Erişilebilirlik

YouTube programına konuşan Dilruba K. tutuklandı: Sosyal medya tepkili


Bir sokak röportajında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik eleştirileri sonrası tutuklanan Dilruba K. cezaevine gönderildi.
Bir sokak röportajında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik eleştirileri sonrası tutuklanan Dilruba K. cezaevine gönderildi.

İzmir’de YouTube’da yayın yapan Tüylü Mikrofon adlı programa sokak röportajı veren Dilruba K. isimli kadın dün gözaltına alındıktan sonra çıkarıldığı mahkemede tutuklanarak Aliağa Cezaevi’ne gönderildi.

Dilruba K, tutuklanmasına neden olan 8 Ağustos’taki sokak röportajında, “Sosyal medyayı kapatması darbe, hayvanların katliamı ile ilgili yasa yapması darbe. Parmağında oynatıyor, bu çok yanlış. Cumhurbaşkanı değil de dünyanın sahibi de olsa, ki burası laik bir ülke kalkıp da kafasına göre Instagram’ı kapatamaz. Bütün özgürlük haklarınızı tek bir kişiye teslim edip Allah’tan üste koyduğunuz için, sosyal medyanın kapatılmasını istediğiniz için hepiniz beyni emcüklenmiş gerizekalısınız” yorumunda bulundu.

Mahkeme, 33 yaşındaki İzmirli kadının bu sözlerini “Cumhurbaşkanı’na hakaret” ve “halkı kin ve tahrik ve aşağılama” suçlarının ihlali olarak değerlendirdi.

RTÜK Başkanı yeni medya platformlarındaki paylaşımların takibe alındığını duyurmuştu

Dilruba K. hakkındaki şikayet ve tutuklamanın Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin’in sokak röportajlarının takibe alındığını söylemesinden kısa bir süre sonra meydana gelmesi dikkat çekti.

Geçen hafta sözkonusu paylaşımında Şahin, “Ekonomik ve siyasal yönlendirmeler yapma amacıyla ‘Sokağın Sesi’ adı altında masumane bir formatta pazarlanan röportajlar dikkat çekmektedir. Sadece verilmek istenen mesaj doğrultusundaki görüşlerin yer aldığı röportajlarda, sanki genelin sesiymiş veya toplumun büyük bir kesiminin görüşüymüş gibi yansıtılan vatandaş fikirleri, nesnellikten uzak, maksatlı, yönlendirici tarafıyla dezenformasyona yol açmaktadır. Bilhassa yeni medya platformlarındaki bu tür yayıncılık faaliyetleri ve paylaşımlar, görsel yayıncılık alanında faaliyet gösteren Anayasal bir kurum olan RTÜK’ün takibindedir” demişti.

RSF’ten Önderoğlu: “Türkiye’de kamuoyunun gözü, sansürle büyük oranda kapatılmış durumda, bedel ödeyen de çok”

Geçtiğimiz günlerde son 10 yılda medya özgürlüğünün bilançosunu açıklayan Sınır Tanınmayan Gazeteciler (RSF), bu süre zarfında 131 gazetecinin tutuklandığını, 40’ının mahkum edildiğini, 77 gazetecinin “Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçlamasından mahkum edildiğini duyurdu.

RSF Türkiye Temsilcisi ve Bianet Medya Özgürlüğü raportörü Erol Önderoğlu, yazılı, görsel ve dijital medyanın karşı karşıya kaldığı sansüre şimdi sosyal medyanın da maruz kaldığını söyledi.

Önderoğlu, “Bilanço son 20 yıla yön verenlerin demokrasi ve gazeteci haklarının geliştirilmesini gözetmediklerini açık şekilde gösteriyor. Türkiye’de kamuoyunun gözü, sansürle büyük oranda kapatılmış durumda. Yargı kurumları, gazeteci susturma çabası içerisinde yorulmuş halde. Galiba yargı bağımsızlığı tam olarak tesis edilmedikçe ifade özgürlüğünün korkusuz kullanımı hayal olarak kalacak. Kapalı topluma da işaret eden bu karanlık tabloya karşılık, birçok gazetecinin mücadele vermekten geri durmadıkları ve kamuoyuna şeffaf toplumun önemini vurguladıklarına da pekala tanığız. Bedel ödeyen de çok. RSF olarak, siyasi iradenin ikna edildiği kapsamlı reformlar yoluyla çıkış yolu bulunabileceğine inanıyoruz” dedi.

Özgür Özel: “Bu yanlıştan dönülmeli, Dilruba serbest bırakılmalıdır”

Bu arada muhalefet partileri Dilruba K.’nın tutuklanmasının fikir ve düşünce özgürlüğü ile çeliştiği görüşünde.

Bugün yazılı bir açıklama yayınlayan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bu tutuklamayı ölçüsüz bir siyasi tutum olarak değerlendirdi.

Özel, “Siyasetçilerin halktan gelen en ağır eleştirilere açık olması demokrasinin gereğidir. Elbette ki seçmenlerin siyasi tercihlerine hakaret, kimsenin tasvip edeceği bir tutum değildir. Ancak hiçbir vatandaşın kişisel düşüncelerini ifade ettiği bir meselenin tutuklama tedbirine kadar götürülmesi ölçüsüz, siyasi bir tutumdur. Öyle ki hepimizin gözü önünde pek çok ağır suçu işleyenlerin, sırf birilerinin koruması altında olduğu için cezasız kaldığı ortamda, Dilruba’nın tutuklanmış olması kabul edilebilir değildir. Bu yanlıştan dönülmeli, Dilruba serbest bırakılmalıdır” dedi.

Sosyal medyadan Dilruba K.’ya destek: “Söz hakkı yoksa özgürlük de demokrasi de yoktur”

İzmirli kadının tutuklanması sosyal medyada da tepki çekti.

#DilrubaSerbestKalsın etiketiyle binlerce paylaşım yapıldı.

Aralarında yazar Ahmet Ümit, şair Nihat Behram ve şarkıcılar Leman Sam ve Mustafa Sandal’ın da bulunduğu birçok X kullanıcısı tutuklamanın ifade özgürlüğü ihlali olmasının yanısıra çifte standart olduğunu dile getirdiler.

236 bin abonesi bulunan Tüylü Mikrofon programını hazırlayıp sunan Ozan Çakmakçı da serbest bırakılana kadar tek gündeminin Dilruba K. olacağını duyurdu.

Forum

STÜDYO VOA

Amerikalılar Harris-Trump tartışmasına odaklandı – 10 Eylül
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG