Erişilebilirlik

Suriyeli Kürtler ABD Yaptırımlarının Etkisinden Kaygılı 


ABD’de 17 Haziran’da yürürlüğe girmesi öngörülen ve Suriye hükümetine sert yaptırımlar içeren yasa, Washington’un desteklediği Suriye Demokratik Güçleri (SDG) içerisinde endişelere neden oluyor. Kürt yetkililer, yaptırımlara Suriye’nin kuzeydoğusunun da dahil edilmesinin IŞİD’a karşı yürüttükleri savaşa engel oluşturabileceği uyarısında bulunuyor.

17 Haziran’da yürürlüğe girecek Caesar Suriye Sivil Koruma Yasası, Suriye hükümetine insan hakları ihlallerinden dolayı yaptırımlar getirmenin yanında hükümetle ve hükümete bağlı ordu, inşaat, enerji ve mühendislik sektörleriyle birlikte çalışan şirketleri de hedef alıyor. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esat söz konusu yaptırımları ‘’ekonomik terörizm’’ olarak niteliyor.

DSG’nin ABD’deki temsilcisi Sinem Muhammed Amerika’nın Sesi’ne (VOA) yaptığı açıklamada, Suriye’nin kuzeydoğusundaki yetkililerin yaptırımların bölge ekonomisine zarar verebileceği ve zaten IŞİD’in yarattığı tahribattan toparlanmaya çalışan sivillerin yoksulluğunu daha da arttırabileceğinden kaygı duyduğunu söyledi.

Muhammed, ‘’Caesar yaptırımları devreye girmek üzereyken, kuzeydoğu Suriye’nin statüsü göz önünde bulundurulmalı; özellikle de bu yaptırımların IŞİD’e karşı savaşı etkileyebileceğini düşünerek’’ dedi.

Sinem Muhammed, yerel halk tarafından ‘’Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’’ olarak bilinen bölgenin yaptırımların sonuçlarından korunup korunmayacağından, SDG’nin emin olamadığını kaydetti. Muhammed, bu bölgenin de Suriye para birimi Lira’yı kullandığına dikkat çekti.

SDG temsilcisi, Washington’un yaptırımları devreye sokarken, bu bölgenin diğer ülkelerle ve altyapının yeniden inşası için yardımlar sağlayan uluslararası örgütlerle ticari işlemlere açık kalmayı sürdüreceğini net biçimde belirtmesini umduklarını da ifade etti.

Muhammed’e göre, ABD’nin IŞİD’e karşı küresel koalisyon özel temsilcisi yardımcısı William Roebuck SDG’ye güvence verdi. Muhammed, bu güvenceyi ‘’olumlu bir duruş’’ olarak niteledi ancak bölgeyi yaptırımların dışında tutmak için ne gibi süreçlerin işletileceğinin hala net olmadığını kaydetti.

ABD’nin duruşu

ABD Dışişleri Bakanlığı’nın bir sözcüsüyse VOA’e yaptığı açıklamada, yaptırımların rejimin, ‘’Suriye halkına zulmetmeyi sürdürmek için uluslararası mali sistemi ve küresel tedarik zincirini suistimal etmesini’’ engellemeyi amaçladığını belirtti.

Amerikalı yetkili, ABD’nin sivillerin yaptırımlardan zarar görmemesini sağlamak için insani yardımlar konusunda muafiyetler tanıyacağını söyledi.

Kamışlı'da bir pazar yeri
Kamışlı'da bir pazar yeri

VOA’e konuşan sözcü, ‘’Caesar Yasası altındaki yaptırımlar yürürlüğe girerken, ABD ortaklarımızla, insani yardım camiasıyla ve sivil toplum örgütleriyle yakın koordinasyon içinde olmaya devam edecek. İnsani yardım ihtiyaçlarını karşılamaya yardım etmeye ve Suriye halkına daha iyi bir geleceğin yaratılması için gereken istikrar ve güvenlik ortamını oluşturmaya yönelik desteğimizi sürdüreceğiz’’ ifadesini kullandı.

