı notlar örtüşüyor. Yasaların uygulanması konusunda 97 ülke arasında Türkiye 39’uncu ve bu alanda oldukça başarılı. Türkiye sivil adalet sistemi açısından da 44’üncü sırada. Hükümetin sorumluluk üstlenmesi alanında Türkiye, 68’inci sırada. Temel haklar alanında ise Türkiye 76’ncı sıraya düşüyor. Türkiye’nin temel haklar alanında geri kalmasının nedenleri izleme mekanizmalarındaki eksiklikler, hukuk ve adalet sistemine siyasi müdahaleler ve ifade özgürlüğüyle kişisel mahremiyet haklarının korunmasındaki sicili. Türkiye’de orta gelir düzeyindeki ülkelerde olduğu gibi yolsuzluk da çok kötü olmamakla birlikte sorun olmaya devam ediyor. Mahkemelerin durumuna bakarsak, ulaşılması kolay ama gecikmeler nedeniyle ve siyasi müdahaleler yüzünden eksik. Suçluların cezalandırılması açısından zayıflıklar var. En ciddi sorun temel haklar alanında ve basın özgürlüğünde. Dini özgürlüklerse iyi durumda. Şu anda Türkiye’de en önemli konu, halkın ne düşündüğü. Türkiye çok daha gelişmiş bir ülke olduğu için örneğin Özbekistan gibi ülkeler kadar kötü not almıyor.
HP - Sağlam bir hukuk düzeninin evrensel prensipleri neler?
AP -We have four principles. The first one is that the government is accountable to its people. The second one is that the laws are fair and abide to fundamental rights. The third one is that the process of judiciary and how the laws are enforced is a fair process and the fourth one is that all people have access to the process of justice. The way that we compile and evaluate the process is the way we look at eight categories. The powers of the government, corruption, security,fundamental rights, open government,regulatory enforcement,civil justice and criminal justice.
Dört temel prensibimiz var. Birincisi hükümetlerin halklarına karşı hesap verecek durumda olması. İkincisi yasaların adil olması ve temel haklara uygunluğu. Üçüncüsü adalet süreci ve yasaların adil bir süreç olakrk nasıl uygulanacağı. Ve dördüncüsü tüm halkın adalet sürecine erişimi olması.Bu değerlendirmeyi yaparken sekiz kategoride inceleme yapıyoruz. Bunlar, hükümetin yetki ve sorumlulukları, yolsuzluk,güvenlik, temel haklar, şeffaflık, yasaların uygulanması, sivil adalet ve suçların cezalandırılması.
HP -Dünya Adalet Projesi ülkeleri hangi kriterlere göre sıralıyor?
AP - Raporu hazırlarken 97 ülkeye gittik. Halkla konuştuk. En az bin kişiye çeşitli konularda sorular sorduk. Anketör olarak 2,500 kişi katıldı bu sürece. Sadece halkla değil uzmanlarla da konuştuk. Her ülkede en az 25 uzman sorularımızı yanıtladı. Her başlıkta uzman olan kişilere soru yönelttik. Herkesin çeşitli konulardaki düşünceleri ve deneyimlerini topladık. Örneğin polisle ilişkilerini sorduk, çalışma veya başka bir izin alırken nasıl bir deneyim geçirdiklerini anlatmalarını istedik, mahkemeye başvurdukları zaman sürecin ne kadar sürdüğünü, basının özgür olup olmadığını araştırdık, hükümetin halka hesap verme alışkanlığı olup olmadığına baktık. Her dalda enaz 500 soru sorduk ve 97 ülkeyi topladığımız verilere göre sıraya koyduk.
HP - Önce bu yılki rapora genel olarak bakalım. Avrupa ülkeleri, Amerika, üst sıralarda yeralıyor. Buralarda sorunlar yok mu?
