Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda liderlere seslenen Ahmet Davutoğlu, mülteci krizine “Aylan bizim çocuğumuzdu. Hepimiz onun ailesiydik. Aylan’ın cesedi kıyıya vurduğunda, hepimizin vicdanı kıyıya vurdu aslında” sözleriyle dikkat çekti.
“8 milyar Dolar harcadık”
200 bin Iraklı 2 milyon Suriyeli Türkiye’de olduğunu kaydeden başbakan, “mülteciler sadece sayı olarak görülmemeli. Onlar insanlar, savaştan kaçıyorlar ve hayatta kalmaya çalışıyorlar” diye konuştu.
Mevcut dönemdeki en büyük krizin Suriye'de yaşandığını, Türkiye’nin sınır komşusu olarak elinden geleni ortaya koyduğunu ancak uluslararası camiadan beklediği desteği bulamadığını ise şu sözlerle aktardı:
“8 milyar dolar para harcadık sadece 417 milyon doları uluslararası camiadan geldi.”
Suriye rejiminin kendi halkına karşı kimyasal silah, füzeler ve varil bombası kullandığına dikkat çeken Davutoğlu, Türkiye’nin “Suriye halkını rejimin hava saldırılarından ve IŞİD’in saldırılarından koruyacak güvenli alanlar yaratılmalı” teklifini bir kez de Birleşmiş Milletler kürsüsünde dile getirdi.
Suriye krizine aranan çözümlerde Esat’ın olmaması gerektiği sözlerini de yineleyen Davutoğlu, “Esat’ın Suriye’nin geleceğinde yeri yoktur” dedi.
“DEAŞ da Esat da gitmeli”
Türkiye’nin güney sınırındaki krizden dolayı sıkıntılı bir dönemden geçtiğini belirten Davutoğlu, dünyaya Türkiye ile birlikte her türlü terörle mücadele konusunda birlikte dayanışma çağrısı yaptı.
“Türkiye, her türlü terörle mücadele etmektedir. Buna, DEAŞ ve PKK ile olan mücadele de dahildir. Terörle mücadele faaliyetlerimiz ve bu amaçla uluslararası işbirliğine yönelik katkılarımız, partnerlerimiz tarafından çok iyi bilininiyor. Biz de bu çerçevede partnerlerimizden önemli destekler bekliyoruz. DEAŞ ile mücadele etmek, DEAŞ'ı ortaya çıkaran şartları yok etmekten geçer. Onun için Esed gidene kadar bu süreci devam ettireceğiz. DEAŞ Suriye’deki krizin ortaya çıkardığı bir sorundur. DEAŞ’ın gitmesi gerektiği gibi Esat’ın da gitmesi gerekmekterdir.”
“Filistin bayrağı Kudüs’te dalgalanacak”
Ahmet Davutoğlu’nun genel kurul konuşmasında Suriye ve mülteci krizi sonrasında en geniş yer verdiği başlık Filistin oldu.
“Tek sıkıntı çeken halk Suriye halkı değil. Filistin halkı da sıkıntı çekiyor. Filistin, bugün veya yarın bağımsız olacaktır. Doğu Kudüs onların başkenti olacaktır. Filistin bayrağı Doğu Kudüs'te dalgalanacak. Ve biz bu olayı da kutlayacağız. Bütün dinler ve uluslar oraya herhangi bir kısıtlama olmaksızın gidebilecekler.”