Başkan Joe Biden, Rusya’dan petrol, doğalgaz ve kömür ithalatını yasakladı. Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırılarını yoğunlaştırdığı, sivillerin öldüğü ve dev bir mülteci krizinin ortaya çıktığı bu dönemde Amerika'da siyasi yelpazenin farklı kesimlerinden yetkililer, Rus petrol ve doğalgaz ithalatını yasaklama çağrıları başlatmıştı. Bu yetkililere göre Rus enerji kaynaklarının ithalatına yasak getirmek, Moskova'nın geri çekilmesini sağlamanın en iyi, hatta tek yolu.
Amerika'nın Ukrayna'daki savaşı ve Moskova'nın Avrupa kıtasına yönelik tehditlerini durdurmayı amaçlayan Avrupalı müttefiklerinin de katılacağı tam bir ambargo, Rusya'ya karşı en etkili yaptırım olabilir. Ancak Avrupa ülkelerinin Rus enerji kaynaklarına uygulanacak tam bir ambargoya katılıp katılmayacağı bilinmiyor.
Amerika'nın tersine Avrupa, Rusya'dan ithal ettiği enerji kaynaklarına bağımlı. Amerika, Rusya'dan aldığı az miktarda yakıtı kolaylıkla başka kaynaklardan sağlayabilirken Avrupa için en azından yakın dönemde bunu başarmak mümkün değil.
Rus petrol ve doğalgaz ithalatını toptan yasaklamak ayrıca zaten hızla yükselen petrol ve benzin fiyatlarını hem Amerika hem de Avrupa'da daha da arttırabilir; tüketiciler, şirketler, mali piyasalar ve küresel ekonomi üzerinde daha büyük baskı oluşturabilir.
Amerika'nın Rus petrolü yasağı neye yol açacak?
Amerika'da benzinin galon (1 galon=3,785 litre) başına fiyatının 2008 yılından beri ilk kez 4 doları aştığı son günlerde Biden yönetimi, Rus petrol ithalatına yasak getirmek dahil, Rusya'ya daha fazla yaptırım uygulama baskısıyla karşı karşıya kalıyordu.
Avrupa, Rus petrol ithalatını yasaklama konusunda ABD ile aynı görüşte değil. Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Pazartesi günü, Avrupa'da Rus enerjisini en çok tüketen ülke olan Almanya'nın Rus petrol ithalatına yasak getirmek gibi bir karara katılma planları olmadığını söyledi.
Biden’ın kararını destekleyen ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, küresel piyasalarda çalkantıya yol açmamak için Amerika'nın müttefiklerinin piyasaya stratejik rezervlerden 60 milyon varil petrol sürme planına da atıfta bulundu. Plan dahilinde Amerikan rezervlerinden 30 milyon varil kullanılması da var.
Amerika’nın kararının etkileri ne olur?
Amerika'nın Rus petrol ve petrol ürünlerine ithal yasağı getirmede tek başına kalması durumunda bunun Moskova'ya etkisinin düşük düzeyde kalması öngörülüyor. Rusya'dan az miktarda petrol satın alan Amerika, bu ülkeden hiç doğalgaz ithal etmiyor.
Enerji alanında araştırmalar yürüten Rystad Energy firmasına göre Amerika, Rusya'dan günde 100 bin varil petrol ithal ediyor. Bu da Rusya'nın ham petrol ihracatının yüzde 5'ini oluşturuyor. Geçen yıl Amerika'nın petrol ve petrol ürünleri ithalatının yüzde 8'i Rusya'dan yapıldı.
Amerika, Rusya'dan aldığı ham petrolün yerini Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden tedarik ederek doldurabilir. Rusya, Amerika'nın satın almayı durdurduğu petrol içinse Çin ya da Hindistan gibi alternatif alıcılara yönelebilir. Rystad Energy'den Claudio Galimberti, böyle bir adımın "piyasalarda büyük verimsizliğe yol açacağını" söylüyor.
Galimberti, Rusya'nın küresel piyasalara erişiminin kesilmesi durumunda İran ve Venezuela gibi ülkelere petrol kaynağı olarak "kucak açılabileceğini" kaydediyor. Bu gibi ilave kaynaklar, enerji fiyatlarına istikrar kazandırabilir.
Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, Biden yönetiminden bir ekibin hafta sonunda Venezuela'da enerji ve diğer meseleleri ele aldığını belirtti.
Fiyatlar nasıl etkilenecek?
Bundan bir ay önce petrolün varil fiyatı 90 dolardı. Şimdiyse alıcıların Rus petrolünden kaçınmasıyla petrol fiyatları varil başına 120 doları aştı. Rafineriler, yakın gelecekte yaptırımların uygulanmaya başlanması durumunda benzin olarak satamayacakları petrolün ellerinde kalmasından korkuyor.
