Bu hastaların hepsi, Parkinsonlu. Tedavisi olmayan bu sinir sistemi hastalığı hareket etmeyi zorlaştırdığı için birçok Parkinson hastası, egzersizden kaçınıyordu. Dört yıl önce Gary Sobel de bu hastalardan biriydi:
“Yataktan yardım almadan kalkamayacak haldeydim. Yürümek de çok zordu çünkü takılıp düşebilirdim. Reflekslerim çok zayıfladığı için otomobil kullanamıyordum. Kendime güvenim kalmamıştı. Ani fren yapmam gerekse yapamıyordum çünkü çok ağır hareket ediyordum.”
Sobel, şimdi kaydettiği ilerlemeyi düşük dozda ilaca ve bol egzersize borçlu. Doktorları, 2008 yılında Sobel’a egzersizden kaçınması gerektiği tavsiyesinde bulunmuş:
“Teşhis konduğunda doktorlarım hiç spor yapmamam gerektiğini söylemişti.”
Ancak egzersizin hareket etmeyi kolaylaştırdığını gören Sobel, kaslarını güçlendirmeye ve denge becerisini geliştirmeye karar vermiş.
Tıp dünyası, Sobel’in elde ettiği başarıya kulak veriyor. Colorado Üniversitesi’nden Heather Ene, hareket bozuklukları üzerine uzmanlaşmış bir doctor:
“Parkinson hastalığının tedavisinde büyük değişiklikler oldu ve doktorlar hastalarına egzersiz yapmalarını önermeye başladı. Egsersiz, Parkinson’un ilerlemesini durdurmasa bile hastanın tamamen sakat kalmasını önleyebilir.”
Gary Sobel: “Parkinson, giderek kötüleşen bir seyir izliyor. Ancak ben şu anda verdiğim savaşı kazanıyorum. Mücadelem daha ne kadar sürer bilmiyorum ama elimden geleni yapmaya kararlıyım.”
Sobel, şimdiye kadar Amerika çapında yüzden fazla antrenöre kendi kullandığı yöntemleri öğretmeyi başarmış.
