WASHINGTON —
Irak’ta El Kaide bağlantılı IŞİD Bağdat’a doğru ilerlerken ABD de seçeneklerini gözden geçiriyor. IŞİD ülkenin kuzeyinin büyük bir bölümünü kontrolü altına aldı
IŞİD Bağdat’a ilerleme sözü verirken Irak ordusu büyük ölçüde silahlarını bırakarak kaçtı.
Bazı çevreler, durumu, Irak ordusunun eğitimi ve donanımı için 25 milyar dolar harcayan Amerika için de bir utanç kaynağı olarak değerlendiriyor.
Başkan Obama Irak’taki duruma ABD’nin vereceği tepkiye henüz açıklık getirmese de insansız hava araçlarının (İHA) kullanımı olasılıklar arasında bulunuyor.
Ancak San Francisco Üniversitesi’nden Ortadoğu uzmanı Stephen Zunes İHA’ların bireyleri öldürme konusunda yararlı olmalarına rağmen IŞİD gibi bir güce karşı etkili olmayacağını, ayrıca sivil ölümlerine neden olacağını söylüyor.
Zunes, bunun birkaç teröristi sığınaklarında vurmaya benzemediğini, binlerce kişiden oluşan ve kentsel alanlar da olmak üzere geniş bir coğrafyayı kontrol altında bulunduran bir örgütle karşı karşıya olunduğunu dile getiriyor.
Uzmanlar, IŞİD’i yenmenin yolunun örgüte karşı kara operasyonuyla kaybedilen toprakların geri alınmasıyla olacağını belirtse de Beyaz Saray Irak’a asker göndermeyi düşünmüyor.
Amerika’nın operasyon yapmayacağı düşünüldüğünde bir diğer seçenek Irak ordusuna daha fazla eğitim, silah ve istihbarat sağlamak.
Ancak bu da, bu hafta Musul’da ve Tikrit’te olduğu gibi ileri teknolojili silahların IŞİD’in eline düşmesi riskini taşıyor. Zunes ayrıca Irak ordusunun IŞİD’e karşı koymak isteyip-istemediği konusunda da soru işaretleri olduğunu söylüyor.
“Bir orduyu ne kadar eğitip, ne kadar donanım sağlarsanız sağlayın asıl sorun askerlerin devletleri için ölmeye hazır olup olmadığıdır” diyen uzman, Maliki hükümetinin çok fazla insanı yabancılaştırdığını ve bu nedenle askerlerin yaşamlarını riske atmak istemediğini belirtiyor.
Iraklı Sünniler uzun süredir Maliki’nin Şii ağırlıklı hükümetinin mezhep çatışmalarını körüklediğinden ve iktidarı paylaşmadığından şikayetçi. Hükümet ayrıca reform isteyen Sünniler’in gösterilerini de şiddet kullanarak bastırdı.
Londra’daki King’s College’dan Andreas Krieg her şeye rağmen Irak ordusunun IŞİD’le mücadele etmek için en iyi seçenek olmayı sürdürdüğünü söylüyor.
Uzman savunma reformuna harcanan milyarlarca dolara rağmen Irak ordusunun istendiği gibi işlemediğini, buna rağmen IŞİD’e karşı koyabilecek tek gücün Irak halkı olduğunu söylüyor. Krieg bu nedenle ordunun bir şekilde desteklenmesi gerektiği görüşünde.
Özel güvenlik şirketlerinin ordunun eğitilmesinde rol oynayabileceğini belirten Krieg, Batı istihbarat servislerinin IŞİD’in hakimiyet bölgesindeki ılımlı Sünni savaşçıları belirlemesi gerektiğini söylüyor.
Amerika seçeneklerini değerlendirirken IŞİD liderleri başkent Bağdat’a ilerleme tehdidinde bulundu. Uzmanlar yoğun savunmaya sahip başkentin ele geçirilmesinin zor olduğunu düşünse de IŞİD’in İslam devleti kurmadan önce durdurulması gerektiğini belirtiyor.
Krieg IŞİD’in şu anda ele geçirdiği toprakları kontrol edemeyecek kadar az sayıda savaşçıya sahip olduğunu belirtiyor. Bu nedenle grupla mücadelenin şu anda birkaç ay sonra gücünü pekiştirdikten sonra mücadele etmekten daha kolay olacağına dikkat çekiyor.
IŞİD şu anda ele geçirdiği toprakları güvenlik altına almakla uğraşırken Krieg ve diğer uzmanlar Arap dünyasının ortasında cihatçı bir devletin Amerika’nın Ortadoğu ve Avrupalı müttefikleri için bir tehdit oluşturacağını düşünüyor.
Bu aynı zamanda milyonlarca Irak ve Suriyeli’nin çok sert İslami kurallara uyması gerekmesi anlamına geliyor. Dün IŞİD yayınladığı bildiride, erkeklerin zorunlu olarak camiye gideceğini, kadınların belli İslami giyim kurallarına uyması gerektiğini ve de hırsızların ellerinin kesileceğini açıkladı.
Başkan Obama bugün yaptığı açıklamada Irak’ta teröristlerin belli şehirleri ele geçirmesinin Irak için olduğu kadar Amerika’nın çıkarlarına karşı da tehdit oluşturduğunu söyledi.
Amerika’nın Irak’a asker göndermeyeceğini söyleyen Obama ulusal güvenlik ekibinden kendisine farklı seçenekler sunmasını istediğini ve bu seçenekleri gözden geçireceğini belirtti.
Amerika’nın ve Amerikan vergi mükelleflerinin Irak’ta ciddi bir yatırımı olduğunu söyleyen ABD Başkanı ancak sonuçta ellerindeki fırsatı kullanmanın Iraklılar’ın sorumluluğu olduğunu belirtti.
