Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, Ukrayna konusunda ABD‘yle yapılan görüşmelerin başarısız olması ve ABD'nin Rusya üzerindeki baskısının artması durumunda Rusya'nın Küba ve Venezuela'ya askeri varlık gönderme olasılığını "ne onaylayabileceğini ne de dışlayabileceğini" söyledi. Ryabkov, Pazartesi ABD ile Cenevre'de yapılan görüşmelerde Rus heyetine başkanlık etmişti.
Ryabkov, önceki görüşmelerin yaklaşımlarda bir çıkmaza gelindiğini gösterdiğini ve gelecek günlerde aynı tartışmaları yeniden başlatmak için masaya oturmaya gerek görmediğini söyledi.
RTVI televizyonuna yaptığı açıklamada Ryabkov Rus askeri uzmanlarının Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’e Ukrayna’daki durumun kötüleşmesi halinde yapılabilecekler konusunda seçenekler sunduklarını ancak diplomasiye bir şans verilmesi gerektiğini belirtti.
Ryabkov, Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’in ABD’nin Kremlin’i provoke etmesi ve askeri baskıyı arttırması halinde Moskova’nın askeri-teknik adımlar atabileceği açıklamasına istinaden ‘‘Bu tamamen Amerika’nın adımlarına bağlı’’ dedi.
Ryabkov, RTVI’ye verdiği röportajda, bir soruya yanıtında, Küba ve Venezuela'ya "askeri altyapı" konuşlandırabileceği ihtimalini ne doğrulayabileceğini ne de dışlayabileceğini söyledi.
Ryabkov birçok düzeyde ve alanda diyaloğun sürdüğünü kaydetti.
Cenevre’deki Rusya-ABD görüşmeleri ve bunu takip eden NATO-Rusya toplantısı, Ukrayna sınırına askeri sevkiyat yapan Rusya’nın güvenlik talepleri konusundaki çıkmazın aşılmasını sağlayamadı.
Moskova NATO'nun genişlemesinin durdurulmasını talep ederken, Washington ve müttefikleri bunu kesin bir dille reddediyor.
Putin’den ‘‘Zirkon’’ uyarısı
NATO'nun sadece beş dakika içinde Moskova'ya ulaşabilecek füzelerin konuşlandırılması için potansiyel olarak Ukrayna topraklarını kullanabileceği endişesini dile getiren Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin, Zirkon hipersonik seyir füzesiyle donatılmış Rus savaş gemilerinin tarafsız sularda konuşlandırılmaları halinde bunun Rusya'ya da benzer bir kapasite sağlayacağı uyarısında bulundu.
Putin'in sesten dokuz kat daha hızlı uçtuğunu söylediği Zirkon, bin kilometreden (620 mil) daha fazla menzile ulaşabiliyor. Bu yıl içerisinde Rus donanmasının kullanımına sunulacak olan füzeler fırkateynlere ve denizaltılara yerleştirilecek.
Ryabkov’dan Küba Füze Krizi benzetmesi
Ryabkov geçen ay Ukrayna konusundaki gerilimi Sovyetler Birliği'nin Küba'ya füzeler yerleştirdiği ve ABD'nin adayı denizden abluka altına aldığı 1962 Küba Füze Krizi ile karşılaştıran yorumlar yapmıştı.
Küba Füze Krizi, dönemin ABD Başkanı John F. Kennedy ve Sovyet lider Nikita Kruşçev'in, Washington'un Küba'yı işgal etmeme sözü vermesi ve Türkiye'deki füzelerini kaldırması karşılığında Moskova'nın Küba’daki füzelerini geri çekmesi konusunda anlaşmalarının ardından sona ermişti.
Putin 2000 yılında seçilmesinin ardından ilk iş olarak Washington ile ilişkileri geliştirmek adına Küba’da Sovyetler Birliği zamanında inşa edilmiş bir askeri izleme tesisini kapatmıştı. Ancak Moskova, ABD ve müttefikleriyle ilişkileri gerildikçe Küba ile yakınlığını arttırdı.
