Fransa’da Ermeni soykırımı inkârını cezalandırmayı öngören yasanın kabul edilmesi üzerine Türkiye, Paris Büyükelçisi’ni Ankara’ya geri çağırdı ve “her türlü siyasi istişareyi durdurma,” “ziyaretleri iptal, askeri ortak tatbikatları iptal etme” gibi yaptırım kararları aldı.
Yaptırım kararını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan açıkladı. Açıklamasında, Türkiye’nin tarihiyle gurur duyduğunu vurgulayan Erdoğan, “Bunlar ne kadar ciddiyetten uzak bir yaklaşım tarzıdır, nasıl sulandırılmış bir oylamadır anlamak mümkün değil. Bu girişim haksızdır, isabetsizdir ve bu kararı Türkiye olarak şiddetle kınıyoruz” dedi.
Bu oylama ile Fransa halkına ve değerlerine haksızlık yapıldığını belirten Erdoğan, “Fransa’da düşünce özgürlü var mı? İfade özgürlüğü var mı? Cevabını da ben veriyorum: Yok. Bu, özgür tartışma ortamını ortadan kaldırmıştır. Ne yazık ki Fransız ihtilalinin simgeleri olarak bilinen özgürlük, eşitlik kardeşlik ilkeleri bugün bizzat Fransa Parlamentosu tarafından ayaklar altına alınmıştır. Herhalde bundan sonra Fransa Voltaire’i de Montesquieu’yu da konuşmaz” diye konuştu.
Erdoğan’ın, Türkiye’nin Fransa’ya yönelik “ilk aşama” olduğunu belirttiği yaptırımlar şöyle:
* Paris Büyükelçisi istişare amacıyla Ankara’ya çağrıldı.
* Siyasi, askeri ve ekonomik ziyaretler iptal edildi.
* AB eşleştirme projelerinde Fransa ile işbirliği yapılmayacak.
* Her türlü siyasi istişare durduruldu.
* Askeri faaliyetler ve ortak tatbikatlar iptal edildi.
* Askeri uçuşlar için yıllık toptan verilen bütün uçuş, iniş ve kalkış izinlerini iptal edildi. Artık her uçuş için ayrı izin uygulanacak.
* Fransız gemilerinin limana giriş için izin başvuruları artık reddedilecek.
* 2012 yılı, Ocak ayında iki ülke ekonomi bakanları eş başkanlığında yapılması planlanan Türkiye – Fransa Ekonomik ve Ticari Ortaklık Komitesi Toplantısı’na Türkiye tarafı katılmayacak.
“AKPM ve AİHM taşınmalı”
Bu arada Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) üyesi ve AKP İstanbul Milletvekili Nursuna Memecan, Fransa’da konumlandırılmış olan AKPM ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) başka bir ülkeye taşınması önerisinde bulundu. Memecan, “Konsey dediğiniz, insan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğü. İnsan hakkı ve demokrasi dediğiniz zaman ise ifade özgürlüğü birinci sırada yer alıyor. Bu birinci sıradaki yer alan şartı gerçekleştiremeyecek bir ortamdaysa, hemen şartı gerçekleştirebileceğimiz daha makul bir memlekete taşımak daha faydalı olur” diye konuştu.
Paris’teki oylama sonrasında, Bakanlar Kurulu üyeleri de Fransa’yı protesto eden açıklamalar gelirken, CHP ve MHP de Fransa parlamentosunun kararını kınadı. Türkiye – AB Karma Parlamento Komisyonu Eş Başkan Yardımcısı CHP İstanbul milletvekili Umut Oran da, “bu karar AB ruhuna ve Fransa halkının fikir özgürlüğü anlayışına yapılmış bir darbedir. Bir bumerang gibi önünde sonunda geri dönüp Fransa’yı da vuracaktır” dedi.
Galatasaray Üniversitesi de Tepkili
Türkiye – Fransa ilişkilerinde gerilimli süreçten etkilenecekleri ileri sürülen Galatasaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ethem Tolga da, Amerika’nın Sesi’ne yaptığı açıklamada, “Öncelikle küçük politik hesaplara eğitim kuruluşlarını feda etmemek gerekir ki biz 530 yıllık bir kurumuz” dedi. Rektör Tolga, Fransa’ya Türkiye’yi anlatmakta önemli bir köprü olduklarını belirterek, şunları dile getirdi:
“Galatasaray Üniversitesi Senatosu olarak bu kararı protesto eden bildirimiz hazırlandı. Ben Fransa Dışişleri Bakanı Alain Juppe’ye, bunun düşünce özgürlüğüne aykırı oluşunu anlatan bir mektup yazdım, yarın gönderiyorum. Ayrıca Fransa’daki 40 üniversite rektörüne gönderilmek üzere ifade özgürlüğünün engellenmesini kınayan görüşümüzü yazdığımız bir başka mektubu iletiyoruz. Galatasaray Üniversitesi olarak Fransa’nın akademisyen ve entelektüellerine Türkiye’nin tutumunu aktarıyoruz ve aktarmaya da devam edeceğiz.”
Fransız Yatırımcılara Güvence
Bu gelişmeler çerçevesinde, Fransa ile Türkiye ilişkilerindeki bu siyasi gerginlikten ekonominin nasıl etkileneceği merak ediliyor. Dışişleri Bakanlığı’ndaki verilere göre, “2010 yılında Türkiye’nin Fransa’nın ihracatındaki payı yüzde 1.62, ithalatındaki payı yüzde 1.20, dış ticaretindeki payı ise yüzde 1.39” olarak görünüyor.
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, bu konudaki yazılı açıklamasında, “İki ülke arasındaki dış ticaret hacmi 2011 yılının ilk 10 ayında 14 milyar dolara yaklaştı. Fransa, Türkiye için Avrupa’da ve dünyada önemli ekonomik ortaklardan biridir. Türkiye’de bine yakın Fransız sermayeli yatırımcı vardır. Türkiye ekonomisine güvenerek, inanarak yapılmış bu yatırımlar bizim kendi yatırımlarımız kadar güvendedir. Fakat Türk halkının hassasiyet taşıdığı noktalar var. Türk halkı bu konuda aşırı duyarlıdır, bu göz ardı edilemez” dedi.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türk-Fransız İş Konseyi Başkan Yardımcısı Yılmaz Argüden ise, gün boyunca farklı basın kuruluşlarına yaptığı açıklamalarda, “Fransa’ya ekonomik yaptırımdan Türkiye’nin de zararlı çıkacağı” görüşünü savundu.
Paris muhabiriz Arzu Çakır Morin'le Amerika'nın Sesi'nden Barış Ornarlı konuştu.