Erişilebilirlik

Türkiye'ye Yeni Bir Göç Krizi Kapıda


Esat’a bağlı güçler Halep’in kuzeyindeki kırsalda ilerlerken on binlerce çaresiz sivil de Türkiye sınırına yöneldi. Türkiye, 2 milyon 500 binden fazla Suriyeli’ye ev sahipliği yapıyor ve savaşın şiddetinin artmasıyla bu sayının da yükselmesi bekleniyor

El Bab kentinden Muhammed Ali, birçok kişinin Türkiye sınırında öldüğünü ve kimsenin bunu umursamadığını söylüyor. Türkiye’nin güneyinde okula giden Ali, ailesini Türkiye’ye sokmaya çalışıyor. Ali, “Bu soğukta insanlar çaresiz ve Türk yetkililer kimsenin yasadışı biçimde girmesine izin vermiyor. Her yerde keskin nişancılar var” diye konuşuyor.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin verdiği bilgiye göre El Bab’dan gelen genç bir kız, Türk sınır güvenliğinin izinsiz giriş yapmaya çalışan mültecilere ateş açması sonucu öldü.

Halep’in kuzey ve kuzeybatısında çatışmaların yoğunlaşması üzerine Türkiye sınırına doğru büyük bir mülteci akını başladı. Rusya’nın hava saldırılarında köyleri yıkması ve bölgede son 3 senenin en büyük rejim taarruzlarına destek vermesi, sivillerin hayatını iyice zora soktu.

Amerika’nın Sesi’yle görüşen direniş komutanları, rejim güçlerinin Halep’in muhaliflerin elindeki bölgelerine ikmal yollarını kapadığını doğruladı. Muhalif militan Ebu Muhammed, bölgedeki savaşçılarla bağlantının tatamen kesildiğini söylüyor.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, 70 bin kadar sivilin Türkiye’ye yürüdüğünü açıkladı. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'ne göre bu rakam 40 bin civarında . Muhalifler, hafta başından bu yana 500’den fazla Rus hava saldırısının rejim güçlerine büyük destek sağladığını, bu güçlerin yanı sıra Lübnan Hizbullahı, Afganistan’dan Şii milislerin ve İran Devrim Muhafızları'nın da Halep çevresindeki operasyonlara katıldığını söyledi.

Muhalifler hala kentin batısında, savaşçıların giriş çıkışını sağlayan dar bir koridorun kontrolunu ellerinde tutuyor. Ancak bu yoldan büyük erzak yardımı almaları mümkün değil. Bu koridordaki kontrol noktaları El Nusra militanlarının elinde.

Yeni bir insani kriz kapıda

Esat rejiminin saldırısı, Rusya’nın Suriye’ye askeri müdahalesine başlamasından bu yana yaşanan en büyük operasyon. Bu taarruz, hafta içinde Londra’da gerçekleşen zirveden çıkan, Suriyeli mültecilere 10 milyar dolarlık yardım haberini gölgeledi.

Uluslararası yardım kuruluşu Mercy Corps Sözcüsü David Evans, çok yakında yaşanacak insani krize dikkat çekti ve “Halep kuşatması başlayacağa benziyor” dedi.

Türkiye sınırına giden sivillerin çoğu Halep içinden değil, savaşın ortasında kalan çevre köy ve kasabalardan. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği, Halep’ten kaçanların sayısının şimdilik 15 bin olduğunu bildirdi.

BM yetkilileri Türk yetkililerinin kendilerine, acil tıbbi durumlar dışında sınırın sivillere kapalı kalacağını belirttiğini de açıkladı.

Sınıra yönelen sivillerin sakınması gereken başka şeyler de var. IŞİD, Esat güçlerinin operasyonlarını fırsat bilerek ılımlı muhaliflerin de diğer İslamcı militanların elindeki Kilis’e yarım saat uzaklıktaki kasabaları bombalamaya başladı.

Halk Koruma Birlikleri yani YPG güçleri de Kürt bölgesi Afrin yakınlarındaki köylere saldırıyor. YPG haftalardır El Nusra’nın yanı sıra, bazı diğer muhalif gruplarla çatışmalarını sürdürüyor.

Korkutucu bir yolculuk

Türkiye’ye geçmeyi başaran Suriyeliler genellikle ya sınırdaki Türk askerlerine kişi başı 1200 dolar kadar rüşvet verdiklerini söylüyor, ya da insan kaçakçılarını kullanıyor. Mülteciler hava saldırılarının yol boyunca kentten kente kendilerini izlemesinin dehşet verici olduğunu söylüyor. İnsan Hakları Gözlemevi, 21 sivilin 24 saat içinde Rus saldırıları nedeniyle yaşamlarını yitirdiğini açıkladı.

Diğer gruplara göre bu rakam 25. Amerika’nın Sesi bu rakamları doğrulayamıyor. Ancak Cuma günü de Halep’e yönelik hava saldırılarında 2’si çocuk 5 sivilin öldüğüne dair haberler var.

Batı’nın desteklediği Suriye Koalisyonu da aynı gün, Halep kırsalı ve Türk sınırı arasında yaşayan on binlerce sivilin yoğunlaşan Rus hava saldırılarından mağdur olduğunu açıkladı. Örgüt, Anadan, Huraytan ve Beyanon kasabalarından 2 bin ailenin evlerini terk ettiğini belirtti.

Koalisyon, Esat rejimi ve Rus hava saldırılarının, 29 Ocak’taki Cenevre 3 Konferansı’ndan bu yana 436 sivili öldürdüğünü söyledi. Suriye İnsan Hakları Ağı, son 5 günde ölen 131 sivilin isimlerini belirlediğini açıkladı. 3 Şubat’ta yayınlanan raporda, Rus saldıırlarının Halep’te 58, Deyrizor’da 24, Dera’da 13, Rakka ve Humus’ta 10’ar, Şam ve İdlib kırsalında 8’er kişinin ölümüne yol açtığı yer aldı.

Mülteci akını yavaşlayacağa benzemiyor

Londra’daki Suriye konferansında konuşan Başbakan Davutoğlu, aklının Suriye sınırında olduğunu ve Suriye’den gelen bu kişileri nereye, nasıl yerleştireceklerini düşündüğünü söyledi.

Türkiye sınır güvenliğini arttırdı. Kilis’te polis ve askerlerin tüm izinleri iptal edildi.

Mülteci akınının önümüzdeki günlerde hız kesmesi beklenmiyor. Suriye ordusunun taarruzu son hızla devam ediyor. El Nusra’nın kenti savunmak için İdlib’den gönderdiği 800 savaşçı da hükümet güçlerini püskürtmeyi başaramadı. Ancak muhalif komutanlar kentin batısındaki çatışmaların sürdüğünü söylüyor.

Muhalif komutanlar Amerika’ya yardımı arttırması çağrısında bulunuyor. Uluslararası kamuoyunun da Rusya’ya hava saldırılarını durdurması konusunda baskı yapması gerektiğini söylüyorlar. 3 bin militana sahip Festakim Kema Ümirte hareketinin siyasi sözcüsü Zekeriya Melahefçi Amerika’nın Sesi’ne insani kriz başladığını söydi. Mücahidin Ordusu’na bağlı olan Melahefçi, BM’nin barış görüşmelerini böyle bir zamanda sürdürmeye çalışmasının da çok anlamlı olduğunu ifade etti.

Melahefçi, “Cenevre’deki görüşmeler ülkenin birçok yerinde süren kuşatmaları sonlandırmaktan bahsederken, aynı anda Esat ve Rusya Halep’i kuşatmaya çalışıyor” diye konuştu.

XS
SM
MD
LG