IŞİD Bağdat’a ilerleme sözü verirken Irak ordusu büyük ölçüde silahlarını bırakarak kaçtı.
Bazı çevreler, durumu, Irak ordusunun eğitimi ve donanımı için 25 milyar dolar harcayan Amerika için de bir utanç kaynağı olarak değerlendiriyor.
Başkan Obama Irak’taki duruma ABD’nin vereceği tepkiye henüz açıklık getirmese de insansız hava araçlarının (İHA) kullanımı olasılıklar arasında bulunuyor.
Ancak San Francisco Üniversitesi’nden Ortadoğu uzmanı Stephen Zunes İHA’ların bireyleri öldürme konusunda yararlı olmalarına rağmen IŞİD gibi bir güce karşı etkili olmayacağını, ayrıca sivil ölümlerine neden olacağını söylüyor.
Zunes, bunun birkaç teröristi sığınaklarında vurmaya benzemediğini, binlerce kişiden oluşan ve kentsel alanlar da olmak üzere geniş bir coğrafyayı kontrol altında bulunduran bir örgütle karşı karşıya olunduğunu dile getiriyor.
Uzmanlar, IŞİD’i yenmenin yolunun örgüte karşı kara operasyonuyla kaybedilen toprakların geri alınmasıyla olacağını belirtse de Beyaz Saray Irak’a asker göndermeyi düşünmüyor.
Amerika’nın operasyon yapmayacağı düşünüldüğünde bir diğer seçenek Irak ordusuna daha fazla eğitim, silah ve istihbarat sağlamak.
Ancak bu da, bu hafta Musul’da ve Tikrit’te olduğu gibi ileri teknolojili silahların IŞİD’in eline düşmesi riskini taşıyor. Zunes ayrıca Irak ordusunun IŞİD’e karşı koymak isteyip-istemediği konusunda da soru işaretleri olduğunu söylüyor.
“Bir orduyu ne kadar eğitip, ne kadar donanım sağlarsanız sağlayın asıl sorun askerlerin devletleri için ölmeye hazır olup olmadığıdır” diyen uzman, Maliki hükümetinin çok fazla insanı yabancılaştırdığını ve bu nedenle askerlerin yaşamlarını riske atmak istemediğini belirtiyor.
Iraklı Sünniler uzun süredir Maliki’nin Şii ağırlıklı hükümetinin mezhep çatışmalarını körüklediğinden ve iktidarı paylaşmadığından şikayetçi. Hükümet ayrıca reform isteyen Sünniler’in gösterilerini de şiddet kullanarak bastırdı.
Londra’daki King’s College’dan Andreas Krieg her şeye rağmen Irak ordusunun IŞİD’le mücadele etmek için en iyi seçenek olmayı sürdürdüğünü söylüyor.
Uzman savunma reformuna harcanan milyarlarca dolara rağmen Irak ordusunun istendiği gibi işlemediğini, buna rağmen IŞİD’e karşı koyabilecek tek gücün Irak halkı olduğunu söylüyor. Krieg bu nedenle ordunun bir şekilde desteklenmesi gerektiği görüşünde.
Özel güvenlik şirketlerinin ordunun eğitilmesinde rol oynayabileceğini belirten Krieg, Batı istihbarat servislerinin IŞİD’in hakimiyet bölgesindeki ılımlı Sünni savaşçıları belirlemesi gerektiğini söylüyor.
Amerika seçeneklerini değerlendirirken IŞİD liderleri başkent Bağdat’a ilerleme tehdidinde bulundu. Uzmanlar yoğun savunmaya sahip başkentin ele geçirilmesinin zor olduğunu düşünse de IŞİD’in İslam devleti kurmadan önce durdurulması gerektiğini belirtiyor.
Krieg IŞİD’in şu anda ele geçirdiği toprakları kontrol edemeyecek kadar az sayıda savaşçıya sahip olduğunu belirtiyor. Bu nedenle grupla mücadelenin şu anda birkaç ay sonra gücünü pekiştirdikten sonra mücadele etmekten daha kolay olacağına dikkat çekiyor.
IŞİD şu anda ele geçirdiği toprakları güvenlik altına almakla uğraşırken Krieg ve diğer uzmanlar Arap dünyasının ortasında cihatçı bir devletin Amerika’nın Ortadoğu ve Avrupalı müttefikleri için bir tehdit oluşturacağını düşünüyor.
Bu aynı zamanda milyonlarca Irak ve Suriyeli’nin çok sert İslami kurallara uyması gerekmesi anlamına geliyor. Dün IŞİD yayınladığı bildiride, erkeklerin zorunlu olarak camiye gideceğini, kadınların belli İslami giyim kurallarına uyması gerektiğini ve de hırsızların ellerinin kesileceğini açıkladı.
Başkan Obama bugün yaptığı açıklamada Irak’ta teröristlerin belli şehirleri ele geçirmesinin Irak için olduğu kadar Amerika’nın çıkarlarına karşı da tehdit oluşturduğunu söyledi.
Amerika’nın Irak’a asker göndermeyeceğini söyleyen Obama ulusal güvenlik ekibinden kendisine farklı seçenekler sunmasını istediğini ve bu seçenekleri gözden geçireceğini belirtti.
Amerika’nın ve Amerikan vergi mükelleflerinin Irak’ta ciddi bir yatırımı olduğunu söyleyen ABD Başkanı ancak sonuçta ellerindeki fırsatı kullanmanın Iraklılar’ın sorumluluğu olduğunu belirtti.