Fransa’da geçen kış yaşanan büyük çiftçi eylemlerinin üzerinden bir yıl geçmeden ülkedeki çiftçiler yeniden protesto eylemlerine başladı. Fransız çiftçiler, hükümetin ilk eylemde verdiği taahhütleri yerine getirmemesini ve Avrupa Birliği (AB) ile Latin Amerika ülkeleri arasında imzalanacak serbest ticaret anlaşmasını protesto etmek için sokağa çıktı.
Tarım Sendikaları Federasyonu (FNSEA) ve Genç Çiftçiler Birliği’nin bir kez daha yaptığı eylem çağrısının ardından, ülke genelinde 85 noktada toplanan çiftçiler traktörlerine binerek yola çıktı. Önce kendi üretim alanlarında eyleme başlayan çiftçiler, yarından itibaren bağlı oldukları illerde valilik binalarına ve ana caddelere doğru ilerleyerek protestoya devam edecek.
Yetersiz hasat ve ortaya çıkan hayvan hastalıklarından etkilenen Fransız çiftçisi, geçen yıl yapılan eylemler sonunda hükümetin “yazılı olarak verdiği” vaatlerini yerine getirememesinden şikayet ediyor. FNSEA Bouches-du-Rhone Genel Sekreteri Laurent Israelian, “Onca büyük eylemlerden sonra görüyoruz ki başımız hala dertten kurtulmuş değil. Somut hiçbir ilerleme yok” diyerek bu öfkeyi dile getirdi.
Fransız çiftçiler, aynı zamanda Brezilya’da toplanan G-20 zirvesiyle eş zamanlı düzenledikleri eylemleriyle, AB ile Latin Amerika arasında yıl sonuna kadar imzalanması planlanan ve Avrupa tarımını baltalayacağını söyledikleri AB-Güney Amerika Ortak Pazarı Mercosur Serbest Ticaret Anlaşması’nın imzalanmasını engellemek için hükümete baskı yapıyor.
FNSEA Genel Sekreteri Arnaud Rousseau, “Bu eylemle Fransa’nın AB’deki ağırlığını ölçeceğiz” diyerek, Fransa’nın anlaşmayı engelleme gücü olup olmadığını test edeceklerini dile getirdi. FNSEA temsilcisi Jerome Mazely de “Şimdilik sembolik bir uyarı eylemi için buradayız. Hızlı bir değişim olmazsa, tarımın düşeceği tehlike konusunda milli bir bilinç oluşmazsa, asıl Fransızlar’ın geleceğinin tehlikede olduğunu göstermek istiyoruz” dedi.
Macron: “Garanti almadan imzalamayacağım”
Bugün başlayacak G-20 zirvesi çerçevesinde Latin Amerika ülkelerini ziyaret eden Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Pazar günü Arjantin'in başkenti Buenos Aires'te yaptığı açıklamada, bir kez daha “mevcut haliyle anlaşmayı imzalamayacağını” yineledi.
Macron, Kanada ile imzalanan ticaret anlaşması öncesi yaşanan korkuları hatırlatarak, “Yedi yıldır bu anlaşmaya karşı çıkıyorum ve bunu çiftçilerimizle yüz yüze konuştum. Kanada ile aynı anlaşmayı imzaladığımızda garantiler aldık. Anlaşmanın yürürlüğe girmesinden beş yıl sonra, Kanada'ya daha fazla süt, daha fazla peynir ve daha birçok tarım ürünü ihraç ettik. Aynı kriterleri taşımayan etin ülkemizi istilası gibi korkular ise gerçekleşmedi. Çünkü teminatlar koyduk. Bugün Mercosur'da bu garantiler yok. Bu yüzden buna karşı çıkmaya devam edeceğiz” dedi.
Siyasi partilerin tümü karşı
Avrupa Birliği'nin (AB) Brezilya, Arjantin, Paraguay, Uruguay ve Bolivya’yı kapsayan 5 Latin Amerika ülkesi ile yıl sonuna kadar imzalamak istediği Mercosur serbest ticaret anlaşmasına Fransa’daki tüm siyasi partiler karşı çıkıyor.
Meclis’te temsil edilen tüm partilere mensup 200 milletvekili, 4 Kasım'da Le Figaro gazetesinde ortak makale yayınlayarak, “Avrupa pazarlarını çevreye duyarsız yöntemlerle, antibiyotik katkılı tavuklara, ormanların yok olduğu bir ortamda yetiştirilen sığır etlerine, atrezinle işlenmiş mısıra açmayı reddediyoruz” mesajını verdi.
Le Monde gazetesinde bir makale yayınlayan 600’ü aşkın milletvekili ve senatör de AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'i “Fransız parlamenterlerin oybirliğiyle seslendirdiği demokratik ifadesine saygı duymaya” çağırdı.
Cumhuriyetçiler’den (LR) Hauts-de-France Bölgesi Başkanı Xavier Bertrand, LCI TV haber kanalında yaptığı açıklamada, “Avrupa Birliği ve AB Komisyonu’nun bu anlaşmayı imzalaması Fransa’yı, Fransız tarımını sırtından bıçaklaması anlamına geliyor. AB ilk kez geleceğini Fransa olmadan ve Fransa’ya karşı belirlemek istiyor. Avrupa tarımı Fransa olmadan olmaz. Bu son derece dramatik olur” dedi.
Almanya ve İspanya baskı yapıyor
Tarım sendikaları, başta otomobil olmak üzere, Latin Amerika’ya kendi ürünlerini satmak isteyen Almanya ve İspanya'nın çok istediği bu anlaşmanın Fransa'ya dayatılmasından korkuyor. Anlaşmanın Fransız sanayicilere sağladığı avantajların farkında olan hükümet ise Fransız çiftçilerini Latin Amerika'daki dev tarım kartellerinin “orantısız rekabetinden” korumak için gerekli düzenlemelerin yapılmasını istiyor.
AB üye devletlerinin çok büyük bir çoğunluğu bu metni destekliyor. Fransa’nın 1999 yılından bu yana anlaşmaya karşı çıkmasına Birlik içinde duyulan rahatsızlık ciddi şekilde dile getirilmeye başlandı. Almanya, İspanya, Hollanda gibi ülkeler “Mercosur'la müzakereler çeyrek asır önce başladı ve üye devletlerin sabrı artık tükendi” diyor. AB Komisyonu, Fransa'nın itirazına rağmen bu anlaşmayı yıl sonundan önce imzalamaya kararlı görünüyor.
Mercosur ile yapılan bu taslak anlaşma neleri kapsıyor?
AB'nin ticari alışverişlerini arttırmak için katılmak istediği ve Latin Amerika’da 1991 yılında oluşturulan Güney Ortak Pazarı’nın (Mercado Comun del Sur) kısaltması olan Mercosur; Brezilya, Arjantin, Uruguay, Paraguay ve Bolivya olmak üzere beş ülkeyi biraraya getiriyor.
Tartışmaları 1999'da başlayan taslak AB-Mercosur anlaşması, 700 milyondan fazla tüketiciye alan yaratarak, iki bölge arasındaki gümrük vergilerinin çoğunu ortadan kaldırmayı amaçlıyor. Eğer yasa kabul edilirse, Güney Amerika ülkelerinin Avrupa'ya et, şeker, pirinç, bal ve soya gibi ürünler satmasına olanak tanıyacak. Buna karşılık AB ülkeleri de otomobil, makine ve ilaç sanayisi ürünlerini kıtaya ihraç edecek.
AB ile Mercosur ülkeleri arasında 2019 yılında imzalanan ve detayları bilinmeyen “siyasi” bir anlaşmanın ardından Fransa dahil birçok ülkenin muhalefeti, anlaşmanın nihai olarak kabul edilmesini engellemişti. Anlaşmayı eleştirenler, Avrupa sağlık standartlarına saygı göstermeden üretim yapan hayvancılık sektöründeki dev kartellere sahip Brezilya ve Arjantin’den gelecek “ucuz ve kalitesiz et” akını ortaya çıkacağı endişelerini gündeme getiriyor.
Büyükbaş hayvan yetiştiricilerinin aksine süt ürünleri üreticileri ve alkollü içki sektörü anlaşmayı savunuyor. Sendikacılar, bu anlaşmayla Fransız tarım sektörünün kendi içinde çatışmaya gireceği endişesini de dile getiriyor.
Forum