Petrol ve doğalgaz şirketi Shell'den Salı günü gelen açıklamada firmanın Rus petrol ve doğalgazı almayı durduracağı bildirildi. Firma ayrıca Ukrayna Dışişleri Bakanı'nın Shell'in hala Rus petrolü almayı sürdürdüğü eleştirisi üzerine Rusya'daki benzin istasyonlarındaki faaliyetlerini ve uçak yakıtı satışını da durduracağını açıkladı.
Enerji uzmanları, Batı'nın Rus petrolüne ambargo uygulaması ya da alıcıların Rus ham petrolünü devre dışı bırakması durumunda petrol fiyatlarının varil başına 160 hatta 200 dolara çıkabileceği uyarısında bulunuyor.
Petrol fiyatlarının bu kadar yüksek seyretmesi, Amerika'da benzinin galon fiyatını (1 galon=3,785 litre) 5 dolara çıkarabilir. Biden ve diğer siyasetçiler, böyle bir senaryonun gerçeğe dönüşmesini engellemek için çabalıyor.
Rusya'dan petrol ithalatı zaten düşüşte mi?
Amerikan petrol sektörü, yabancı enerji kaynaklarına bağımlılığı azaltma amacını paylaştıklarını ve bu amaca erişmek için Biden yönetimi ve Kongre'yle işbirliği taahhüdü verdiklerini kaydediyor. Bazı Amerikan rafinerileri, şimdiden Rus şirketleriyle olan sözleşmelerini feshetti. Rus ham petrolü ve petrol ürünlerinin ithalatı hızla geriledi.
Petrol ve doğalgaz sektörünün en büyük lobici firması American Petroleum Institute'un Başkan Yardımcısı Frank Macchiarola, Rusya'yla bağları ve Rusya'dan ithal edilen petrolü gönüllü olarak kısıtlamalarına atfen, "Sektörümüz, ilişkileri kesmek için önemli ve anlamlı adımlar attı" dedi.
Amerikan Enerji Bakanlığı'ndan gelen ön veriler, Şubat ayının son haftasonda Rus ham petrolü ithalatının sıfıra düştüğüne işaret ediyor.
Avrupa Amerika'ya destek verecek mi?
Rus petrol ve doğalgazına ithalat yasağı getirilmesi, Avrupa'nın canını yakacak bir adım olur. Bunun nedeni, Rusya'nın Avrupa'da konut ısıtma, elektrik enerjisi ve sanayi kullanımı için gereken doğalgazın yüzde 40'ını, petrolün de yüzde 50'sini tedarik ediyor olması.
Avrupalı yetkililer Rus petrolüne olan bağımlılığı azaltmaya çalışsa da bu, zaman alacak.
Rusya Başbakan Yardımcısı Alexander Novak, Almanya'nın henüz faaliyete geçmemiş olan Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattının ruhsatlandırma sürecini askıya almasına karşılık olarak Rusya'nın Kuzey Akım 1 hattı üzerinden Avrupa'ya doğalgaz nakliyatını durdurmak için "tüm haklara" sahip olduğunu dile getirdi. "Bu kararı vermedik" diyen Novak, "Bundan hiç kimse fayda sağlamaz" şeklinde konuştu. Novak'ın bu sözleri, Rusya'nın daha önce Avrupa'ya gaz nakliyatını kesme gibi bir niyeti olmadığı yönünde verdiği güvencelerle çelişiyor.
Petrolü telafi etmekse doğalgaza kıyasla daha kolay. Petrol üreten diğer ülkeler üretimi arttırabilir ve Avrupa'ya gönderebilir. Ancak Rusya'dan ithalatın devre dışı kalmasıyla yerine konması gereken petrol miktarı çok artacağı ve petrolün daha uzağa nakledilmesi gerekeceği için fiyatlar daha da yükselir.
Rusya'nın Avrupa'ya sağladığı doğalgazın yerine yenisini bulmak ise kısa vadede imkansız. Rusya'nın Avrupa'ya sağladığı doğalgazın büyük çoğunluğu boru hatları aracılığıyla naklediliyor. Bu gazın yerini doldurmak için Avrupa'nın LNG olarak bilinen sıvılaştırılmış doğalgaz ithal etmesi gerekir. Ancak Avrupa'nın kıyı kesimlerindeki tesislerden kıtanın iç kesimlerine doğalgaz ulaştırabilecek yeterli boru hattı ağı bulunmuyor.
Ocak ayında Amerika'nın LNG ihracatının üçte ikisi Avrupa'ya gitti. Uzakdoğu'ya ilerleyen LNG yüklü bazı tankerler rota değiştirerek Avrupa'ya yöneldi. Bunun nedeni, Avrupa ülkelerinin Amerikan LNG'sine daha yüksek fiyat teklifinde bulunması.
Amerikan petrol ve doğalgaz üreticileri, daha fazla doğalgaz üretmek için sondaj yaparken ihracat tesisleri de tam kapasite işliyor. Bu tesislerin kapasitesini arttırmak hem yıllar alır hem de milyarlarca dolara mal olur.