İngiltere’de Corona virüsüyle mücadele sadece yoğun bakım üniteleriyle sınırlı değil. Konunun bir de virüsün kişilerde yarattığı psikolojik tahribatla ilgili arka planı var. Kısaca NHS olarak bilinen İngiltere Sağlık Hizmetleri’nin bünyesinde, salgın yüzünden evlerinden çıkamayanlara psikolojik destek sağlamak üzere psikologlar da görev yapıyor. Bu kişilerden biri de Elif Bulut. Bulut, VOA Türkçe muhabirine, evlerde neler yaşandığı, özellikle genç yetişkinlerin nasıl durumlarla karşılaştığı gibi hususlardaki gözlemlerini anlattı.
VOA Türkçe: Size nasıl telefonlar geliyor ?
Psikolog Elif Bulut: Bana gelen telefonlar farklı farklı. Genelde 13 yaş ve üzerinde gençler. Aradıkları zaman, genelde benimle konuşmak istedikleri konular mesela depresyon ve anksiyete oluyor. Genelde evde uzun süre aileleri ile kaldıkları için, ya da partnerleri ile kaldıkları için yaşadıkları sıkıntıları dile getiriyorlar. Aile sorunları, aile içi şiddetten başlıyor ve başka şeylere kadar gidebiliyor.
“Ergenlerde intihar etme isteği arttı”
Genelde çocuklar, intihar etme isteklerini dile getiriyorlar, ya da bilinçli bir şekilde kendilerine zarar verdiklerini söylüyorlar. Bu, mesela kol kesmeden başlıyor bacak kesmeyle devam ediyor, bu tarz zarar vermeler. Şu an zaten ülke olarak yardım çok kısıtlı, yani terapiden başlayabilirsiniz doktorlara kadar devam edebilirsiniz. Bu tür destekler çok kısıtlı olduğu için zaten biz, elimizden geldiği kadarıyla sosyal servisler ile beraber çalışarak onların güvenliğini sağlamaya çalıyoruz.
“Aile içi şiddet arttı”
Bir günümün tamamı, intihar vakaları ile geçiyor ve bunlara sebep olan baş neden, sadece Corona virüsü diyemem ama başlıca sebeplerden biri Corona virüsünün sebep olduğu evden çıkamama, aile içi şiddet. Dediğim gibi, bu tür şeyler insanları psikolojik olarak daha kötü şeylere itiyor ve bu da intiharla ya da kendine zarar vermekle sonuçlanıyor.
VOA Türkçe: İnsanları intihar fikrinden nasıl döndürüyorsunuz?
Psikolog Elif Bulut: Genellikle direkt GP’leriyle (aile hekimleri) temasa geçiyoruz çünkü bizim GP ile temasa geçmemiz onlardan daha mümkün şu an. Sosyal servisler ile beraber çalışıyoruz, polisler ile beraber çalışıyoruz. Genellikle ailelerine bildiriyoruz, 'çocuğunuzla ilişkiniz iyi ya da kötü, ama çocuğunuz şu anda şöyle hissediyor, intihar etmeye kadar psikolojik olarak rahatsız olduğunu hissettiğini bize dile getirdi' diyoruz ve bunun ailenin de görevi olduğunu dile getirerek, çocuğun sağlığını ve güvenliğini sağlamalarını rica ediyoruz. Herkesle beraber çalışmak zorundayız böyle bir zamanda. Biri intihar etmek istediği zaman, o hissi alması ve intihar etmesi arasındaki mesafe çok düşük. Onlara 'distraction' (dikkat dağıtma) uyguluyoruz.
VOA Türkçe: Dikkatlerini dağıtmaya çalışıyorsunuz yani?
Psikolog Elif Bulut: Evet aynen öyle, dikkatini dağıtmaya çalışıyoruz ve bunun için bir çok tekniğimiz var; örnek veriyorum, “şu anda intihar teşebbüsünde bulunmak istiyorsun, kendini iyi hissetmiyorsun, ben senin için ne yapabilirim? Mesela müzik sana iyi gelecek mi, ya da telefonda seninle konuşmam seni sakinleştirecek mi?” Sonra onlara o sakinleşme süresini veriyoruz. NHS’in (İngiltere Sağlık Hizmetleri) gençlere verdiği telefon uygulamaları var. İntihar edecek gibi hissettiğin zaman oraya giriyorsun, orada mesela, online görüşebiliyorsun insanlarla. Bu tarz teknikler ile onlara yardım etmeye çalışıyoruz. 'Müzik ile bunu geçirebilirsin, biri ile konuşarak atlatabilirsin' şeklinde teknikler uygulayarak onlara yardımcı olmaya çalışıyoruz.
VOA Türkçe: Corona virüsü tedbirleri insanları eve kapatınca bu tür aramalar daha mı çok arttı?
Psikolog Elif Bulut: Evet, çünkü sanırım eskiden insanlar bunları bambaşka şekilde kontrol edebiliyorlarmış. Yani zaten böyle hislere sahip olan insanlar, hani mesela dikkatini dağıtma tekniklerini ben veriyorum ya telefonda, onlar eskiden kendi yapabildikleri şeylermiş. Örnek veriyorum nasıl yaptıklarına; dışarı çıkarak, sosyalleşerek, okula giderek ya da öğretmen ile görüşerek ya da dışarıda gördüğü bir dilenci ile görüşerek, birine yardım ederek. Bu şekilde sosyalleşerek bunun zaten üstesinden gelebiliyorlarmış belli bir süre. Fakat şu anda evde tıkılı kalmak, evden dışarı çıkamamak, onları iyice zorlamaya başladı ve bana gelen insanlar genelde aileleri ile ilişkileri çok bozuk olan insanlar. İntihara teşebbüs etmeye neden olan konulardan biri de bu zaten; çünkü başka görüşebilecek kimseleri yok. Doktora gidip 'depresyonda hissediyorum' diyemiyorlar ya da nereye gitmeleri gerektiğini bilmiyorlar.
