Erişilebilirlik

Siyasette Suriyeliler'i Geri Gönderme Tartışması


Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Suriyeliler'i ülkelerine geri gönderme konusundaki mesajlarındaki değişiklik üzerine CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Emperyal güçlerin Orta Doğu’daki maşası, rüzgar gülünden lider olmaz” dedi.

Türkiye gündeminde Mart 2011 sonrasında Erdoğan ve AKP’nin uyguladığı “açık kapı politikası” ile Türkiye içerisinde yaşamaya başlamış Suriyeliler ile ilgili sert tartışmalar sürüyor.

Türkiye’de vatandaşlık hakkı verilmiş olanlar haricinde İçişleri Bakanlığı’nın 28 Nisan tarihli resmi verisi itibarıyla 3 milyon 762 bin 686 Suriyeli yaşıyor.

Bu resmi rakam, muhalefet cephesince “az ve gerçeği yansıtmıyor” yaklaşımıyla değerlendiriliyor. Bunun yanı sıra muhalefet, gelecek seçimlerde Suriyeli ve Afgan mültecilere vatandaşlık hakkı verilerek AKP lehine oy kullandırılacağı iddiasını sıkça gündeme taşıyor.

Bu siyasi tartışmada İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun vatandaş olan Suriyeli sayısıyla ilgili açıklaması da, bu sayının Türkiye’de bazı kent nüfuslarından daha fazla olması nedeniyle eleştirildi.

Bunun yanı sıra, Erdoğan’ın din kardeşliğine dayalı “ensar yaklaşımını” savunması da ana muhalefet partisi tarafından sert tepkiyle karşılandı.

Erdoğan, önce 18 Nisan’da “Suriyeli kardeşlerimizin gönüllü ve onurlu geri dönüşleri için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz” dedikten sonra 3 Mayıs’ta 1 milyon Suriyeli için konutlar ve sosyal yapılar içeren proje hazırlığı yapıldığını açıklamıştı.

Ancak önceki gün Suriye’nin kuzeyinde 100 bin briket ev inşa edilmesi hedefini tekrarlayan Erdoğan’ın, “Suriye'den savaştan çıkıp ülkemize sığınan bu kardeşlerimize sonuna kadar sahip çıkacağız Bay Kemal. Siz ne derseniz deyin, biz oradayız. Biz bu konutları da onun için yapıyoruz. Kendileri arzu ettikleri zaman vatanlarına dönebilirler ama biz onları asla bu topraklardan kovmayız ve kovmayacağız. Birileri çıkmış durmadan laf salatası yapıyorlar. Biz asla, kapımız açık onlara, ev sahipliğimizi yapmaya devam edeceğiz ve onları katillerin eline, kucağına atmayacağız” sözleri dikkat çekti.

Kılıçdaroğlu: "Suriyeliler geziyor, evlatlarımız şehit oluyor"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise, kendisine yönelik Erdoğan’ın Suriyeliler ile ilgili açıklamasına dün TBMM’de parti grubunda tepki gösterdi.

Suriye’deki iç savaşa ilişkin en başından beri en tutarlı söyleme CHP’nin sahip olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu,“Dış politika şahsileştirildi. Bunun ötesinde bir tehlike daha var, dış politikayı egemen güçler talebiyle yapmaya kalktığınızda çok daha derin sorunlar yaratıyorsunuz” sözleriyle Erdoğan’ın Suriyeliler'e ilişkin açıklamasının Batı’ya yönelik olduğunu kaydetti.

Türkiye’nin Erdoğan’ın izlediği Suriye politikasıyla 2011 yılından itibaren ABD’nin yönlendirmesiyle iç savaş sürecine müdahil edildiğini ve CHP’nin ise sürekli barışa yönelik çağrılara imza attığını anlatan Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın yönlendirmeyle hareket ettiğini de bizzat itiraf ettiğini söyledi.

