Avrupa Birliği ile Türkiye, Üst Düzeyli Siyasi Diyalog Toplantısı için bugün Brüksel’de masaya oturuyor. Toplantı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 25 Mayıs’ta Brüksel’de yaptığı ikili görüşmede Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker tarafından sunulan takvim çerçevesinde yapılsa da özellikle Almanya ile Türkiye arasında yaşanan gerginliğin ciddi boyutta olduğu bir dönemde yapılması açısından da önemli.
Avrupa Birliği kanadının Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ile Avrupa Birliği Komisyonu’nun Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Üyesi Johannes Hahn tarafından, Türkiye’nin ise Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik tarafından temsil edileceği toplantıda somut bir ilerleme sağlanma olasılığı oldukça düşük. Bunun en önemli nedeni ise taraflar arasında ana konulara ilişkin yaklaşım farkının belirgin düzeyde olması.
Bununla birlikte her iki taraf da mevcut gelişmelere ilişkin son görüş ve beklentilerini paylaşma, diyalog kanallarını açık tutma ve ilişkileri rayında tutma açısından toplantıyı önemli bir fırsat olarak değerlendiriyor.
Toplantının gündemi oldukça yoğun. Ele alınacak başlıkların tamamına yakını da uzun süredir gündemde olan ancak son dönemde somut ilerlemeden bahsetmenin zor olduğu unsurlar içeriyor.
İlişkilere ivme kazandırmanın olmazsa olmazı üyelik müzakerelerinde ilerleme sağlamaktan geçiyor. Bu noktadan hareketle Türkiye, hedefinin Avrupa Birliği üyeliği olduğunu ve alternatiflere kapıyı kapalı tuttuğunu bir kez daha yineleyerek Brüksel’den başlıklar konusunda adım beklentisi içinde olduğunu net şekilde dile getirecek. Avrupa Birliği’nin ise bu beklentiye şu aşamada olumlu yanıt verme ihtimali sıfıra yakın. Avrupa Birliği, Türkiye’de yaşanan olumsuz gelişmeler nedeniyle başlık açılmasının mümkün olmadığı görüşünde.
Türkiye’de hukukun üstünlüğü, demokrasi ile temel hak ve özgürlükler alanında yaşananlar Avrupa Birliği’nin toplantıda üzerinde özellikle duracağı konular arasında yer alacak. Avrupa Birliği şu ana kadar dile getirdiği eleştiri ve endişeleri bu kez toplu olarak masaya taşıyacak. Türkiye’nin bu konuda mevcut pozisyonunu koruyup OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu’nun faaliyete geçip şikayetleri kabul etmeye başlamasını ön plana çıkarması öngörülüyor.
Aylardır yaşanan tıkanıklık ve Türkiye’nin yerine getirmesi gereken kriterler konusunda Avrupa Birliği’nin beklentilerini karşılayacak bir adım atmaması nedeniyle vize muafiyeti, tarafların mevcut pozisyonlarını tekrarlayacağı başlıklar arasında yer alacak.
İki taraf açısından da önemli olan Gümrük Birliği’nin güncellenmesine ilişkin olarak da giderek yoğunlaşan tıkanıklık sinyalleri geliyor. Avrupa Birliği ülkeleri, Avrupa Birliği Komisyonu’na müzakere yetkisini henüz vermedi. Çok kısa vadede de bu konuda Ankara’yı tatmin edecek bir gelişme yaşanma ihtimali oldukça düşük.
Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki 18 Mart mutabakatı, dış politika alanında yoğun işbirliği, terörle mücadele, enerji tarafların ele alacağı diğer başlıklar arasında yer alacak.