Pazar günü yapılacak Cumhurbaşkanlığı 2. tur seçimleriyle ilgili temaslarda bulunmak üzere Diyarbakır’a gelen CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu, belediyelere kayyum atanmasıyla ilgili uygulamanın Anayasa’ya aykırı olduğunu söyledi. Kaboğlu, sığınmacıların da insan haklarına uygun bir şekilde gönderileceğini belirtti.
Seçimlere katılımın arttırılması amacıyla temaslarda bulunmak üzere Diyarbakır’a gelen CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu ile Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nde basın toplantısı düzenledi. Millet İttifakı’ndaki partilerin il başkanları ve milletvekili adaylarının da katıldığı toplantının soru cevap bölümünde dün Zafer Partisi ile imzalanan protokol gündeme geldi.
İstanbul Milletvekili Kaboğlu, protokolün Türkiye’deki sığınmacıların geri gönderilmesine ilişkin maddesine açıklık getirdi. Kaboğlu, CHP’nin insan haklarına en çok duyarlılık gösteren parti olduğunu savunarak, sığınmacıların insan haklarına uygun bir şekilde gönderileceğini söyledi. Kaboğlu, “Yabancıların, sığınmacıların geri gönderilmesi kuşkusuz insan hakları ölçütleri içerisinde olacaktır. İnsan hakları temelinde bu politikalar geliştirilecektir ve uygulanacaktır” dedi.
CHP’nin sık sık gündeme getirdi OHAL Döneminde Kanun Hükmünde Kararname ile ihraç edilenlerin durumuna da değinen Kaboğlu, ihraç edilenlerin tamamının iade edilmeyeceğini söyledi. Kaboğlu, işe iade şartlarını şöyle açıkladı: “Mahkeme kararı yoksa bir kişi mahkeme tarafından beraat etmişse takipsizlik kararı verilmişse eğer mahkeme onun hakkında bir dava açmamışsa o zaman o kişi görevine dönecektir. Sayın genel başkanımızın söylediği de budur. Yoksa bütün KHK’lıların göreve iade edileceği biçiminde yayılmak istenen bilgi kirliliği aslında gerçeği yansıtmamaktadır biz hukuka bağlı bir partiyiz ve bu sürecin de hukuk çerçevesinde yürütülmesini savunuyoruz.”
“Kayyumlar Anayasa’ya aykırıdır”
Protokolün en tartışmalı maddelerinden olan HDP’li belediyelere atanan kayyumlarla ilgili soruya ise Kaboğlu Anayasa’dan örnek verdi. Kayyum uygulamasının Anayasa’ya aykırı olduğunu savunan Kaboğlu, belediye meclislerini işaret etti. Mahkemenin başkanları görevden alması halinde meclislerin seçim yapacağını ifade eden Kaboğlu, “Anayasa madde 127’de kayyum yoktur. Kayyum OHAL KHK’sinde öngörülen bir düzenlemedir. O sonradan yasalaştı ama Anayasa’ya aykırıdır. Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti Anayasası yürürlüktedir. Bu anayasa yürürlükte olduğu sürece kayyum uygulaması Anayasaya aykırı olur. Zaten o belgede kayyum sözü geçmemektedir. Önemli olan mahkeme kararıdır ama Anayasa’ya göre de mahkeme kararıyla alınsa bile bir kişi, meclis üyelerinden biri seçilir” diye konuştu.
“CHP olarak kayyumlara kesin olarak karşıyız”
Kayyumlarla ilgili soruya bir yanıt da Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’ndan geldi. Tanrıkulu partisinin kayyumlarla ilgili politikasının Millet İttifakı’nın ortak politikalar metninde de yer aldığına dikkat çekerek, “Ortak politikalar metninde kayyum uygulamasına son verileceği yazılıdır. Ayrıca dün kamuoyuna açıklanan protokolde de çok açık bir biçimde, kesin bir mahkumiyet kararı olmadan hiçbir seçilmişin görevden alınmayacağına dair düzenleme var. Dolayısıyla bunlara bakmak lazım. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak kayyum uygulamasına kesin bir biçimde karşı olduğumuzu ifade ediyoruz. Ayrıca ittifak partileri olarak da böyle bir sorumluluğumuzu da ortak politikalar metnine geçirmiş durumdayız” şeklinde konuştu.
Tanrıkulu’ndan tehdit iddiası
Bu arada Tanrıkulu bölgedeki seçmenlerin tehdit edildiğini iddia etti. Tanrıkulu, bazı kamu görevlilerinin, bazı yerleşim yerlerinde Erdoğan’a az oy çıktığı gerekçesiyle, seçmenleri tehdit ettiğini öne sürdü. Tanrıkulu, bu kamu görevlilerini uyararak, “Suç işliyorsunuz daha sonra kimse sizlere sahip çıkmaz. Çok genç kamu görevlileri var, geleceklerini hesaplamayan kamu görevlileri var. Buradan onların bir büyükleri olarak, bir hukukçu olarak, bir siyasetçi olarak, bir kez daha uyarıyorum. Son üç günde bu telkinler içerisine girmeyin. Hepsini takip ediyoruz, hepsini not ediyoruz” dedi.
“Roboski’nin sorumluları hala görevde”
CHP Ankara Milletvekili Levent Gök ise Şırnak’ın Uludere ilçesinin Irak sınırındaki Ortasu köyünde Türk savaş uçaklarının bombardımanında 34 köylünün öldüğü olayı hatırlattı. Olayın sorumlularından hala hesap sorulmadığına dikkat çeken Gök, şöyle konuştu: “Katliamın sorumluları bugün iktidar partisinin mensuplarıdır. Karar alıcıları arasında Hulusi Akar, Milli Savunma Bakanı şu anda hesap sorulabildi mi? MİT başkanından hesap sorulabildi mi? Sorulmadı. Hava harekatının karar alıcılarından Genelkurmay Başkanı halen görevde hesap sorulabildi mi? Sorulamadı. Millet İttifakı doğuda, batıda en ücra köşede kim nerede yaşarsa yaşasın, herkesin adalet arayışının peşinde olacaktır. Eğer adaleti sağlayamazsanız bir ülkede demokrasiyi getirmezsiniz, ülkenizi itibarlı hale getirmeniz sözkonusu bile olamaz. Ne paranızın değeri olur, ne de ülkenizin bir itibarı olur.”