AP - Avrupa ve Amerika genelde üst sıralarda, çünkü bu ülkelerde bazı sorunlar olsa da genelde hukuk düzeni sağlam, yasalar iyi uygulanıyor, hükümetler halka hesap vermek durumunda. Avrupa ülkelerinin bazılarında ayrımcılık ciddi bir sorun. Özellikle Batı Avrupa ülkelerinde azınlıklara ve yabancılara karşı, farklı ölçülerde ayrımıcılık uygulanıyor. Amerika’ya bakarsak, buna benzer bir durum görüyoruz. Özellikle hukukun uygulanmasında azınlık gruplarının dezavantajlı duruma düştüğünü tespit ettik. Asya’ya gelince, Asya gerçekten çok çeşitlilik gösteriyor. Japonya ve Singapur yüksek puanlar aliyor. Ancak örneğin güvenlik alanında üst düzeyde olan Singapur’da temel hak ve özgürlüklerin uygulanmasında ve basın özgürlüğü alanında sorunlar mevcut. Vietnam gibi ülkelerde yolsuzluk, basın, ifade ve toplanma özgürlüğünde ve devlet kurumlarının denetlenmesinde ciddi sıkıntılar yaşanıyor.
HP -Ortadoğu’da örneğin Suriye ve İran gibi iç savaş yaşanan ve kapalı olan ülkelerde Dünya Adalet Projesi araştırma yapabiliyor mu, halkla konuşabiliyor mu? Ne gibi sorunlarla karşılaşıyorsunuz?
AP - Suriye ve Afganistan gibi çatışmaların devam ettiği ülkelerde bir değerlendirme yapmak çok zor, devletin halka karşı sorumluluğundan söz etmek mümkün değil çünkü devletin ne yaptığı belli değil. Devlet kurumları ya yok ya da iyi işlemiyor. Ortadoğu ve Kuzey Afrika aslında çok ilginç bölgeler. Tunus örneğinde, demokratik kurumlar elden geçiriliyor ve eskisinden daha özgür hale gelmiş durumda. Buna karşılık Mısır’da devletin uygulama ve denetleme dengesi tam olarak oluşmadı, mevcut kurumlar çok hassas. Fas giderek düzeliyor. Genel durum bu.
HP -Raporunuzda Türkiye’yi de değerlendiriyorsunuz. Türkiye’nin aldığı notları nasıl değerlendiriyorsunuz?
AP -Türkiye listenin ortalarında. Doğu Avrupa ve Orta Asya ülkeleri arasında yeralıyor. Ekonomisinin geldiği düzeyle Türkiye’nin aldığı notlar örtüşüyor. Yasaların uygulanması konusunda 97 ülke arasında Türkiye 39’uncu ve bu alanda oldukça başarılı. Türkiye sivil adalet sistemi açısından da 44’üncü sırada. Hükümetin sorumluluk üstlenmesi alanında Türkiye, 68’inci sırada. Temel haklar alanında ise Türkiye 76’ncı sıraya düşüyor. Türkiye’nin temel haklar alanında geri kalmasının nedenleri izleme mekanizmalarındaki eksiklikler, hukuk ve adalet sistemine siyasi müdahaleler ve ifade özgürlüğüyle kişisel mahremiyet haklarının korunmasındaki sicili. Türkiye’de orta gelir düzeyindeki ülkelerde olduğu gibi yolsuzluk da çok kötü olmamakla birlikte sorun olmaya devam ediyor. Mahkemelerin durumuna bakarsak, ulaşılması kolay ama gecikmeler nedeniyle ve siyasi müdahaleler yüzünden eksik. Suçluların cezalandırılması açısından zayıflıklar var. En ciddi sorun temel haklar alanında ve basın özgürlüğünde. Dini özgürlüklerse iyi durumda. Şu anda Türkiye’de en önemli konu, halkın ne düşündüğü. Türkiye çok daha gelişmiş bir ülke olduğu için örneğin Özbekistan gibi ülkeler kadar kötü not almıyor.