Ermenistan bugün Avrupa Birliği'ne (AB), Dağlık Karabağ bölgesindeki askeri operasyonu nedeniyle Azerbaycan'a yaptırım uygulanması çağrısında bulundu ve Batı'nın sert bir adım atmaması halinde Bakü'nün yakında Ermenistan'a da saldırabileceği konusunda uyardı.
Ermenistan'ın AB Büyülelçisi Tigran Balayan, Azerbaycan petrol ve doğalgazına tavan fiyat getirilmesi ve AB'nin Bakü ile yakın ilişkiler konulu müzakerelerinin askıya alınması gibi olası önlemleri sıraladı. Balayan, Batı'yı Ermenistan'a "çarpıcı" bir güvenlik yardımı sağlamaya da çağırdı.
Balayan Brüksel'de Reuters haber ajansına yaptığı açıklamada, "Yalnızca Ermeni hükümetinin değil, aynı zamanda bazı AB üye ülkelerin ve pek çok uzmanın görüşü, Ermenistan'a bir saldırının yakın olduğu yönünde" dedi.
Azerbaycan güçleri, kendi topraklarında etnik Ermeniler’in yaşadığı bir yerleşim bölgesi olan Dağlık Karabağ'ın kontrolünü geçen ay operasyonla ele geçirmiş ve ateşkes, bir haftadan kısa bir süre içinde 100 binden fazla Ermeni'nin Ermenistan’a göç etmesine neden olmuştu.
Ermenistan, Azerbaycan'ı etnik temizlikle suçluyor. Bölgedeki Ermeniler’in yerlerinde kalmalarının memnuniyetle karşılanacağını savunan Bakü ise suçlamaları reddediyor. Bakü ayrıca Ermenistan'a saldırma niyetinde olmadığı konusunda ısrarcı.
Ancak Balayan, Avrupalı yetkililerin, İlham Aliyev'in Dağlık Karabağ'a saldırmama sözünü tutmadığını açıkladığını hatırlatarak Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın verdiği teminatlara güvenilemeyeceğini savundu.
Balayan, AB'nin Aliyev'e baskı yapmak için birçok aracı olduğunu ve bugüne kadar hiçbirini kullanmadığı için Dağlık Karabağ'ın ağır bir bedel ödediğini söyledi.
Balayan, "Bunu kullanmamak, kendi ailem dahil 100 bin ila 120 bin yerli Ermeni’nin atalarının topraklarında etnik temizliğe uğramasına yol açtı" dedi.
AB içinde fikirbirliği yok
Üst düzey AB yetkilileri ve birliğe üye ülkelerin çoğunun liderleri Azerbaycan'ın eylemlerini kınadı. Ancak AB şu ana kadar krize yanıt olarak insani yardım tahsis etmenin ötesinde somut önlemler konusunda çok az adım attı.
Diplomatlar AB üyelerinin bir fikirbirliğine varmakta zorlandıklarını söylüyor. Fransa ve Hollanda gibi bazı ülkeler en azından sert tedbirleri düşünmekten yanayken, Macaristan ve Romanya gibi bazı ülkeler ise bu konuda isteksiz.
Moskova'nın Ukrayna'da sürdürdüğü savaş nedeniyle Rus enerjisinden uzaklaşan AB, Azerbaycan petrol ve doğalgazına daha fazla bel bağlaması nedeniyle nasıl tepki vereceği konusunda kararsız.
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, enerji konusunda bir mutabakat zaptı imzalamak üzere geçen yıl Aliyev'i Bakü'de ziyaret etmiş ve Azerbaycan'ı "önemli bir ortak" olarak ilan etmişti.
Ancak Balayan, Bakü'nün müşterileri olarak büyük ölçüde Avrupa ülkelerine bağımlı olması nedeniyle, AB'nin enerji konusunda gerçek bir nüfuza sahip olduğu konusunda ısrarcı.
ABD: "Etnik temizlik, soykırım veya diğer zulüm iddialarını ciddiye alıyoruz"
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller da bugün düzenlediği günlük basın toplantısında, ABD’nin etnik temizlik, soykırımı veya diğer zulüm iddialarını ciddiye aldığını belirterek, bölgeyle temas halinde olduklarını söyledi.
Miller, "Zulüm iddialarına yanıt vermek ve zulmün gerçekleştiğine dair kanıtlar gördüğümüzde sorumluların hesap vermesini teşvik etmek için uygun önlemleri almaktan çekinmeyeceğiz. Ancak her zaman olduğu gibi soykırım ya da etnik temizlik konusundaki tespit, delillere dayalı titiz bir sürece dayanmakta. Bu, bu kürsüden kesin bir şekilde konuşabileceğim bir konu değil’’ dedi.
Yaklaşık 100 bin etnik Ermeni’nin Dağlık Karabağ'dan Ermenistan'a doğru yola çıktığını hatırlatan Miller, "Hiçbirimizin bu kişilerin yüzde kaçının Ermenistan'da kalıcı olarak kalmayı planladığını, yüzde kaçının koşullar uygun olursa geri dönmek isteyebileceğini, hayatlarının yeterli güvenceye sahip olduğunu hissedip hissetmediklerini söyleyebileceğini sanmıyorum. Geri dönmeleri halinde tedavi altına alınabileceklerini düşünüyoruz, bu nedenle bağımsız bir uluslararası izleme misyonu çağrımızı yineliyoruz. Bu, Dağlık Karabağ halkına, etnik Ermeniler’in, özellikle de geri dönmek isteyenlerin haklarının ve güvenliklerinin korunacağına dair şeffaflık ve güvence sağlayacaktır. Azerbaycan, bu konularda güvenceler verdi. Orada gözlem ve garanti sunacak uluslararası bir izleme misyonunun olması gerektiğini düşünüyoruz" diye konuştu.
İlgili Haberler ABD'nin eski Azerbaycan Büyükelçisi Bryza: “Bu yılın sonuna kadar bir barış anlaşması şaşırtıcı olmaz"