Erişilebilirlik

İtalya'nın Aldığı Önlemler Mülteci Akınını Durdurmaya Yetmiyor


Mülteciler ve göçmenler, plastik bot ve çürük ahşap teknelerle Libya’dan Akdeniz’e açılarak ölümü göze almaya devam ediyor.

Mültecilerin bu tehlikeli yolculuğa çıkmaya devam etmesi, Avrupa Birliği’nin güney sınırlarını kontrol altında aldığı iddialarını çürütür nitelikte. Öte yandan Macaristan’da Ekim ayında yapılacak referendum, AB’nin mülteci krizini önleme çabalarını tehdit ediyor. Mülteci krizinin patlak vermesinden bu yana Avrupa çapında göçmen karşıtı aşırı sağcı partiler yükselişe geçti.

Anketçiler, Macar kamuoyunun büyük çoğunluğunun, referandumda, Macar olmayanların, göçmen karşıtlarının kontrolundaki Ulusal Meclis’in onayı olmadan ülkeye yerleştirilmesinin yasaklanması yönünde oy kullanmasını bekliyor. AB’nin tartışma yaratan zorunlu göçmen yerleştirme planıyla ters düşecek bir sonucun, özellikle diğer Orta Avrupa ülkelerini de benzer yönde kararlar almaya teşvik etmesinden kaygı duyuluyor. Brüksel’de hazırlanan mülteci kota sistemi, AB ülkelerinin belirli sayıda mülteci kabul ederek yükü paylaşmalarını amaçlıyordu.

Macaristan’ın mültecileri sınırların dışında tutma yanlısı sağcı başbakanı Viktor Orban, Brexit’ten esinlenerek hazırlanan referanduma rekor katılım bekliyor.

Başbakan Orban, bir süre önce yaptığı açıklamada, “Ülkemizin karakterini değiştirmek istemiyoruz. Macar olarak kalmak istiyoruz. Dinimizi ve etnik yapımızı korumak için, Macaristan’ın çıkarlarıyla çatışan ülkelere bazı kurallar dayatmaya hazırız” demişti.

Başbakan Orban, bu yılın başında Macaristan’ın Sırbistan ve Hırvatistan’la olan sınırlarının kapatılması için talimat vermişti. Ancak bu önlem, mültecilerin Macaristan’a girmesini engellemeye yetmedi. 14 bin mültecinin kaçak olarak Macaristan’a girdiği tahmin ediliyor.

AB’nin göçmenlik politikasının geleceği konusunda siyasi açıdan şu anda odak noktanın Macaristan olduğu görülüyor. Öte yandan esas kriz, Mart ayından bu yana fiilen İtalya’da sürüyor. AB, Mart ayında Türkiye’yle yaptığı anlaşmayla, Türkiye’den Yunan adalarına gelen mültecileri geri gönderme hakkı elde etmişti. O zamandan bu yana Türkiye’den Avrupa’ya mülteci akınının büyük ölçüde kontrol altına alındığı göze çarpıyor.

Bu yıl şimdiye kadar Libya’dan İtalya’ya deniz yoluyla giden mülteci sayısının 118 bini aştığı, yolculuk sırasında 3 bin kişinin öldüğü bildiriliyor. 28 Ağustos’tan bu yana ise 15 bin mülteci, Libya sahillerinden toplandı.

Ancak AB’nin denizlerdeki mültecilere müdahale operasyonu ve İtalyan hükümetinin internette geçen ay başlattığı ‘Göçmenlere Dikkat’ kampanyası dahil hiçbir önlem, mülteci trafiğini durdurmaya yetmiyor.

İtalya’nın başlattığı kampanya, mültecileri İtalya’da daha iyi bir hayat arayışına girmekten caydırmayı hedefliyor. 1 milyon 650 bin dolara malolan kampanya, Akdeniz’de maceraya atılan mültecilerin yaşadıkları korku dolu anları aktarıyor. İtalya İçişleri Bakanı Angelino Alfano, internette başlattıkları kampanyayı, ‘Şişe içinde siber aleme attığımız bir mesaj” olarak tanımlıyor.

Ancak savaştan ve çaresizlikten kaçanlara kucak açmakla övünen İtalyan kamuoyunun mesajı dikkate almadığı görülüyor. Kendilerini ahlaki bir çıkmaz içinde bulan İtalyanlar, bir yandan yardım etmek isterken diğer yandan mülteci akınıyla daha fazla başa çıkamayacaklarını hissediyor.

İtalya’ya yerleştirilen ve günlük harçlık verilen mültecilerden fazla hoşlanmayan Romalı 54 yaşındaki Helene Forni, “Herkesi İtalya’ya alamayız. Ben hükümetten yardım almıyorum. Roma çok değişti. Her yer mültecilerle doldu, sokaklarda suç oranı artıyor” şeklinde konuşuyor. Öte yandan Roma’da fuhuşun da arttığı, kentin güneyindeki bir mahallenin adeta seks pazarı haline geldiği söyleniyor. Çoğu Afrikalı kadınlar, kendilerini Avrupa’ya getiren insan kaçakçılarına olan borçlarını ödemek için fuhuşa yöneliyor.

Göçmen sayısının artması, İtalya’nın kuzey komşuları Fransa, Avusturya ve İsviçre’yle olan ilişkilerinin gerilmesine neden oldu. Fransa, Avusturya ve İsviçre, sınır kontrolunu sıkılaştırdı. Son haftalarda İtalya-Fransa sınırında yaşanan karmaşadan sonra yüzlerce sığınmacı, Fransız polisi tarafından geri çevrildi.

İsviçre de İtalya’dan gelen göçmenleri kabul etmiyor. Avusturya polisi de İtalya’dan Avusturya’ya giriş yapmaya çalışan sığınmacı sayısında artış kaydedildiğini açıkladı. Tyrol Polis Teşkilatı, Brenner sınır kapısında her gün 40 ila 50 göçmenin durdurulduğunu bildiriyor.

Tyrol Belediye Başkanı Günther Platter, Fransa ve İsviçre’nin İtalya sınırlarını tamamen kapatmaya karar vermesi durumunda Avusturya üzerindeki baskıların artacağı uyarısında bulundu.

XS
SM
MD
LG