Almanya’da koalisyonda yer alan ve kardeş partiler olarak bilinen Hıristiyan Demokrat Birlik Parti (CDU) ile Hıristiyan Sosyal Birlik Parti (CSU) arasında sığınmacılar yüzünden yaşanan gerginlik tam bir krize dönüştü.
Alman basınında yer alan haberlerde, CSU partisinin söz konusu ihtilafın giderilememesi halinde önümüzdeki hafta başında ortaklığı çözme tehdidinde bulunduğu belirtiliyor.
Bu hamlenin yapılması durumunda ise, Başbakan Angela Merkel’in istifasının bile gündeme gelebileceği dillendiriliyor.
Üzerinde uzlaşma sağlanamayan başlıca konu, İçişleri Bakanı CSU’lu Horst Seehofer’in, daha önce bir Avrupa Birliği (AB) ülkesinde yaptıkları sığınma başvuruları reddedilmiş ve yanında herhangi bir geçerli belge bulunmayan bazı sığınmacıların Almanya sınırlarından geri çevrilmesi önerisi.
Merkel'in mülteci politikasında iki hafta sonra yapılacak Avrupa Birliği zirvesinde ortak çözüm bekleyişine,Seehofer'in sabrının kalmadığı belirtiliyor.
Merkel ise bir açıklama daha yaparak, sığınmacıların sınırdan geri çevrilmelerini doğru bulmadığını ve bu konunun diğer Avrupa Birliği (AB) ülkeleriyle çözülmesi gerektiğini belirtti ve çizgisinden taviz vermeye yanaşmayacağını vurguladı.
Partisinin Bavyera’da yaklaşan eyalet seçimlerinde oy kaybetmesinden endişe eden Seehofer’in, CSU’nun seçimlerden en güçlü parti olarak çıkmasını, hatta mutlak çoğunluğu elde etmesini hedeflediği, bu yüzden ‘kardeş kavgasını’, hatta hükümetin istifasını bile göze aldığı gözlemleniyor.
Siyasi analistler, CSU’nun bunu başarabilmesi için, sığınmacı kozunu kullanıp oy avcılığı yapan sağ popülist Almanya İçin Alternatif’in (AfD) önünün kesmesinin gerektiğini,bunun da ancak, CSU’nun da sığınmacıları seçim malzemesi olarak kullanmasıyla mümkün olduğunu vurguluyorlar.
Şimdiye kadar parti içi ve parti dışındaki tüm rakiplerini susturan, çoğunu devre dışı bırakıp politikadan bile uzaklaştıran Başbakan Merkel’in önümüzdeki günlerde alacağı tavır merakla bekleniyor.
Merkel ve Seehofer’in Pazartesi bir araya gelecekleri tahmin edilirken, Berlin’de ‘hesaplaşma günü’ (showdown) olarak tanımlanan buluşmada uzlaşı sağlanamaması durumunda, hükümetin istifa etmek zorunda kalacağından yola çıkılıyor.
Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Rober Habeck’in "CSU olmazsa, CDU’yla koalisyona gidebiliriz’ şeklindeki açıklaması, Alman siyasetinde kartların yeniden karıştığının işareti olarak yorumlanıyor.