Almanya’da son dört ayda 18 yaşın altında toplam beş genç kızın mülteci erkekler tarafından tecavüz edilip öldürülmeleri Alman kamuoyunda büyük rahatsızlık yarattı. Muhafazakar ve sağ popülist siyasetçiler, mülteci politikasında radikal değişikliğe gidilmesini talep ederken, tartışmalar koalisyon hükümetinde de krize yol açtı.
Bugün normal şartlar altında Başbakan Angela Merkel’le İçişleri Bakanı Horst Seehofer’in ortak bir basın toplantısı düzenleyerek, “Göçmenler için Master Planı” adlı hükümet planını açıklamaları bekleniyordu. Günlerce önceden duyurusu yapılan toplantı, Merkel tarafından son anda iptal edildi.
Merkel’e yakın çevreler, Seehofer’in hazırladığı taslağı gecikmeli olarak başbakana ulaştırdığını, Merkel’in de kendi mülteci politikalarına ters düşen çok sayıda nokta yüzünden planın tanıtımını durdurduğunu aktardı.
Göreve geldiğinden bu yana mültecilere karşı tavır ve açıklamalarıyla dikkat çeken İçişleri Bakanı Seehofer’in, önce başka Avrupa ülkeleri üzerinden giriş yaparak, daha sonra Almanya’ya gelen mültecilerin sınırdan geri çevrilmelerini hedeflediği ve Merkel’in bu planı Dublin Anlaşması’nın tekrardan devreye girmesi olarak yorumlayarak, geri çevirdiği öğrenildi.
2015’de yaşanan mülteci krizinden sonra Merkel’in girişimiyle rafa kaldırılan Dublin Sözleşmesi’yle, sığınmacının giriş yaptığı AB ülkesinin belirlenmesi ve bu ülkeye transfer edilmesi amaçlanıyor. Bir sığınmacının birden fazla AB ülkesine sığınma talebinde bulunmasını da önleyen sözleşmeyle ayrıca sığınmacıların bir ülkeden diğerine sürekli seyahat etmelerinin önüne geçilmesi hedefleniyor.
Merkel’in, Seehofer’e mülteci sorununa Avrupa Birliği ülkeleriyle ortak bir çözüm bulmak istediğini ve bu gerçekleşinceye izlediği mülteci politikasını değiştirmeyeceğini söylediği de aktarıldı. Öte yandan İçişleri Bakanı Horst Seehofer’in yarın başbakanlıkta düzenlenecek ‘Göç Zirvesi’ne katılmayacağı duyuruldu. Seehofer’in kararı Merkel’e misilleme olarak yorumlanırken, İçişleri Bakanı’nın CSU’dan kurmaylarına “Merkel’le mülteciler konusunda çürük uzlaşılarda ben yokum. Hafta sonuna kadar uzlaşabileceğimizi umuyorum” dediği haber alındı.
Başbakan Merkel, pazar günü yaptığı bir açıklamada sığınması reddedilen mültecilerin hızla memleketlerine gönderilmesi gerektiğini açıklamıştı.
2015 yılında sığınmacı olarak Almanya'ya mülteci olarak gelen bir Irak vatandaşının Mainz kenti yakınlarında 14 yaşındaki Susanna F.'ye tecavüz edip öldürdüğünün anlaşılmasından sonra yapılan bu açıklama, sığınma sürecinde değişikliklere gidileceğinin sinyali ve Merkel’in mülteci politikasında sert bir çizgi izlemeye hazır olduğu şeklinde yorumlandı.
Merkel, sığınma başvurusu reddedilen sığınmacıların hızla memleketlerine gönderilmesi için yoğun çalışma yürüttüklerini ve alacakları önlemler paketini bugün kamuoyuna açıklayacaklarını kaydetmişti.
Suriye ve Iraklı mültecilerin karıştığı suç olaylarının sürekli artması, aynı zamanda başvurusu reddedilen sığınmacıların, kimliklerini kaybettiklerini gerekçesiyle mahkemeye başvurarak, sınırdışını ertelemeleri, kamuoyunda giderek artan oranda tepkilere neden oluyor.
Mülteci karşıtı sağ popülist Almanya için Alternatif’de (AfD) mültecilerin işlediği suçları hükümete karşı siyasi malzeme olarak kullanıyor.
