Yeni bir araştırmaya göre, 2016 yılında yapılan bir halk oylamasıyla Brexit, yani Avrupa Birliği’nden ayrılma kararı alan İngiltere’deki “bölünme ve kutuplaşma” sürüyor. Ülkedeki siyasi çizgilerle paralellik göstermeyen bu kutuplaşma, en fazla etnik azınlıklar konusunda belirginleşiyor.
Avrupa Birliği’nden ayrılma kararı sonrasında, İngiltere Başbakanı Theresa May, ülkenin birleşmeye başladığını söyledi: “Ülkemiz birleşiyor ve küresel İngiltere olarak daha parlak bir geleceğe hazırlanıyor.”
Ancak yeni bir araştırmaya imza atan uzmanlar, Brexit sonrasında yaşanan durumun aslında bunun tam tersi olduğunu söylüyor.
Prof. Anand Menon, “Kentler ve kasabalar, kuzey ve güney, Birleşik Krallık’taki ülkeler arasında bölünme var. Örneğin Galler ve İngiltere Avrupa Birliği’nden ayrılmak isterken, İskoçya ve Kuzey İrlanda kalmak istedi. Aynı şekilde, gençler ve yaşlılar, eğitimli ve eğitimsiz gruplar arasında da bölünme var. Bu oylama, ayrılmak ve kalmak isteyenler arasındaki bölünmeyi ortaya çıkardı,” şeklinde konuşuyor.
Araştırmacılar yeni bir bölünme alanı daha belirledi. Buna göre, AB’den ayrılmak isteyenler etnik azınlıklara sunulan fırsat eşitliğinin fazla ileri gittiğini düşünürken, fırsat eşitliğinin yeterli olmadığını düşünenler AB’de kalmayı destekliyor.
Araştırmanın lideri Profesör Anand Menon’a göre bölünmeler, geleneksel siyasi görüşlerle bağlantılı görünmüyor.
Prof. Menon, “Brexit oylamasında ne yönde oy verdiğinizin en önemli göstergelerinden biri, idam cezasına inanıp inanmadığınız. Ve bunun geleneksel siyasetle hiçbir ilişkisi yok. Bu, daha çok değerlerle ilgili,” diyor.
Hükümetin açıkladığı rakamlara göre, referandum sonrasında nefret suçları, yani etnik gruplara saldırılar yüzde 40 oranında arttı. Uzmanlar, referandumun İngiltere’nin AB üyeliği konusundan çok daha derin bir anlam taşıdığını söylüyor.
Anand Menon, “Referandum, kendimizi ülke olarak daha fazla bölünmüş hissetmemize ve belki de gerçekten daha fazla bölünmemize yol açtı,” şeklinde konuşuyor.
Profesör Menon, toplumsal değerlerde görülen bölünme dikkate alınırsa, Brexit’in ekonomik maliyetine rağmen, İngilizler’in AB’den ayrılma fikrini neden değiştirmediklerinin anlaşılabileceğini söylüyor.