“Sağlık hizmetleri Corona’ya odaklandı”
VOA Türkçe: Neden diyemiyorlar doktora gidip depresyonda olduklarını?
Psikolog Elif Bulut: Şu anda genelde sağlık ocakları, biliyorsunuz, kısıtlı bir servis veriyor; yani gidemiyorsunuz. Telefon üzerinden yaptığınız şeyler önemli yani acil bir şey olması lazım, çünkü doktorlar da, hemşireler de telefon görüşmelerini kısıtlamaya başladı. Önemli olmadıkça lütfen bize başka şekilde ulaşın ya da şuraya ulaşın gibi bilgilendirme yaptılar. Bizlere gelen insanlar genelde, kendi sağlık ocaklarından gelen insanlar, yani normalde orada bir tanıtım posterimizi görüp böyle bir servis varmış gidelim, kullanalım ya da gidelim kendimizi açalım, sorunlarımızı konuşalım diyenler değil. Bize gelen insanlar, doktorların birebir bize yönlendirdiği insanlar, böyle olduğu zaman da okullar da kapalı hani okullardan da yeterince bilgi alamıyorlar şöyle hissettiğin zaman buraya gidebilirsin ya da şunu yapmak istediğin zaman, bunu böyle yaparak dikkatini dağıtabilirsin gibi bir destek yok. Çünkü biz çocuk gelişim bölümü olarak sosyal servisler ortak çalışıyoruz, okullarla, doktorlarla yani sağlık ocaklarıyla, polislerle. Yani çalıştığımız ekip çok büyük ama bu durumda okullar kapalı, sağlık ocakları maalesef hizmetlerini kısıtlamış durumda. Böyle olduğu için de insanlar ne zaman nereye gitmeleri gerektiğini bilmiyorlar, nerede kimden yardım alabileceklerini bilmiyorlar. Bu da doğal olarak ev içindeki şiddeti iyice belli bir noktaya getiriyor ki insanlar intihara teşebbüs etmek istiyor ve kendilerine fiziksel zarar vermek istiyor. Duygusal hissettikleri acıyı farklı bir şekilde dile getirmek istiyorlar.
VOA Türkçe: Altından kalkamadığınız bir durum oldu mu hiç ?
Psikolog Elif Bulut: Birebir benim olmadı çünkü çok ciddi vakalar ile ilgilenmiyorum. Daha doğrusu önüne geçebileceğim vakalar ile ilgileniyorum ama böyle bize geldiği zaman zaten onları gözlemliyoruz, bakıyoruz. Kişiden kişiye, mesela neleri var, ne sorunları var, hani kim, neyi nasıl kontrol edebilir ya da o insana nasıl bir yardımda bulunabilir, destekte bulunabilir diye. Benim supervisor dediğim kişi zaten daha ciddi vakalarla görüşüyor. Benim birebir altından kalkamadığım bir şey olmadı, o da büyük bir ihtimal zaten ilgilendiğim grubun içindeki çocukların aşırı ciddi vakalar olmadığından ötürü olabilir.
Corona döneminin tedavide ‘yeni normali’
VOA Türkçe: Normalde yüz yüze tedavi hizmeti veriyordunuz değil mi, Corona virüsü tedbirlerinden önce ?
Psikolog Elif Bulut: Evet.
VOA Türkçe: Şimdi, aynen sizle benim görüştüğümüz gibi, telefon ya da online görüşme şeklinde mi ?
Psikolog Elif Bulut: Evet çoğunlukla telefonla oluyor. O ilişkiyi aramızda kurduktan sonra böyle sizle görüştüğüm gibi Skype üzerinden konuşmaya başlıyoruz. Daha çok Skype’dan çok Zoom diye bir uygulama var; ondan görüşüyoruz, çünkü daha uyumlu bizim için.
“Bizim de psikolojimiz bozuldu”
Bizler bile, çalışanlar olarak çok zorlanıyoruz çünkü örneğin haftada en az 4 saat üstlerimden danışma almam, beraber yüz yüze gelip konuşmam gerekiyor. O anda benim bazı vakalarda ne konuda zorlandığımı, neleri, nasıl kolayca atlatabildiğimi dile getirmem gerekiyor.
Bu imkanlar da bizim elimizden kalktı maalesef; yüz yüze hiç bir destek alamıyoruz ya da kalkıp mesela masanın arkasına dönüp diyemiyorsun, hocam şunu nasıl yapmam gerekiyor, böyle bir telefon aldım, ne demem gerekiyor; ya da telefonu iki dakika durdurup tartışamıyorsunuz ya da konuşamıyorsunuz bazı fikirleri, konuları. Şimdi böyle olduğu zaman, bu bize yük oluyor. O yüzden, demeye çalıştığım şey, bizler de çalışan insanlar olarak zorlanıyoruz, bu aralar. Çünkü bize de gelen destek çok az ve çok kısıtlı maalesef. Psikolojik olarak evet, biz de belki sadece iş hakkında konuşuyorum, ama büyük bir ihtimalle dışarı çıkamamak beni de yoruyor.