Rusya Venezuela’ya Tu-160 göndermişti
2018 yılının Aralık ayında Rusya Batı’nın baskısı karşısında Venezuela Cumhurbaşkanı Nicolas Madura’ya destek vermek için kısa süreliğine iki nükleer kapasiteli Tu-160 bombardıman uçağını Venezuela’ya göndermişti.
Rusya, NATO’nun Ukrayna ve diğer eski Sovyet ülkelerini üyeliğe kabul ederek genişlemesine karşı garantiler talep ediyor. Ryabkov, ABD ve müttefiklerinin bu garantileri dikkate almayı reddetmesinin, Washington'un görüşmeye hazır olduğunu söylediği silah kontrolu ve güven arttırıcı adımlar gibi konuları tartışmayı da zorlaştırdığını söyledi.
‘‘Geri çekilecek alanımız yok’’
Ryabkov, ‘‘ABD gerilimi azaltmak için güvenlik durumunun bazı unsurlarıyla ilgili diyalog yürütmek ve yeni topraklarda askeri ve jeopolitik ilerleme sağlayarak Moskova’ya yaklaşmak istiyor. Bizim geri çekilecek alanımız yok’’ dedi.
Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov da bu hafta yapılan görüşmeleri ‘‘bazı pozitif unsurlara” rağmen ‘‘başarısız’’ olarak değerlendirdi ve temel konularda görüş ayrılığının sürdüğünü kaydetti.
‘‘İlişkiler kopma noktasına gelir’’ uyarısı
Peskov, ABD’nin Putin’i ve diğer sivil ve askeri liderleri hedef alan yaptırımları kabul etmesinin ABD-Rusya ilişkilerini tamamen kopma noktasına getireceği uyarısında bulundu.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da benzer şekilde önerilen yaptırımları kınadı ve bunları ‘‘ABD’nin kibirinin yansıması’’ olarak değerlendirdi. Lavrov, Moskova’nın gelecek hafta ABD ve NATO’dan güvenlik taleplerine yazılı yanıt bekleyeceğini ve sonraki adımlarına buna göre karar vereceğini söyledi.
Bu hafta yapılan görüşmeler tanklar ve diğer ağır silahlarla donatılmış 100 bin kadar Rus askerinin Ukrayna'nın doğu sınırına yakın bir yerde mevzilenmesinin ardından başladı. Rusya işgale hazırlandığı yönündeki endişeleri reddediyor ve buna karşılık Batı'yı askeri personel ve teçhizatını Orta ve Doğu Avrupa'ya yerleştirerek güvenliğini tehdit etmekle suçluyor.
Ukrayna gerilimi ve Rusya’nın batıdan güvenlik talebi Perşembe günü Viyana’da yapılan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı toplantısında da masaya geldi.
‘‘Bölgede savaş riski son 30 yılın en üst seviyesinde’’
AGİT Dönem Başkanı Polonya Dışişleri Bakanı Zbigniew Rau açılış konuşmasında bölgede savaş riskinin son 30 yılın en yüksek seviyesinde olduğu uyarısını yaptı.
2014 yılında Rusya, Ukrayna'nın Kırım Yarımadası'nı ilhak etmiş ve ülkenin doğusundaki ayrılıkçıları desteklemişti. Yedi yıldan uzun süren bu çatışmalarda 14 binden fazla kişi hayatını kaybetmişti.
Ukrayna gerginliği Avrupa Birliği dışişleri bakanlarının Fransa'nın Brest kentindeki toplantısının da gündemindeydi. Danimarka Dışişleri Bakanı Jeppe Kofod, Putin'in, “askeri tehditlerin, oynadığı oyunun ve kendilerini Soğuk Savaş'ın en karanlık günlerine geri götürmeye çalışmasının kesinlikle kabul edilemez olduğunu anlamasının önemli olduğunu” söyledi.
AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Josep Borrell de, Ukrayna’ya karşı daha fazla saldırganlığın Rusya için büyük sonuçları ve maliyeti olacağı uyarısında bulundu. Borrell AB’nin Ukrayna ordusuna 35,5 milyon dolar lojistik destek sağladığını, ayrıca ülkenin siber saldırılara karşı koymasına yardım etmek için bir ekip göndermeye hazırlandığını söyledi.