2015’te Almanya'ya sığınan mülteci sayısı bir milyona ulaştı. Almanya Başbakanı Angela Merkel Eylül’de Macaristan sınırında bekleyen onbinlerce mülteciye kapıları açmaya hazır olduğunu ve bunun için gerekli planlamaların yapıldığı söylediğinde, Alman halkı birçok kişiyi şaşırtan sıcak bir tavır sergiledi. Mültecilere yönelik ‘Hoşgeldin’ girişimleri dünya çapında olumlu yankı yaptı. Fakat gelenlerin sayısının artma eğilimine girmesiyle durum değişmeye başladı. Mülteci ve yabancı düşmanı hareketlerin ortaya çıkmasına paralel, Başbakan Merkel de büyük baskı altında kaldı. Berlin-Brandenburg Türkiye Toplumu Sözcüsü Ayşe Demir, Avrupa çapında değerlendirildiğinde Almanya’nın, 2015’de mülteci politikalarında başarılı bir sınav verdiği görüşünde.
Almanya’da tedirginliğe yol açan bir gelişme, mülteci ve göçmen karşıtı hareketlerin güçlenmesi oldu. Bir yıldır her Pazartesi Dresden kentinde binlerce göstericiyi arkasında toplayan ‘Batı'nın İslamlaşmasına Karşı Vatansever Avrupalılar’ Pegida hareketinin mülteci sorununu gündemde tutarak, Nazi döneminin söylemlerini kullanmaya başlaması, demokrasinin sorgulanmasına neden oldu. Almanya genelinde oy oranını yüzde 10'a çıkaran sağ popülist İslam karşıtı Almanya için Alternatif AfD partisi, Başbakan Angela Merkel ve partisi CDU'nun uykularını kaçırmaya başladı. Berlin-Brandenburg Türkiye Toplumu Sözcüsü Ayşe Demir, mülteci ve göçmen karşıtlığını artmasından Türk kökenlilerin büyük endişe duyduğunu anlatıyor.
Almanya Başbakanı Angela Merkel, partisinden de gelen ciddi muhalefete rağmen yürürlüğe koyduğu sığınmacı ve mülteci politikalarından geri adım atmadı. 10 yıl önce ‘Türkiye’yle asla’ sözleriyle kongreler kazanan Merkel, Hristiyan Demokrat CDU’nun Aralık ayındaki kongresinde ise ‘Türkiye olmadan asla’ ile delegelerden güvenoyu aldı. Merkel her fırsatta mülteciler konusunda en önemli aktörlerden birinin de Türkiye olduğunu vurguluyor. Mülteci sorunu Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin ve üyelik sürecinin yeniden ivme kazanmasına da neden oldu. Ayşe Demir, bu sürecin devamını, Avrupa’da yaşayan Türk kökenli göçmenler için olumlu buluyor.
