Erişilebilirlik

Avrupa Birliği ile Batı Balkan Ülkeleri Zirvede Buluştu  


Avrupa Birliği ve Batı Balkan ülkelerinin liderleri, Rusya'nın Ukrayna’da başlattığı savaş nedeniyle bölgedeki jeopolitik dengeleri tehdit altındayken bugün düzenlenen zirvede ortaklıklarını güçlendirmeye çalıştı.

Arnavutluk’un başkenti Tiran’da düzenlenen zirvede, birliğe katılma istekleri uzak bir hedef olarak kalsa da Arnavutluk, Bosna-Hersek, Kosova, Karadağ, Kuzey Makedonya ve Sırbistan'a nihai üyelik vaatleri yerine, geleceklerinin AB içinde olduğuna dair somut işaretler verildi.

Zirvenin katılımcılarından Slovenya Başbakanı Robert Golob, "Ukrayna'da Rus saldırganlığı başladığından beri, Avrupa tarafından unutulan Batı Balkanlar, jeopolitik çatışmanın genişlediği yer olarak kabul edildi" dedi.

Golob, gazetecilere yaptığı açıklamada, bölgenin entegrasyonunun Avrupa'nın her açıdan istikrarı için önemli olduğunu kaydetti.

Entegrasyona yönelik adımlar kapsamında, AB içindeki telekom operatörleri 2023 yılı Ekim ayından itibaren bölge için veri dolaşım ücretlerini düşürmeyi kabul etti ve Brüksel, enerji için 1 milyar Euro hibe sözü verdi.

Zirvenin eş başkanlarından Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel, görüşmeleri, bu ülkelerin Avrupa'daki geleceklerini sağlamlaştıracak "sembolik bir toplantı" şeklinde övdü.

Bloğun kararlılığının bir kanıtı olarak Michel, savaşın arz ve fiyatlar üzerindeki etkisi ışığında AB'nin bölgeye verdiği enerji desteğini hatırlattı; cep telefonu dolaşım ücretleri anlaşmasının da altını çizdi.

Michel, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Çocuklarımızın geleceğinin, Batı Balkanlar’ın AB içinde olmasıyla daha güvenli ve müreffeh olacağına kesinlikle inanıyorum; ilerleme kaydetmek için çok sıkı çalışıyoruz" dedi.


AB en son 2013 yılında yeni bir üye kabul etmiş, o ülke yine Balkanlar’ın bir parçası olan Hırvatistan olmuştu.

Ancak Rusya'nın Şubat ayında Ukrayna'yı işgal etmesinden bu yana AB yetkilileri, bloğun altı ülkeyle ilişkilerini arttırmasının, Avrupa'nın güvenliği açısından her zamankinden daha önemli olduğunu sık sık dile getiriyor.

Avrupa'nın Rusya ile ilişkileri savaş nedeniyle daha da kötüleşirken, Balkanlar'da da gerilim tırmanıyor. AB, 1990'larda Yugoslavya'nın dağılmasının ardından çatışmalara sahne olan bölgede, sınırlarına yakın başka sorunlardan kaçınmak istiyor.

AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, "Savaş şok dalgaları yaratıyor, herkesi ve özellikle de bu bölgeyi etkiliyor" dedi.

Zirvede kabul edilecek deklarasyon taslağına göre AB, "Batı Balkanlar’ın Avrupa Birliği üyelik perspektifine tam ve kesin bağlılığını" tekrarlayacak ve katılım müzakerelerinin hızlandırılması çağrısında bulunacak.

AB bunun karşılığında, Batı Balkanlar'daki ortaklarından tam bir dayanışma bekliyor ve bu ülkelerin, birlik dış politikalarıyla tamamen uyumlu olmalarını talep ediyor.

Bu talep, Sırbistan konusunda sorun yaratabilir. Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic ülkesinin Avrupa Birliği üyesi olması istediğini söylese de Rusya ile ilişkilerini yıllar içinde geliştirdi.

Sırbistan temsilcileri Rusya'nın Ukrayna'yı işgalini kınayan çeşitli BM kararları lehinde oy kullanmış olsa da Vucic, Moskova'yı açıkça kınamayı reddetti. Sırbistan, savaş nedeniyle Batı'nın Rusya'ya karşı uyguladığı yaptırımlara da katılmadı.

