Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, ekonomi yönetimine getirmeyi değerlendirdiği iddia edilen eski başbakan yardımcısı Mehmet Şimşek’le biraraya geldi.
AKP Genel Merkezi’nde yapılan görüşmenin ardından açıklama yapan AKP sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Mehmet Şimşek’in son gelişmeleri ele aldıklarını, olağanüstü bir durum olmadığını belirtti. Ömer Çelik Mehmet Şimşek’in aktif siyaseti düşünmediğini ifade ettiğini söyledi.
Basın mensuplarına açıklama yapan AKP sözcüsü, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bakanlık, cumhurbaşkanı yardımcılığı ya da başdanışmanlık gibi bir görevle ilgili teklifte bulunmadığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüştükten sonra Twitter hesabından açıklama yapan ekonomiden sorumlu eski başbakan yardımcısı Mehmet Şimşek, kendi alanına giren her konuda istenen desteği vermeye hazır olduğunu; ancak yurt dışında finans kuruluşlarındaki işleri sebebiyle aktif siyasete girmeyi düşünmediğini yazdı.
“Ekonomide daha geleneksel politikaya dönüş” iddiası
Geçtiğimiz hafta Reuters haber ajansına konuşan ancak isminin verilmesini istemeyen kaynaklar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uluslararası çevrelerde saygın bir isim olarak bilinen Mehmet Şimşek’e ekonomi yönetimini emanet etmek istediğini belirtmişti.
AKP’nin taslak seçim beyannamesiyle ilgili bilgi sahibi olan aynı kaynaklar, beyannamenin daha geleneksel serbest piyasa ekonomisi politikalarına dönüşe işaret ettiğini kaydetmişti.
Reuters’a konuşan bir hükümet yetkilisi, ekonomi yaklaşımının 2002 yılı AKP seçim beyannamesine çok benzer olduğunu belirtmiş, AKP’dense konuya ilişkin bir yorum gelmemişti.
Reuters’a konuşan ve konuyla ilgili bilgi sahibi olan bir başka kaynak, muhalefet ittifakından üç partinin de Mehmet Şimşek’le çalışmak istediğini iddia etti.
Türkiye’de 14 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri öncesinde anketler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iktidarda olduğu son 20 yıllık dönemin en zor seçimiyle karşı karşıya olacağını gösteriyor.
Türk Lirası’nın değer kaybettiği ve enflasyonun yükselmesiyle yaşam standartlarının gittikçe düştüğü bir dönemde Ankara, düşük faiz oranlarına dayanan ve genel kabul gören ekonomi politikalarının aksine tartışmalı bir ekonomi modelini uygulamaya başlamıştı.
Türkiye Merkez Bankası, Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan gelen çağrılar üzerine, 2021 yılından itibaren gittikçe artan enflasyon karşısında, geleneksel para politikasına meydan okuyarak, faiz oranını peş peşe düşürmüştü.
Rusya’nın Ukrayna işgali sebebiyle artan enerji ve gıda fiyatlarının da etkisi eklenince Türkiye’de enflasyon geçen yıl yüzde 85’in üzerine çıktı. 6 Şubat’taki depremler ekonomik tabloyu daha da ağırlaştırdı.
Haberde Reuters'ın konuyla ilgili haberinden bir bölüm kullanılmıştır.