Dünya genelinde şu anda egemen olan Delta varyantına odaklanmaya devam eden uzmanlar, Delta'nın yerini alabilecek yeni virüs türlerini de takip altında tutuyor. Delta gibi bazı varyantlar, insanlara daha hızlı bulaşma ve aşıların sağladığı koruma kalkanını aşma kapasitesi geliştirdi. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Corona virüsünün yayılmaya devam etmesi üzerine yeni çıkan virüs varyantlarını takip etmek için Yunan alfabesinin harflerinden oluşan yeni bir isimlendirme sistemi getirmişti. WHO, son olarak Mu varyantının Güney Amerika'da, özellikle de Delta varyantıyla beraber dolaşımda olduğu bölgelerde herhangi bir değişime uğrayıp-uğramadığını takip ediyor.
Delta - Dünya genelinde egemen varyant
İlk kez Hindistan'da tespit edilen Delta varyantı, hala en kaygı verici varyant olmaya devam ediyor. Birçok ülkede aşı olmayanları etkileyen Delta, daha önceki varyantlara kıyasla aşılıları da daha yüksek oranda enfekte etme kapasitesine sahip. WHO, Delta'yı kaygı verici varyant olarak sınıflandırıyor.
Bunun anlamı, Delta'nın daha fazla bulaşıcılık oranına sahip olması, daha ağır hastalığa yol açması, aşıların ve tedavi yöntemlerinin faydalarını azaltması.
California eyaletinin San Diego kentindeki La Jolla İmmünoloji Enstitüsü'nden virolog Shane Crotty, Delta'nın sahip olduğu "süper gücün" yüksek bulaşma oranı olduğunu söylüyor. Çinli araştırmacılar, Delta varyantı bulaşanların burunlarında, Corona virüsünün ilk görüldüğü orijinaline kıyasla bin 260 kat daha fazla virüs bulunduğunu ortaya koydu. Bazı Amerikalı araştırmacılar, aşılı kişilerdeki virüs yükünün aşısızlarla aynı seviyede olduğunu iddia etti. Ancak bu konuda daha fazla araştırma yapılması gerekiyor.
Orijinal virüsün kişiye bulaştıktan sonra hastalık belirtisi göstermesi için aradan yedi gün geçmesi gerekirken Delta varyantı, bağışıklık sisteminin harekete geçmesi ve savunma kalkanı oluşturmasına daha az zaman tanıyarak iki-üç gün içinde hastalık belirtisi ortaya çıkmasına yol açıyor.
Lambda - Etkisi azalıyor
İlk kez Peru'da Aralık ayında tespit edilen Lambda varyantı, ilk çıktığında yeni bir tehdit olarak dikkatleri üzerine çekmiş olsa da artık etkisini yitirmeye başladığı gözleniyor. Lambda varyantıyla enfekte olanların sayısı Temmuz ayında artmaya başlamıştı. Ancak Corona virüsü varyantlarını takip eden veri tabanı GISAID'e göre son dört haftadır dünya genelinde Lambda ile enfekte olanların sayısında düşüş gözleniyor.
WHO, Lambda varyantını "ilgi çeken varyant" olarak sınıflandırıyor. Bunun anlamı, Lambda'nın bulaşıcılık oranında değişikliğe ya da daha ağır hastalığa neden olabilecek mutasyonlar içermesi, ancak halen inceleme altında olması. Laboratuvar çalışmaları, Lambda varyantının aşının ürettiği antikorlara direnen mutasyonlara sahip olduğunu gösteriyor.
Mu - Dikkat edilmesi gereken varyant
İlk belirlendiğinde B.1.621 olarak isimlendirilen Mu varyantı, ilk kez Ocak ayında Kolombiya'da ortaya çıkmıştı. WHO, birkaç kaygı uyandırıcı mutasyona sahip olması nedeniyle 30 Ağustos'ta Mu varyantını ”ilgi uyandırıcı” varyant olarak sınıflandırarak Yunan alfabesindeki Mu harfiyle adlandırmıştı.
E484K, N501Y ve D614G dahil birkaç kilit mutasyona sahip olan Mu varyantı, daha fazla bulaşma oranı ve daha düşük bağışıklığa yol açmasıyla biliniyor.
WHO'nun aylık yayınladığı sağlık bülteninin geçen haftaki son sayısına göre Mu varyantı, Güney Amerika ve Avrupa'da daha yaygın salgınlara yol açtı. Mu varyantı olduğu belirlenen genetik dizilim sayısı dünya genelinde yüzde 0,1'in altına düşse de bu varyant, Kolombiya'da genetik dizilimi çıkarılan varyantların yüzde 39'unu, Ekvador'daysa yüzde 13'ünü oluşturuyor. WHO, Mu varyantının bu ülkelerdeki varlığının "sürekli olarak arttığını" kaydediyor.
WHO, Mu varyantının Güney Amerika'da, özellikle de Delta varyantıyla beraber dolaşımda olduğu bölgelerde herhangi bir değişime uğrayıp-uğramadığını takip ediyor. WHO'nun yeni ortaya çıkan hastalıkları izleyen biriminin başındaki uzman Maria van Kerkhove, Mu varyantının küresel çaptaki dolaşımının azalmaya başladığını, ancak Mu'nun yine de yakın takip altında tutulması gerektiğini söyledi. Beyaz Saray'ın baş tıp danışmanı bulaşıcı hastalıklar uzmanı Dr. Anthony Fauci de ABD'li yetkililerin Mu varyantını izlediklerini, ancak bu varyantın şimdilik acil bir tehdit olarak kabul edilmediğini kaydetti.
Yeni varyantlar çıkacak mı?
Aşısız kitlelerin Corona virüsüne daha fazla yayılma ve yeni varyantlara evrilme şansı vermesi nedeniyle aşı olanların sayısını olabildiğince hızlı yükseltmek, yeni varyantlarla mücadelede kilit önem taşıyor. Uzmanlar, çok az sayıda vatandaşını aşılayabilen yoksul ülkelerde yeni varyantların kontrolsuz olarak ortaya çıkıp yayılmasını engellemek için aşılama çalışmalarının uluslararası çapta hızlandırılması gerektiğini kaydediyor.
Aşı uzmanı Dr. Gregory Poland, Corona virüsünü yenilgiye uğratmak için bulaşmayı da engelleyecek yeni nesil aşıların geliştirilmesi gerektiği görüşünde. Poland ve diğer uzmanlar, bu aşamaya erişene kadar tüm dünyanın Corona virüsünün yeni varyantlarına karşı savunmasız olmaya devam edeceğini öngörüyor.