IŞİD’in Kobani kuşatması sırasında neredeyse ortadan kalkmanın eşiğine gelen çözüm süreci yeninden ivme kazanmış görünüyor. Halkların Demokratik Partisi’nin çağrısıyla 6-7 Ekim tarihlerinde meydana gelen sokak olaylarından bu partiyi sorumlu tutan hükümet, son dönemde HDP’den gelen açıklamalardan memnun.
Üçüncü Göz devreye giriyor
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’la HDP’nin İmralı heyetinin görüşmesi de bu sıcak havanın sonucu. Pazartesi günkü buluşmada ‘üçüncü göz’ olarak tarif edilen yeni bir izleme heyetinin kurulmasında mutabık kalındı. Akademisyen, gazeteci, yazar ve sivil toplum kuruluşu üyesi olması planlanan 16 kişilik izleme heyetinin 8 üyesinin hükümet 8 üyesinin de HDP tarafından seçilmesi bekleniyor.
HDP’nin heyete Demokratik Toplum Kongresi Eş Başkanı Hatip Dicle ve Özgür Kadın Hareketi’nden Ceylan Bağrıyanık’ı eklemesine kesin gözüyle bakılıyor. HDP cephesinin Abdullah Öcalan’la birlikte İmralı adasında kalan 5 hükümlüyü değiştirme isteğinin olumlu karşılandığını da kulislere yansıdı.
Pervin Buldan: Bir an önce mekanizmaların kurulması lazım
Sırrı Süreyya Önder ve İdris Baluken’le birlikte Akdoğan’la görüşen HDP Grup Başkan Vekili Pervin Buldan Salı günü Fırat Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada, Akdoğan’ın taleplerin yerine getirilmesi konusunda bir engel bulunmadığı izlenimi aldıklarını söylerken İmralı adasına gidişin henüz netlik kazanmadığını belirtti.
Buldan, ‘önümüzdeki günlerde yetkililerle yapacağımız görüşmelerden sonra ancak netleşir. Ancak bizim beklentimiz, bir an önce mekanizmaların kurulması ve hayata geçirilmesi. Umarız İmralı'ya gidişten önce bu yönde adımlar atılır" dedi.
Resmi ziyaret için Filipinler’in başkenti Manila’da bulunan Başbakan Ahmet Davutoğlu da HDP’den 6-7 Ekim olaylarıyla ilgili yapılan açıklamaların ardından sürecin hızlandığına vurgu yaptı.
Davutoğlu: Çözüm sürecinde kararlılığımız kesin
Davutoğlu, ‘çözüm süreci kaos süreci değildir. Çözüm süreci, herkesin kafasına göre kendi hukukunu işletmeye kalkıştığı bir süreç değildir. Hükümetimiz bu konuda 12 yıldır hiç kimsenin hayal edemeyeceği adımları atmakta hiç tereddüt etmemiştir. Şimdi 6-7 Ekim olayları bazı çevrelerin, hem hükümetimize dönük olarak bir hamlesiydi hem de çözüm sürecini provoke etme çalışmasıydı. Şimdi HDP’den gelen açıklamalar, bunun fark edildiği ve bir anlamda bu konuda bir özeleştiri yapıldığı yönünde açıklamalar oldu. Bu açıklamalar çerçevesinde hareket edilmesini bekliyoruz’ dedi.
Davutoğlu, hükümetin çözüm sürecinin arkasında kararlılıkla duracağını bir kez daha teyid etti. Başbakan, ‘kimse Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da yaşayan Kürt vatandaşlarımızı istismar ederek veya onlara zulmederek çözüm sürecini akamete uğratmaya kalkışmasın. Bizim çözüm süreci konusundaki kararlılığımız kesindir. Bunu olağanüstü kongremizde de hükümet programımızda açıkça vurguladık. Bundan sonra da bu süreç devam edecek’ diye konuştu.
Abdülkadir Selvi: PKK silah bırakacak
Bir gün önce Yeni Şafak’taki köşesinde Abdullah Öcalan’ın 21 Mart 2015 Newroz’unda silah bırakma kararını açıklayacağını yazan hükümete yakın gazetecilerden Abdülkadir Selvi 17 Kasım 2015 tarihli yazısında tarih vermese de görüşünde ısrar etti. Selvi, ‘Hükümet geri çekilme konusundaki tavrını koruyor. Silahlı unsurlarını Türkiye’den çek ama nereye çekersen çek. Öcalan’ın bu konu üzerinde çalıştığı söyleniyor. Buna göre, Aralık ayında geri çekilme modelinin ortaya çıkması bekleniyor. Sonra silah bıraktığını ilan et. Ben de devlet olarak normalleşme yönünde adımlarımı atayım’ yazdı.
Mustafa Karasu: Kürt Sorunu çözülmeden silah bırakma olmaz
Türkiye medyasında dünden beri çokça konuşulan ‘silah bırakma’ konusuna en net itiraz Özgür Gündem’de Hüseyin Ali mahlasıyla yazan KCK Yürütme Konseyi üyesi Mustafa Karasu’dan geldi.
Karasu, Salı günü Özgür Gündem gazetesinde yayınlanan yazısında PKK’nın Kürt Sorunu çözülmeden silah bırakmayacağını bunu sürekli gündemde tutmanın psikolojik savaş olduğunu yazdı.
Karasu: AKP’ye 2015 Seçimleri kazandırılmak isteniyor
KCK Yürütme Konseyi üyesi, ‘baharda silahlı mücadele bırakılacak, silahlı güçler Türkiye’yi terk edecek haberleri akla yeni bir seçim taktiğini getiriyor. Seçimden önce AKP hükümeti gerillayı Türkiye’den çıkartacak ve silahlı mücadeleyi sonlandıracak güç olarak gösterilmeye çalışılıyor. Böylece AKP’ye bir seçim kazandırılmak isteniyor. Çünkü gerillaya silah bıraktırmak Türkiye’de tavan yapar, AKP’yi kimse sollayamaz’ dedi.
Öcalan’la görüşmenin de artık yetersiz olduğunu savunan Mustafa Karasu’ya göre, hükümetin çözüm niyeti, çözüm programı ve adımları sürecin belirleyici faktörü olacak.
