Uluslararası terör ve suçla mücadelede yapay zeka ve yeni teknolojilerin ortak kullanımı için yeni adımlar atılıyor

Uluslararası terör ve suçlarla mücadele daha fazla yapay zeka ve yeni teknolojilerin kullanılmasıyla ilgili Avrupa Birliği fonlarıyla başlatılan iki projenin startı New York’ta verildi. Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler Terörle Mücadele Ofisi (UNOCT) ve INTERPOL tarafından yürütülecek ortak projede, üye 196 ülkeyle terör ve suçlara karşı yapay zeka ve yeni teknolojilerin kullanılması yaygınlaştırılarak uluslararası eşgüdüm sağlanacak. BM’ye bağlı suç ve terörle mücadele kuruluşlarının yapay zeka uygulama programlarıyla, INTERPOL’ün yapay zeka programları, uluslararası terör ve suçla mücadelede ortak kullanılarak tüm ülkelerin entegrasyonu sağlanacak.

New York’taki BM Genel Merkezi’nde projenin tanıtımıyla ilgili düzenlenen panelde, yapay zeka ve yeni teknolojilerin uluslararası terör ve suçlara karşı tüm ülkeler tarafından ortaklaşa kullanılmasının ilk adımlarının atıldığı kaydedildi. Projelerin startının verildiği panele, BM ve Avrupa Birliği yetkilileri ve INTERPOL’ün yanısıra çok sayıda ülkenin kolluk kuvvetlerinin üst düzey temsilcileri de katıldı.

Projeyle ilgili yapılan açıklamada, geçtiğimiz birkaç yıl boyunca INTERPOL, BM Bölgelerarası Suç ve Adalet Araştırma Enstitüsü (UNICRI) ve BM Terörle Mücadele Ofisi’nin (UNOCT), Avrupa Birliği'nin mali desteğiyle, kolluk kuvvetleri ve terörle mücadelede yeni teknolojilerin potansiyel fırsatları ve zorlukları hakkında bilgi ve anlayışı geliştirmeye çalıştığı belirtildi.

Açıklamada, bu kuruluşların kamu güvenliğini ve küresel güvenliği güçlendirmek için yeni teknolojilerin potansiyelinden yararlanmak üzere kolluk kuvvetlerinin ve terörle mücadele kurumlarının kapasitesini geliştirmeye çalışmakta olduğu kaydedildi.

"Terör ve suçla mücadelede iki çığır açan yeni proje"

Paneli yöneten INTERPOL Teknoloji ve İnovasyon Direktörü Madan Oberoi, yapay zeka, şifreleme ve insansız hava araçları gibi gelişmekte olan teknolojiler aracılığıyla kolluk kuvvetleri ve terörle mücadele yeteneklerini geliştirmeyi amaçlayan iki çığır açan projenin başlatıldığını vurguladı.

Oberoi, kolluk kuvvetlerinde terör ve suçlara karşı yapay zekanın kullanımının önemini vurguladı ve halen ellerinde bulunan teknolojiyi dünya çapında 400'den fazla ofise sağladıklarını kaydetti. Oberoi, Avrupa Birliği’nin finansmanıyla başlayan projelerle yapay zeka, sosyal medya, kripto para birimleri ve karanlık web'e daha fazla odaklanabileceklerini söyledi.

"En büyük sorun dünya ülkeleri arasındaki ‘dijital uçurum’"

Düzenlenen panelde, ortak teknoloji kullanımına geçişte yaşanılabilecek olası olumsuzluklar da vurgulandı. Kolluk kuvvetleri ve terörle mücadele alanlarında gelişmekte olan teknolojilerin potansiyelinin aynı zamanda önemli zorlukları da beraberinde getirdiği kaydedildi. Ortak teknoloji kullanımında, veri gizliliği, şeffaflık, yasal ve etik kaygıların olduğu; ayrıca kolluk kuvvetleri ve terörle mücadele kurumlarının kritik rolü ve benzersiz yetki ve yetkinlikleri göz önüne alındığında, insan hakları üzerindeki olumsuz etkisi olabileceği de kaydedildi. Yapay zeka, şifreleme teknolojileri, karanlık web izleme araçları, adli tıp araçları gibi yeniliklerin, soruşturma süreçlerini iyileştirmek, daha doğru tehdit tespiti ve müdahalesi sağlamak ve operasyonları kolaylaştırmak için benzeri görülmemiş bir potansiyel sunduğu vurgulandı.

Bazı ülkelerin yeni sistemleri etkin bir şekilde uygulamak için gerekli olan ileri teknolojilere ve kaynaklara erişimden yoksun olduğu belirtilerek, dünya ülkeleri arasındaki "dijital uçurum" sorununa dikkat çekildi.

Panelde konuşan BM Terörle Mücadele Ofisi Direktörü Mauro Meiedico, giderek büyüyen eşitsizliğin dünya çapında kolluk kuvvetleri ve terörle mücadele birimleri arasında eşit olmayan sonuçlar yaratabileceğine dikkat çekti.