Dünya diplomasisi ABD'de Joe Biden'ın başkan seçilmesiyle hızlanan değişime hazırlanırken, Doğu Akdeniz ve Libya'da Türkiye'ye karşı Fransa'yla ortak politika izleyen Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah El Sisi, 2 günlük devlet ziyaretinde bulunmak üzere Paris'e geliyor.
El Sisi, Pazartesi günü görüşeceği Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile başta Türkiye'yi doğrudan ilgilendiren Libya ve Doğu Akdeniz krizi olmak üzere bölgesel konuları ele alacak.
İnsan hakları dernekleri, Macron'dan El Sisi'ye baskı yaparak siyasi tutukluların salıverilmesini ve Fransa'nın sattığı silahların insan hakları savunucularını bastırmak için kullanılmasına son vermesini istiyor.
Fransa Cumhurbaşkanı Macron, 2019 yılının Ocak ayında Mısır'ı ziyaret ederek, "Paris ve Kahire arasındaki ilişkileri güçlendirmek, Ortadoğu'daki istikrar için gerekli olan stratejik ortaklığı kurmak istediğini" dile getirmiş, El Sisi'yi Fransa'ya davet etmişti.
Bu ziyareti takiben Paris'e gelen Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah El Sisi, 6 Aralık Pazar günü temaslarına başlayacak. El Sisi'yi, önce Dışişleri Bakanı Jean Yves le Drian ile Pazar akşamı akşam yemeğinde bir araya gelecek.
El Sisi için Pazartesi sabahı, askeri İnvalides Meydanı'nda devlet töreni düzenlenecek. El Sisi, aynı gün Elysee Sarayı'na geçerek Macron ile bir araya gelecek. Öğleden sonra Paris Belediye Başkanı ile görüştükten sonra, akşam Elysee Sarayı'nda, Macron'un kendisi onuruna vereceği, Corona salgını nedeniyle dar kapsamda tutulan akşam yemeğine katılacak. Mısır Cumhurbaşkanı, ertesi gün Fransız Meclisi ve Senato başkanlarıyla da görüşecek.
Elysee kaynakları, bu ziyaretle Mısır ile "Ortadoğu'da ve Akdeniz'de oluşturulmak istenen stratejik ortaklığın önemine vurgu yapmayı" hedeflediklerini dile getiriyor.
Türkiye, Libya, Doğu Akdeniz dosyaları masada
Elysee diplomatları, Macron-El Sisi "görüşme gündeminin, üzerinde birlikte çalışılan çok çeşitli ortak çıkarları kapsayacağını" dile getiriyor. Bu bağlamda, Libya, Doğu Akdeniz ve Sahel bölgesindeki istikrar ve terörle mücadele dosyasının en önemli konular olacağını belirtiyorlar:
"Libya'da varılan ateşkes ve içeride devam eden siyasi diyalog forumunun başarılı olabilmesi için, Rus ve Türkler tarafından getirilenler başta olmak üzere, paralı askerler derhal Libya topraklarından çıkarılmalı. Bu Mısır ile birlikte çalıştığımız bir konu. Hedef bir istikrar çerçevesi ve yabancı kuvvetlerin ayrılmasını sağlamak."
Macron ile El Sisi arasındaki jeopolitik görüşmede, İsrail-Filistin çatışması, Lübnan'daki kriz, İran ve Irak'taki durum da ele alınacak.
Mısır'a silah satışı itirazları
Fransa ile Mısır arasında Kahire metrosu projesine ilişkin anlaşma daha önce imzalanmıştı. Fransa, Ukrayna krizi nedeniyle Rusya'ya ambargo uygulanınca elinde kalan 2 Mistral savaş gemisini Mısır'a satmıştı. Ardından 24 Rafale savaş uçağı satışı da gelince Mısır Fransız silah sanayisi için önemli bir müşteri oldu. İki lider, önümüzdeki hafta başında, sosyal güvenlik, enerji ve üniversiteler arası işbirliği alanında yeni anlaşmalara da imza atacak.