Caesar Yasası, ABD Senatosu tarafından geçen yıl sonunda, 2020 Ulusal Savunma Yetki Yasası’nın bir parçası olarak kabul edilmişti. Yasa ismini, 2011-2013 yılları arasında Beşar Esat rejiminin halka yaptığı işkenceleri belgeleyen 55 bin civarında fotoğrafı dünya basınına sızdıran ‘’Caesar’’ kod adlı eski bir Suriye askeri polisinden alıyor.

Kürt yetkililer geçen Mayıs ayında yaptıkları açıklamada da yaptırımların ülkenin kuzeydoğusuna da uygulanması halinde, IŞİD’in kalıntılarının peşine düşme ve güvenlik ile istikrarı muhafaza etme çabalarını olumsuz etkileyebileceği uyarısında bulunmuştu.

Açıklamada, ‘’IŞİD tehlikesi, Suriye’ye ve dünyaya geri dönebilir; tedbirler bölgelerimizdeki IŞİD’le mücadele çabalarını destekleyecek şekilde alınmalı. Yaptırımların bölgelerimiz üzerindeki etkisini hafifletmek ve olumsuz sonuçlarını sınırlandırmak için gereken tüm gayreti göstereceğiz’’ sözlerine yer verilmişti.

Zayıflayan ekonomi

Bazı Suriye uzmanları, yaklaşan Amerikan yaptırımlarının, para biriminin bugüne kadarki en düşük seviyeye gerilemesi nedeniyle zaten kırılgan olan Suriye ekonomisini daha da zayıflattığını belirtiyor.

Bu durumun ülkenin kuzeydoğusundaki olası neticelerine hazırlanan Kürt yetkililer, bölgedeki çiftçilere ürünlerini yerel yönetime satmaları çağrısında bulundu ve bu ürünlerin Suriye hükümetinin idaresindeki bölgelere ihraç edilmesini yasakladı.

Bununla birlikte bazı uzmanlar, Caesar Yasası’nın yerel ekonomiye genel etkisinin sınırlı olacağı görüşünü dile getiriyor. Bu uzmanlar, yaptırımların Esat rejimine ve ana destekçileri olan Rusya ve İran’a darbe vuracağını belirtiyor. Yasa aynı zamanda, Birleşik Arap Emirlikleri, Lübnan ve Çin gibi ülkeleri de Suriye hükümetiyle ilişkileri yeniden tesis etmekten caydırabilir.

Suriye Adalet ve Hesap Verebilirlik Merkezi’nden (SJAC) hukuk uzmanı Genevieve Zingg VOA’ye yaptığı açıklamada, ‘’Caesar Yasası ikincil yaptırımlar konusunda epey hedefe odaklı bir nitelik taşıyor. Bu hedefler özellikle inşaat çalışmaları, petrol, uçaklar ve orduyla alakalı diğer alanlara destek sağlayan şirketler. Dolayısıyla halkın üzerinde genel anlamda pek olumsuz bir etkisi olmamalı’’ dedi.

Zingg, ABD’nin insani yardım konusunda tanıyacağı muafiyetlerin, Suriye’de tıbbi ve insani yardım malzemesine serbest erişimi güvenceye alacağını belirtti.

Yaptırımların Suriye savaşı sırasında işlenen suçlar için adaleti yerine getirmeyeceğini ifade eden Zingg, ‘’Ancak bu çatışma boyunca uluslararası yasaları ihlal eden ve korkunç savaş suçları işleyen bir rejim ve müttefikleriyle ilişkileri normale döndürmememiz için bir caydırıcılık mekanizması oluşturması bakımından, bu yaptırımlar çok önemli’’ ifadesini kullandı.

Suriye’de 2011 yılında iç savaşın başlamasından bu yana yüz binlerce kişi hayatını kaybederken, milyonlarcası da evlerinden oldu. Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, savaş boyunca işkenceyle bağlantılı 16 bin can kaybını belgelediğini, bu can kayıpları arasında en az 125 çocuğun da bulunduğunu belirtiyor.

XS
SM
MD
LG