Donald Trump, başkan seçilmeden önce Washington’un denizaşırı ülkelerdeki savaşlarına karşı çıkıyor, ülkede para harcamanın dışarıda harcamaktan daha iyi olduğunu söylüyor ve bu harcamaları israf olarak niteliyordu. Ancak Trump başkanlığının ilk yılında “Önce Amerika” politikasını uygulamakta zorlandı.
Başkan Donald Trump, “Eğer başkan olursam, ülke kurma dönemi kararlı bir şekilde ve hızla sonlandırılacak,” şeklinde konuşmuştu.
Seçim kampanyası sırasında Donald Trump dış müdahaleler konusunda farklı bir yaklaşım sözü verdi: “Ortadoğu için 6 trilyon dolar harcadık. Bu parayla ülkemizi iki defa yeniden inşa edebilirdik.”
Trump yıllarca Amerika’nın girdiği savaşları eleştirdi, bunların insan hayatı ve para israfı olduğunu söyledi.
Ancak Trump başkanlığının ilk yılında bu çatışmaları nasıl ele aldı? Bunun yanıtı, durumda önemli bir değişiklik olmadığı. Üstelik Trump Amerika’nın denizaşırı gücünü kullanmaya istekli görünüyor.
Donald Trump Beyaz Saray’da başkanlık koltuğuna oturduğundan buyana Amerika’nın Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki askeri varlığı üçte bir oranında arttı.
Ayrıca daha fazla bombalama yapan Amerika, Irak ve Suriye’de bu yıl yüzde 30 daha fazla bomba kullandı.
Afganistan’da Amerika geçen yıla oranla 3 kat daha fazla bomba attı.
İnsansız hava araçları ve diğer hava saldırıları başka bölgelerde de artmaya devam etti. Bu bölgeler arasında Pakistan, Yemen, Somali var ve yakında belki de Nijer olacak.
Araştırmacı Gazetecilik Bürosu'ndan Jessica Purkiss, “Yemen’deki saldırılar geçen yıla oranla 3 kat, Somali’de de 2 kat arttı,” diyor.
“Bu ülkelerdeki saldırılardaki artışın nedenlerinden biri bu bölgelerin aktif savaş bölgesi ilan edilmesi. Bu durumda Amerika fazla sınırlama olmadan saldırıya girişebiliyor.”
Trump’ın dış politikasının kendisinden önceki başkanlardan daha az müdahaleci olduğunu söylemek zor. CATO Enstitüsü’nden Christopher Preble, “Bir şey söylemek gerekirse, şahinden biraz fazlası denebilir” diyor.
Cato Enstitüsü'nden Christopher Preble, “Aldığı mirası devam ettiriyor, biraz ilave güç kullanımıyla denebilir. Örneğin Afganistan’da daha önceki söylemlerinin aksine, savaşa karşı çıkmasına rağmen, miras aldığı savaşı genişletme yolunu seçti,” diyor.
Trump dış politika açısından seçim kampanyasında verdiği sözleri tutmakta zorlanan ilk başkan değil.
Örneğin Barack Obama, Irak’tan Amerikan askerlerini geri getirme sözü vermişti. Öyle de yaptı ama IŞİD’le savaşmak için askerleri yeniden göndermesi gerekti.
Dış politikaya gelince başkan adayları bu konuda da çok sayıda söz veriyor fakat bu sözleri her zaman yerine getiremiyor.