Mısır, 2007-2016 yılları arasında Fransa'nın silah sattığı 4'üncü büyük müşterisi. İnsan Hakları İzleme Örgütü HRW, "Fransa, terörizmle mücadele adına, Silah Ticareti Antlaşması'na (ATT) taraf olmasına rağmen, Mısır'a silah tedarik etmeye devam etti. Bu silahlar, iç güvenlik ve kolluk kuvvetleri tarafından, muhalifleri şiddetle bastırmak için kullanıldı" dedi.
İnsan hakları ve politik islam tartışması
Macron-El Sisi buluşması her ne kadar ekonomik ve stratejik işbirliği açısından pozitif bir gündem üzerine kurulsa da, iki liderin buluşmasında uzlaşılamayan dosyalar da gündeme gelecek. Hz. Muhammed karikatürlerinin yayınlanmasının ardından El Sisi de, bu karikatürlerin yayınlanmasının "Müslüman halkın inançlarına hakaret içerdiğini" söyleyince, Dışişleri Bakanı Jean Yves Le Drian bizzat Kahire'ye giderek, tansiyonu düşürmeye çalışmıştı.
İkinci önemli tansiyon insan hakları alanında yaşanıyor. El Sisi'nin ziyareti öncesinde aralarında İnsan Hakları Uluslararası Federasyonu (FIDH), Uluslararası Af Örgütü (AI) ve İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün (HRW) de aralarında olduğu 20 kadar örgüt Macron'dan, "keyfi olarak göz altına alınan insan hakları aktivistlerinin serbest bırakılması için baskı yapmasını" istedi. Uluslararası baskı karşısında Kahire Başsavcılığı, ziyaretten 4 gün önce, Kasım ayında tutuklanan Mısır Kişisel Haklar Girişimi'nin 3 aktivisti Muhammed Beşir, Kerim Enanarah ve Gasser Abdelrazek'in serbest bırakılması yönünde karar aldı.
Dernekler, El Sisi, Fransız Ulusal Meclisi'nde temaslarda bulunurken, Meclis binasının önünde toplanarak, "Siyasi tutuklulara uygulanan kötü muamele, işkence, tutukluluk süresinde yaşanan ölüm olayları, faili meçhul cinayetler, kayıplar, derneklere yapılan baskılar, LGBT ve kadınlara uygulanan baskı ve göstericilere uygulanan şiddeti protesto etme" çağrısı yaptı.
Yeşiller'den "ihanetin ağırlığı" açıklaması
Ziyaret öncesi Le Monde gazetesinde ortak bir bildiri yayınlayan Yeşiller partisinin Avrupa Parlamentosu milletvekilleri, Fransız Ulusal Meclisi vekilleri ve senatörler, Macron'a insan hakları çağrısı yaptı:
"Macron ve bakanları El Sisi ile insan haklarından söz etmeden görüşerek, değerlerimize ve insanlığımıza yönelik bu ihanetin ağırlığını Fransa'ya taşıtmamalı. Hükümet Mısır halkına, düzenlediği basın toplantısının sonunda dile getireceği bir cümleden daha fazlasını borçludur. Mısır'ın silah endüstrimizin sağlığına katkısının bedeli çok ağır olacak. Birleşmiş Milletler'in açıklamaları, milletvekillerinin itirazları, uluslararası toplumun sayısız kınamalarının ardından Fransız hükümeti bu çağrılara sağır kalamaz. Mısır hükümetine verilen koşulsuz desteğe son verin. Mısır hükümeti, ülkesindeki suistimalleri sona erdirmesi ve keyfi olarak gözaltına alınan insan hakları savunucularını serbest bırakması için baskı yapma çağrılarını görmezden gelemez. Somut bir değişim kanıtı olmadan Mısır ile ekonomik ve stratejik bir ortaklığa girilmemelidir."
Fransa ile "politik İslam ile mücadele" konusunda hem fikir olduğunu her fırsatta söyleyen Mısır lideri El Sisi, batıya karşı, tıpkı bir önceki Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek gibi "Ben ya da politik islamcılar" kartını oynuyor. Paris ise, insan hakları alanında uyumsuzluk olsa da, Kahire yönetimiyle stratejik açıdan Ortadoğu'da, ekonomik açıdan da silah, enerji ve altyapı alanında işbirliğinden vazgeçmek istemiyor