Avrupa Birliği, mülteci akınını durdurması karşılığında Türkiye’ye 3 buçuk milyar dolar yardım yapma, seyahat vizesi uygulamasını gevşetme ve üyelik müzakerelerini yenileme kararı aldı. Ancak Türk hükümeti, bu teklife çok sıcak bakmıyor.
Para yardımının amacı, Türkiye’de yaşayan 2 milyon mülteciye daha iyi yaşam şartları sunmak ve mültecilerin Türkiye’de kalmasını sağlamak.
Ayrıca Türk vatandaşlarının AB ülkelerine vizesiz seyahat etme süreci hızlandırılacak, Türkiye’nin AB üyelik müzakereleriyse canlandırılacak.
Almanya Başbakanı Angela Merkel, ”Türkiye’ye para yardımı büyük rol oynadı. Ayrıca yeni bir sayfa açmayı planlıyoruz, Türkiye’nin AB üyeliği süreci yeniden açılacak,” diye konuştu.
Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB’nin üyelik müzakerelerini açma teklifini samimi bulmuyor.
Türkiye’nin sınırlarını iyi kontrol etmediği eleştirisi yapılıyor. Yardım örgütlerine göre her gün 5 bin göçmen, Türkiye’den Avrupa’ya giriş yapıyor.
Macaristan, geçen hafta, tel örgü çektiği Sırbistan sınırını kapatmayacağını açıkladı. Macaristan’ın Amerika Büyükelçisi, Avrupa’nın dış sınırlarının korunması için çağrı yaptı.
Almanya’ya göreyse tüm AB ülkeleri ortak sınır gücüne katkıda bulunmalı. Ancak bu, egemenliğe ilişkin sorunları gündeme getiriyor.
Londra Ekonomi Üniversitesi'nden James Ker-Lindsay, ”AB üyeleri ortak sınır gücü oluşturma gibi siyasi bir adımı atmak ister mi bilmiyorum çünkü bu çok daha yakından kaynaşma anlamına gelir,” diye konuştu.
Öte yandan Bulgaristan, geçtiğimiz günlerde Türk-Bulgar sınırında bir Afgan mültecinin öldürülmesiyle ilgili soruşturma başlattı. Yetkililer, mültecinin polisin uyarı ateşi nedeniyle yanlışlıkla vurulduğunu bildiriyor.