Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un, herhangi bir terslik olmaması durumunda 28 Mayıs tarihinde iç turizmin açılacağı yönünde yaptığı açıklama, otellerin pandemi zamanı yeni sezona ne kadar hazır olduğu sorusunu akıllara getirdi. Corona virüsü salgınından en çok etkilenen sektörlerin başında gelen turizm sektörlerinde yaşanan son gelişmeleri ve salgın sonrası alınan yeni önlemlerin detaylarını Tur Operatörleri Platformu Sözcüsü Cem Polatoğlu, VOA Türkçe’ye anlattı.
“Bu sene için umutlarımızı yitirdik”
2018-2019 tatil sezonunun Türkiye açısından muhteşem geçtiğine ve 55 milyon turistle tüm zamanların rekorunun kırıldığına değinen Polatoğlu, bu sene 70 milyon olan hedefin ise son iki ayda yaşanan pandemi sebebiyle çok kötü etkilendiğini ve bu sene için umutlarını yitirdiklerini söyledi.
“Aldığımız yeni önlemlerle yolumuza devam etmeliyiz”
Corona virüs salgınının tüm uzmanlar tarafından da belirtildiği gibi hemen bitmeyeceğini düşündüklerini ifade eden Polatoğlu, sektör ortaklarıyla toplantılar yaptıklarını ve salgını önleyici tedbirler alarak yollarına devam etmeleri gerektiğini ifade etti.
Polatoğlu, “Peki bundan sonra ne olur diye düşünmeye başladık. Sonunda yaptığımız toplantılarda dedik ki, bu pandemi bilim adamlarının anlattıklarından da anladığımız kadarıyla hemen geçecek bir şey değil. Aşısı da bulunsa geçecek bir şey değil. Griple nasıl mücadele ediyorsak hasta olmamak için bununla da böyle mücadele edeceğiz. Kendimizi gripten nasıl koruyorsak, COVİD 19’dan da kendimizi aynı şekilde koruyarak turizm yapabiliriz, restoranlarımızı açabiliriz. Başka çaremiz yok. Ne kadar süreceği belli değil. Aşının bulunması en yakın bir yıl deniyor. Bir sene ben evimde mi kalacağım? Aç mı kalacağım? Hiçbir şey yapmayacak mıyım? Bu mümkün değil’ şeklinde konuştu.
Bir AVM, bir kuaför ne kadar güvenliyse otellerin de o kadar güvenli olduğunu öne süren Polatoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Hatta oteller daha da güvenlidir. Çünkü bir tatil köyünde sadece yatmadan yatmaya odaya gidilir. Kapalı alanda neredeyse hiç kalınmaz. Çoğu zamanınız açık havada geçer. Yemeği bile dışarıda yersiniz.”
“Her şey dahil sistemi değişmeli”
Tur Operatörleri Platformu Sözcüsü Cem Polatoğlu, otellerde Corona virüsüne karşı alınan tedbirleri ise şöyle sıraladı:
“Her şey dahil sistemindeki açık büfe sistemi bitti diyemem ama şekil değiştirdi. Artık herkes aynı tabaktan almıyor. Siz göstereceksiniz, aşçı ya da garson size yemeği verecek. Çok kalabalık masalarda oturulmayacak, aralarda mesafeler olacak. Akşam yemekleri çok kalabalık olamaması için belki iki vardiya yapılacak 18.00-20.00 / 20.00-22.00 şeklinde. Ketçap, tuzluk, karabiber bunlar paketlerin içinde olacak.’’
Türkiye’de uygulanan açık büfe sisteminin alınan bu önlemlerle uygulanmasının zorluğuna dikkat çeken Polatoğlu, İtalya, Fransa, Tunus ve Mısır gibi ülkelerin uyguladığı sistemin daha işlevsel olabileceğini söyledi.
Polatoğlu, “Aslında olması gereken bugün Fransa’da, İtalya’da hatta Tunus ve Şarm El-Şeyh’de başladığı gibi her şey paket ya da alakart şeklinde olmalı. Yani sabah kahvaltısında size akşam yemeği için bir menü veriyorlar, siz oradan akşam yiyeceğiniz yemekleri seçiyorsunuz. Akşam yemeğine geldiğinizde de siparişleriniz önünüze geliyor ya da her şey paket içinde olacak, siz de istediğiniz yiyecekleri alacaksınız. Doğrusu budur. Bunun dışında alınan önlemler kapsamında tesislerde 24 saat doktor bulundurulmak zorunlu. 12 saatten önce odaya yeni bir müşteri alamayacaksınız. Personel sürekli sağlık kontrolünden geçmek zorunda” şeklinde konuştu.
“Fiyatlar geçen seneden daha ucuz”
Geçen sezonunda yaşanan talep yoğunluğu bu sene olmadığı için fiyatların ucuzladığına dikkat çeken Polatoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Arz ve talep çok olmadığı için maliyetler daha da artmasına rağmen otel fiyatları geçen seneden daha ucuz olabilir. An itibari ile dört yıldızlı 7 gecelik her şey dahil konseptli otel fiyatı 5 bin TL. Geçen sene bu fiyat 15 bin TL’ydi. Geçen sene 40 bin TL olan 5 yıldızlı lüks otellerin fiyatı bu sene 20 bin TL. Ama talep artarsa fiyatlarda bir dengelenme olabilir.”
“Bu seneki yabancı turistler komşu ülkelerden”
Geçen sene yüzde 80 olan yabancı turist kontenjanının bu sene yüzde 20’nin bile altında kalabileceğini belirten Polatoğlu, gelecek turistlerin de Avrupa’dan değil daha çok komşu ülkelerin vatandaşları olacağını ifade etti. Polatoğlu, “Geçen sene yüzde 20 olan Türk kontenjanı birden yüzde 80’e çıkarıldı. Çünkü yurtdışından gelen talepler yüzde 20’yi bile doldurmayabilir. An itibari ile Avrupa’dan rezervasyon yok denecek kadar az ama Rusya’dan, Ukrayna’dan, İran’dan talepler gelmeye başladı. Sanırım yakın komşu ülkelerden ve güneye yakın Arap ülkelerinden talepler gelmeye başlayacak. Güneydeki otelleri dolduracak turistler bu ülkelerden gelen turistler olacak gibi görünüyor’’ diye konuştu.
“Salgın sonrası tatil anlayışı değişti”
Türk insanının tatil anlayışının da değiştiğini kaydeden Cem Polatoğlu, yazlık, karavan, çadır ve kültür turizmine ilginin arttığını belirten Polatoğlu, bu durumun da fiyatları arttırdığına dikkat çekti.
Polatoğlu, “Birçok insan karavan kiralamaya başladı, yazlık kiralamaya başladı. Türkiye’de 3,5 milyon yazlık var. Bu yazlıkların haftalık fiyatı geçen sene 2 bin TL olurken bu sene 5 bin TL oldu” dedi.
“Gemi turizmi Türkiye için iyi bir gelir kapısıydı”
Yolcu gemisi turizminin de pandemi nedeniyle bitme noktasına geldiğini söyleyen Polatoğlu, gemi turlarına rağbetin sıfır denecek kadar az olduğunu kaydetti.
Polatoğlu, “Cruise çok karlı bir turist grubunu taşır. Çünkü bir cruise turisti deniz, kum ve güneşe gelen bir turistin 10 katı para harcar. Türkiye bu gemilerin en çok uğradığı yerlerden biriydi ve bu turistlerin en çok para harcadığı yerlerden biriydi. Ama ne yazık ki curise turizminin de neredeyse sonuna geldik’’ dedi.
