Washington’un en yakın Arap müttefiklerinden Suudi Arabistan, ABD istihbaratı tarafından yayınlanan ve Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’yı öldürme planının Veliaht Prens Muhammed bin Selman tarafından onaylandığı sonucuna varılan raporu reddetti.
Suudi Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada raporun Krallık liderleriyle ilgili negatif, yanlış ve kabul edilemez değerlendirmeler içerdiği belirtildi.
Açıklamada, ‘‘Bu çirkin suçun sorumluları Suudi mahkemelerinde yargılandı ve adalet yerini buldu’’ denildi.
Riyad, Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın kaşıkçı cinayetine karıştığını reddediyor.
Sosyal medyada ise Suudi yönetimi yanlısı yorumcular ülkenin fiili lideri olarak görülen Veliaht Prens’i koruyan mesajlar paylaştı.
Suudi politikalarını destekleyen, Washington’daki Arap Vakfı’nın eski başkanı Ali Şihabi ,raporun yeni bir unsur içermediğini ve iddialarla ilgili açık delil olmadığını savundu.
Şihabi, Twitter’dan yaptığı açıklamada ‘‘kısa’’ raporun Muhammed bin Selman’a karşı güçlü deliller olmadığının da göstergesi olduğunu kaydetti.
Suudi yönetiminin kontrolundaki bir medya grubunun başkanı Abdulrahman el Raşid ise suçlanan ekibin Kaşıkçı’yı öldürmek için seyahat ettiklerinin kesin olmadığının raporda da yer aldığını söyledi ve suçlamalar için açık delil olmadığını belirtti.
Suudi Arabistan’ın en büyük gazete ve televizyon kanalları raporun yayınlanmasını haber yapmazken, Suudiler’in sahibi olduğu El Arabiya haber kuruluşu akşam haberlerinde rapora kısaca değindi ve içeriğinin suçlamalar karşısında somut deliller bulunmadığının kanıtı olduğu yorumunu yaptı.
Aktivistler ve insan hakları gruplarıysa sosyal medyada adalet ve Suudi Arabistan’la Muhammed bin Selman’a yaptırım çağrısında bulundu.
Kaşıkçı’nın kurucusu olduğu, merkezi Amerika’da bulunan Arap Dünyasında Demokrasi adlı insan hakları grubu açıklamasında Cemal Kaşıkçı davasında şeffaflığı sağladığı için Başkan Joe Biden’a teşekkür etti. Açıklamada ‘‘Şimdi olayın sorumlusu Muhammed bin Selman’a yaptırım uygulanması gerekir’’ denildi.
Raporun açıklanmasının ardından sosyal medyada ‘‘MbS Kaşıkçı’nın katili’’ etiketi öne çıktı.
Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz ise yazdığı Twitter mesajında ‘‘#justiceforjamal’’ (Cemal için adalet) ifadesini kullandı.
Yönetim yanlılarıysa raporun açıklanmasından dakikalar sonra Twitter’da ‘‘Hepimiz Muhammed bin Selmanız’’ etiketiyle paylaşımlar yaptı.
BM Raportörü: “Bulgular üzerindeki gizlilik tamamen kalkmalı”
Cemal Kaşıkçı cinayetine ilişkin rapor hazırlayan ve Suudi yetkililerin cinayetteki rolünü öne çıkaran Birleşmiş Milletler Yargısız ya da Keyfi İnfaz Özel Raportörü Agnes Callamard, ABD istihbaratının değerlendirmesini kamuoyuna açıklamasını memnuniyetle karşıladığını belirtti.
Agnes Callamard konuya ilişkin yaptığı kapsamlı açıklamada, “ABD hükümetine cinayete ilişkin bulgular üzerindeki gizliliği tamamen kaldırması ve adaletin sağlanması çabalarına öncülük etmesi” çağrısında bulundu.
ABD hükümetinin Veliaht Prens Muhammed bin Selman’a yaptırım uygulaması gerektiğini belirten BM raportörü, ABD’ye veliaht Prens devlet başkanı olmadığı için Kaşıkçı cinayetiyle ilgili kamu davalarında dokunulmazlık vermemesi çağrısı yaptı.
Agnes Callamard’ın 2019 yılında Cemal Kaşıkçı cinayetine ilişkin hazırladığı raporda cinayette Veliaht Prens Muhammed bin Selman dahil olmak üzere üst düzey Suudi yetkililerin sorumluluğu olduğuna ilişkin güvenilir delil bulunduğunu kaydetmişti.
Callamard, “Uluslararası toplum sahte soruşturmalar ve baştan savma yargılamaların suç ortağı haline getirilmesine izin vermemelidir” ifadelerini kullandı.
BM raportörü, cinayetin ardından Cemal Kaşıkçı’nın cesedinin bulunmadığını da hatırlatarak, “Gerçekten ne olduğunu bilenler Suudi Arabistan’da hükümetin kontrolunda yaşıyor. Suudi Arabistan hükümetine Kaşıkçı’nın cesedinin olay yerinde yok edilip edilmediği; ya da nerede ortadan kaldırıldığını açıklama çağrısında bulunuyorum” dedi.
Callamard, “Gazeteciler, muhalifler ve insan hakları savunucularına karşı gerçekleştirilen ciddi ihlallerin ve cinayetlerin soruşturulması için kalıcı bir uluslararası mekanizma oluşturulması çağrımı yineliyorum” ifadelerini kullandı. ABD’ye gazetecilere ve insan hakları savunucularına yönelik tehditler konusunda bilgi paylaşımı amacıyla düzenli ve koordineli mekanizmaların kurulması çağrısında bulundu.
BM uzmanı, özel izleme/gözetleme teknolojilerinin dünya çapında satılması ve transferine yönelik yasak getirilmesi çağrısını bir kez daha gündeme getirdi.
Callamard, “İzleme teknolojisi Kaşıkçı’ya karşı işlenen suçta muhtemelen kolaylaştırıcı rol oynadı ve bu teknoloji dünya genelinde muhalifleri baskılamak için kullanılıyor. Uluslararası toplum, gerekli satış ve ihracat denetimleri getirilene kadar, izleme teknolojilerinin baskı geçmişine sahip olan Suudi Arabistan gibi devletlere satılmasına son verilmesine vesile olmalı” dedi.
İngiltere: ‘‘Suudi yönetimiyle temaslarımızda gündeme getireceğiz’’
İngiltere, Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesi konusunu Suudi Arabistan yönetimiyle görüşmelerinde gündeme getireceğini bildirdi.
İngiltere Dışişleri Bakanlığı’ndan Kaşıkçı raporuyla ilgili yapılan değerlendirmede Kaşıkçı’nın ölümünün ‘‘korkunç bir suç’’ olduğu kaydedildi.
Açıklamada ‘‘Sorumlulardan hesap sorulması konusunda derin, güvenilir ve şeffaf bir soruşturma yapılması çağrısı yaptık ve cinayete karışan 20 kişiye yaptırım uyguladık’’ denildi.
Dışişleri Bakanı’nın geçen yıl Riyad’ı ziyaretinde konuyu gündeme getirdiği kaydedilen açıklamada Suudi yönetimiyle temaslarımızda konuyu gündeme getirmeye devam edeceğiz’’ denildi.