Kılıçdaroğlu, “Bir süre sonra Amerika desteğini çekti, Suriye’de Türkiye’ye yönelik desteğini, tercihini başka yerden yana koyup çekti. 5 Aralık 2017 tarihi bir itiraftır, tarih açısından Türkiye’nin yüz karası olan bir cümledir: ‘ Ya biz özgür Suriye ordusunu ey Amerika seninle beraber kurduk ya bunun adımını senden önceki Obama yönetimi ile beraber kurduk.’ Ne demiştim? Emperyal güçler ateşi elleriyle tutmazlar, maşa kullanırlar. Emperyal güçlerin Orta Doğu’daki maşası Recep Tayyip Erdoğan’dır” diye konuştu.

Türkiye’nin Suriye’de yürüttüğü sınır ötesi operasyonları işaret eden Kılıçdaroğlu, “Rüzgar gülünden lider olmaz. Yine sorunlar çıkıyor. Gencecik fidan gibi Suriyeliler geziyorlar. Biz kendi evlatlarımızı gönderiyoruz, evlatlarımız şehit ediliyor” dedi.

Erdoğan’ın İdlib’te Şubat 2020’de 34 askerin kaybının ardından Rusya’da Vladimir Putin tarafından bekletildiği görüntülerini de anımsatan Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın iktidar ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi de eleştirdi. Kılıçdaroğlu, “Bahçeli'ye bir parantez açmak boynumun borcu. Sen Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiçbir zaman devleti yöneten bir kişinin bir başka devleti yöneten kişinin kapısında dakikalarca bekletildiğini gördün mü? Görmediysen, hangi yüzle, hangi ahlakla, hangi milliyetçilikle destek veriyorsun!” tepkisini gösterdi.

CHP’nin Suriye kaynaklı sorunu çözeceğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Sığınmacılar konusunda hiçbir politika yok. Denetimsizlik var, sınırlardan isteyen elini kolunu sallayarak çıkıyor. 100 bin kırmızı çizgiydi, 3 milyon 600 bin oldu. Denetim yok. Başı bozukluk var, kimin ne yaptığı belli değil. Bu açığı şöyle kapatıyorlar; emperyal güçler talimat veriyor, bunlar da paşa paşa o işi yapıyor. Sığınmacılar konusunda oluşan politikasızlık ve ekonomide yaşanan buhran yan yana geldiğinde Türkiye derin bir krizin içine adım adım gidiyor. Eğer bugün sığınmacılar, göçmenler konusunda bir toplumsal tepki oluşmuşsa bu çok tehlikelidir. Bu tepkiyi sonlandırmak lazım. Memleket bu halde olduğu için Erdoğan saat başı görüş değiştiriyor” ifadelerini kullandı.

Soylu: "200 bin 950 Suriyeli vatandaş oldu"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise, "Bugüne kadar kriterlerini sağlamak suretiyle vatandaşlık hakkı kazanan ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan Suriyeli sayısı 200 bin 950'dir. 113 bin 654'ü reşittir, 60 bin 930'u erkek, 52 bin 724'ü kadındır. 87 bin 296'sı çocuktur. Afganistan uyruklu sayısı da 37 bin 69'dur. Bunun 17 bini Türkmen'dir. Uygur Türkleri'nin bir kısmının ikameti yoktu, bir kısmı vatandaş değildi. Şimdi biz hepsini uzun dönemli ikamete çevirdik. Uygur Türkleri dahil olmak üzere Bulgaristan, Yunanistan ve diğer Orta Asya'daki Türk soylular dahil olmak üzere hepsine İstanbul'da Özel Türk Soylular Ofisi kurduk. Bütün hizmetlerini oradan alıyorlar. Şu anda 6 bin 787 Uygur Türkü vatandaş oldu ve yine 2 bininin de vatandaşlık işlemleri devam ediyor. 101 bin 995 Ahıska Türkü vatandaş oldu. Şimdi 2 bin Ahıska Türkü'nü daha Bitlis Ahlat'ta iskana tabi tutuyoruz” açıklaması yaptı.

