Washington’un önde gelen düşünce kuruluşlarından Brookings Enstitüsü uzmanlarından Prof. Ömer Taşpınar seçim sonuçlarını Amerika’nın Sesi’ne değerlendirdi ve sonuçları “sürpriz” olarak niteledi.
Erdoğan ve Adalet ve Kalkınma Partisi’nin 7 Haziran seçimleri sonrasında koalisyon yapmayarak erken seçim kararıyla kendi stratejisini haklı çıkardığını kaydeden Taşpınar, seçmen Ak Parti’nin alternatifinin ekonomik sıkıntı tekrar çalkantı buhran ve PKK’yla savaş olduğunu gördü ve tekrar tek parti hükümeti istediği mesajı verdi.
“MHP oyları Ak Parti’ye gitti”
Taşpınar, MHP’nin kaybettiği oyların Ak Parti’ye giderek milliyetçi seçmenin MHP’den memnun olmadığını ortaya koyduğunu, Kürt meselesine sert yaklaşımın da Ak Parti’ye milliyetçi seçmeni kazandırdığını kaydetti.
Güneydoğu’da çok zor koşullarda sandığa gidildiğine dikkat çeken Taşpınar, HDP’nin barajı bu koşullarda barajı aşmasını çok ciddi bir başarısızlık olarak nitelemiyor. HDP’ye giden oyların PKK’ya gideceği korkusunun Batı’da bu partiye giden oyların bu seçimlerde düşmesine yol açtığını savundu.
“Medyaya baskı uygulandığı dönemde seçim yapıldı”
Seçim sonuçlarını analiz ederken dikkat edilmesi gereken en önemli hususun ise seçimlerin nasıl bir ortamda gerçekleştiği sorusuna verilen yanıt olduğunu savunan Taşpınar şöyle devam etti:
“Seçimler, Türkiye’de Ak Parti’nin medya üzerinde çok ciddi bir baskı uyguladığı dönemde gerçekleşti. Dolayısıyla Batı’da bu seçimleri gerçekten adil ve serbest seçimler olup olmadığı konusunda soru işaretleri var. Seçmenin doğru dürüst bilgi ve habere ulaşamadığı bir ülkede seçimlerin ne kadar adil olduğu konusunda ciddi yazılar çıkacaktır.”
“Başkanlık rejimine gidiliyor”
Türkiye’de fiili olarak bir başkanlık sistemi rejimine doğru gidildiğine değinen Taşpınar, daha güçlü bir Ak Parti iktidarıyla daha güçlü bir Erdoğan profili görüleceğini ve başkanlık sisteminin yeniden gündeme geleceğini söylüyor.
Türkiye’nin hem iç hem dış politiktik konusunda herhangi bir değişikliğe gitmeyeceği tahmininde de bulunan Brookings uzmanı, Amerika’yla ilişkilerin ise aynı seyirde devam edeceğini kaydediyor. HDP’nin parlamentoda temsil edilmesinin ise Kürt meselesinde Amerika açısından önemli bir adım olduğu yorumu yapıyor.