Borrell, "Batı Balkanlar Avrupa yoluna girmeye karar verdi, bu iki yönlü bir yol. Biz de bölgenin kilit reformları gerçekleştirmesini ve Avrupa Birliği'nin tutku ve ruhunu benimseme iradesini göstermesini bekliyoruz. Birçoğu bunu yapıyor ama tereddütler de görüyoruz" dedi.

Reuters haber ajansına bilgi veren bir AB diplomatı da birliğin, Kosova ve Sırbistan arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi için net bir eylem takvimi içeren yeni bir teklif hazırladığını söyledi.


Çin’in bölgedeki nüfuzuna karşı uyarı

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen de Çin'in Batı Balkanlar'da artan etkisi konusunda uyarıda bulundu.

"Savaşın sadece Rusya'nın Ukrayna'ya karşı acımasız savaşı olmadığını, aynı zamanda otokrasilerin ve en güçlülerin hukukunun mu üstün geleceği sorusu olduğunu çok net bir şekilde görüyoruz. Demokrasi ve hukukun üstünlüğü galip gelecek mi?" diyen Von der Leyen, bu mücadelenin Batı Balkanlar'da da göze çarptığını, Rusya ve Çin’in nüfuz yaratmaya çalıştığını kaydetti.

AB, Batı Balkanlar'ın ana ticaret ortağı olmaya devam ediyor ve bloğun verilerine göre bölgenin toplam ticaretinin üçte ikisinden fazlasını oluşturuyor.

Komisyon Başkanı, "Biz size en yakın ortağız ve bu nedenle bu tartışma aynı zamanda sizin hangi tarafta olduğunuza karar vermenizle de ilgili" dedi.

Altı Balkan ülkesinin AB üyelik süreci duraklamış olsa da son birkaç ay içinde bazı ilerlemeler kaydedildi.

Yıllar süren gecikmelerin ardından AB bu yaz, Arnavutluk ve Kuzey Makedonya ile üyelik müzakerelerine başladı. Bosna-Hersek ise, ülkenin yönetilme biçimine eleştiriler sürmesine rağmen komisyonun Ekim ayında üyelerine, adaylık statüsü verilmesini tavsiye etmesiyle bloğa katılma yolunda küçük bir adım daha attı.

Reuters’a göre üst düzey bir AB diplomatı, Bosna-Hersek’in 15-16 Aralık’taki AB zirvesinde adaylık statüsü "alabileceğini" söyledi; ancak bunun ne kadar olası olduğu sorulduğunda "Bilmiyorum" yanıtını verdi.

Kosova sadece ilk adımı attı ve bu ay içinde adaylık statüsü için başvuracağını söyledi.
Kosova Cumhurbaşkanı Vjosa Osmani "AB'nin sözü bırakıp eyleme geçmesine ihtiyacımız var" dedi.

AB’nin Rusya'nın enerji ve gıda güvenliğine de açtığı savaşın hane halkları ve işletmeler üzerindeki etkisini hafifletmek amacıyla Batı Balkanlar'a ayırdığı 1 milyar Euro hibenin, yatırımları iki kat arttırmayı teşvik edeceği umuluyor.


Yasadışı göç de masadaydı

Liderler ayrıca, başta Sırbistan olmak üzere Batı Balkanlar üzerinden AB’ye izinsiz girmeye çalışan göçmenlerin sayısı ışığında, kıtanın en büyük endişelerinden biri olmayı sürdüren göç konusunu da ele aldı.


Türkiye ile Avrupa arasındaki Balkanlar, kara yoluyla geçen göçmenler için zorunlu bir geçiş bölgesi.

AB'nin sınır ajansı Frontex, Ekim ayında 22 bin 300'den fazla giriş teşebbüsü tespit ettiğini ve bu sayının bir yıl öncesinin neredeyse üç katı olduğunu açıkladı.

AB'nin Balkan ülkeleriyle olan sınırlarında yaklaşık 500 Frontex görevlisi çalışıyor; ancak yakında bölge içinde de personel görevlendirilecek.

Hareketliliğin bir nedeni de AB'ye katılmak isteyen Sırbistan'ın vize politikalarını blokla uyumlu hale getirmemiş olması. Bloğa girmek için vizeye ihtiyaç duyan çeşitli ülkelerden insanlar Sırbistan'a bu tür evraklar olmadan geliyor ve sonra da AB’ye geçiyorlar.

Burundi, Tunus, Hindistan, Küba ve Türkiye'den pek çok kişi bu yolla AB'ye giriyor.

XS
SM
MD
LG