Soylu, 25 bin 969 yabancı yatırımcıya da 7 milyar 530 milyon dolarlık gelir elde edilmesiyle vatandaşlık verildiğini ve bunun sadece emlak yatırımı olmadığını da sözlerine ekledi.

İşverenlerin Suriyeliler'in gitmesine tepki göstereceğini söyleyen Soylu’nun, açıkladığı vatandaş olan Suriyeli rakamı da Türkiye’de Artvin, Çankırı, Tunceli gibi kent nüfuslarından daha fazla olması nedeniyle tepkiyle karşılandı.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu da, Soylu’ya hitaben “Sen açıkça diyorsun ki biz Suriyeliler'i kaçak çalıştırıyoruz, vergisiz çalıştırıyoruz, emeklerini sömürüyoruz, bunu da kalkıp İçişleri Bakanı olarak dünyaya ilan ediyorsun. Böyle bir tablo ile ilk kez karşılaşıyorum. Biz bunları sömürüyoruz diyor. Kendilerini dünyaya ihbar ediyorlar” tepkisini gösterdi.

HDP: "Hedef gösterme politikalarına karşıyız"

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ise, dün TBMM’deki parti grubunda, “Nefret, düşmanlık ve hedef gösterme politikalarına karşıyız” diyerek Suriyeliler konusunda hak temelli çözüm çağrısında bulundu.

AKP’nin izlediği Suriye politikasına başından beri karşı çıktıklarını anlatan Sancar, bugünkü siyasi tartışmaları da eleştirdi. Sancar, “Eğer gerçekten insan onuruna yaraşır bir çözüm, hak temelli bir yaklaşım ortaya koyamazsınız bu toplumu sürekli bir gerilim, çatışma, nefret ve öfke ortamında tutarsınız. Bugün göçmenlere ve sığınmacılara yöneltilen bu nefret, yarın toplumun başka bir kesimine yöneltilecektir. Düşman ve nefret objesi üretmeden siyaset yapamayan anlayış, bu ülkeyi bugün içinde bulunduğu karanlığa mahkum eden, sürükleyen anlayıştır. Bu ülkede hak temelli, insan onurunu esas alan yaklaşım bir büyük hedefle bütünleşirse ancak sonuç alabilir. O da bölgesel barıştır. Bölgesel barışı hedeflemeyen, savaş politikalarında ısrar eden, savaş politikalarına örtülü veya açık destek veren anlayışların ne sığınmacı sorununu çözmesi mümkündür ne de bu topluma barışı, huzuru refahı ve demokrasiyi getirmesi mümkündür” dedi.

Sancar, iktidara yönelik ise “Göçmenleri, sığınmacıları göndermeyeceğiz, gönüllülüğü esas alacağız’ diyen iktidar bir yandan bu sorunun kaynağı olan savaş politikalarını derinleştiriyor. Güneyde (Güney Doğu Anadolu Bölgesi) operasyonlarla, Suriye’de askeri militarist politikalarla krizi derinleştiriyor. Sebep savaştır; mülteci, göçmen, sığınmacı meselesi bunun sonucudur. Tarih hep böyle göstermiştir. Bugün de hakikat gözlerimizin önünde durmaktadır. Buna karşı da ülkesinde demokrasiyi, eşit yurttaşlığı, onurlu yaşamı savunmayan hiçbir anlayışın bu sorunları çözmesi mümkün değildir. İşte HDP tam da bu çizgiyi savunduğu için çözümün adresidir ve bu krizlerden çıkışın meşalesidir” ifadesini kullandı.

Bu arada MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile eski MHP’li olan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ arasındaki sert polemik dün de devam etti. Bahçeli, Özdağ’ın Suriyeliler nedeniyle İçişleri Bakanı Soylu’yu hedef alması üzerine sert sözler sarf etti.

  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

XS
SM
MD
LG