Erişilebilirlik

Solingen saldırısı Almanya’yı değiştiriyor


Geçen Cuma akşamı gerçekleşen ve üç kişinin öldüğü terör saldırısının zanlısı İssa Al Hasan sorgulanmak üzere Federal Başsavcılığın bulunduğu Karlsruhe kentine götürüldü.
Geçen Cuma akşamı gerçekleşen ve üç kişinin öldüğü terör saldırısının zanlısı İssa Al Hasan sorgulanmak üzere Federal Başsavcılığın bulunduğu Karlsruhe kentine götürüldü.

Suriyeli sığınmacı İssa Al Hassan'ın Solingen kentinde bir festivalde üç kişiyi öldürmesi ve saldırıyı terör örgütü IŞİD'in üstlenmesi Almanya’da siyasetin gündemini değiştirdi. Eyalet seçimleri öncesi siyasi hava gerginleşirken, siyasetçiler Almanya’nın kapılarını sığınmacılara kapatmayı tartışıyor.

Geçen Cuma akşamı gerçekleşen ve 65 ve 56 yaşlarındaki iki erkek ile 56 yaşındaki bir kadının yaşamlarını yitirdiği terör saldırısının zanlısı olarak gözaltına alınan İssa Al Hasan sorgulanmak üzere Federal Başsavcılığın bulunduğu Karlsruhe kentine götürüldü.

Konuyla ilgili tartışmalar, Suriyeli sığınmacının, yasalara göre çoktan sınır dışı edilmiş olması gerektiğinin ortaya çıkması ile daha da kızışırken, zanlının sınırdışı kararı tebliğ edilmeden ortadan kaybolduğu, ardından da kendisine yeni bir tebligat gönderilmediği ortaya çıktı.

Almanya’da bıçaklı saldırı sonrası sığınmacılar hedefte
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:04:41 0:00

Almanya Başbakanı Olaf Scholz saldırgana karşı "kızgın ve öfkeli" olduğunu söyledi. Olayın yaşandığı yeri ziyaret eden Scholz, "Tüm imkânlarımızı kullanarak bu ve benzer olayların ileride yaşanmaması için kararlı adımlar atmaktayız. Başvuruları kabul edilmeyenlerin ve ağır suç işleyen sığınmacıların sınır dışı edilmelerinin hızlandırılması yolunda gereken yasal değişiklikler yapılacak. Düzensiz göçün engellenmesi için yeniden devreye soktuğumuz sınırlarda kontrolleri sürdürmeye de kararlıyız" dedi.

Ana muhalefetteki Hristiyan Demokrat CDU Genel Başkanı Friedrich Merz bir adım daha ileriye giderek, Almanya’nın kapılarını Suriye ve Afganistan’dan gelecek sığınmacılara tamamen kapatmasını istedi.

"Bizim kurallarımıza ve yasalarımıza uymayan Almanya’yı terk etmeli" diyen Merz, Scholz’un bu konuda atacağı adımlara destek vereceklerini açıkladı. Sosyal Birlik Partisi (CSU) Genel Başkanı Markus Söder, sınırdışı kararı olanların derhal gönderilmesini talep etti.

Göçmen ve İslam karşıtı Alman için Alternatif partisi AfD’nin eş başkanı Alice Weidel de, göçmenlere karşı sert önlemler alınmasını ve sınırların kapatılmasını talep etti. Weidel, koalisyon hükümeti ve CDU‘nun göç konusunda sınıfta kaldığını iddia ederek, partisinin hükümete gelmesi durumunda, göçmenlerin ülkeye girişinin beş yıl boyunca engelleneceğini duyurdu.

AfD’nin Solingen’deki saldırıyı önümüzdeki hafta sonunda Saksonya ve Thürüngen eyaletlerinde yapılacak seçimler öncesinde kampanyalarında kullanmaya başlaması dikkat çekti. Göçmenlerin sınır dışı edilmesi talebini merkezine alan AfD'nin, Solingen saldırısını her iki eyalette de oylarını artırmak için fırsat olarak gördüğü yorumu yapılıyor.


Almanya, sınırlarını kapatmayı tartışıyor

Almanya’da son yıllarda ülkeye sığınmacı olarak giriş yapan radikal İslamcılar tarafından benzer pek çok saldırı düzenlendi.
19 Aralık 2016’da Berlin’deki Noel Pazarı’nda Anis Amri adındaki sığınmacı tarafından düzenlenen saldırıda 13 kişi hayatını kaybetmişti.

Son olarak geçen 31 Mayıs’ta, Afganistan’dan gelen bir mülteci tarafından Mannheim’de gerçekleştirilen bıçaklı saldırıda 29 yaşındaki bir polis öldü. Bu kez ise Suriyeli İssa Al Hasan’ın Bulgaristan üzerinden Almanya’ya gelerek iltica başvurusu yapması, ancak başvurusunun inandırıcı bulunmayarak reddedilmesi sonrasında iade süreci uzadığı için insani nedenlerle geçici oturum izni verilmesi olayı başka bir boyuta taşıdı ve Dublin II Anlaşması'nı da bir kez daha gündeme getirdi.

Bu anlaşmaya göre sığınma başvurusunda bulunanların ilk ayak bastıkları AB ülkesine geri gönderilmesi gerekiyor. Nitekim CDU, Solingen saldırısından sonra Dublin II Anlaşması'nın hızla hayata geçirilmesini talep etti. Daha önce de Scholz, düzensiz göçmenlerin geldikleri ülkelerle göç anlaşmalarının imzalanmasıyla birlikte iltica başvurularının Avrupa Birliği (AB) dışındaki üçüncü ülkelerde ya da transit ülkelerde incelenmesini önermişti.

Federal İstihbarat Servisi'nin eski Başkanı August Hanning, Yunanistan’a giriş yapan sığınmacıların kolaylıkla başka ülkelere geçiş yaptıklarını öne sürerek, bu ülkeyle Schengen Anlaşması'nın askıya alınmasını önerdi.

Saldırıya Türk göçmenlerden tepkiler

Olayın kamuoyu ve medyada Müslümanlar’a yönelik önyargıları artıracağı yönündeki yorumlar tedirginliğe neden olurken, saldırı Almanya’daki Türk göçmenler arasında da tepkileri beraberinde getirdi.

Solingen kentinin bulunduğu Kuzey Ren Vestfalya Türk Topluluğu Başkanı Serhat Ulusoy, "Bu saldırı sadece üç kişinin yaşamına mal olmadı, tüm göçmenlere, Almanya’ya sığınanlara zarar verdi. Göçmen kökenli olanlar bu bağlantıda gelişen tartışmalardan olumsuz etkilenecek. İnsanlar genelleştirilerek zan altında bırakılıyor. Bu iyi bir gidişat değil" şeklinde bir açıklama yaptı.

Almanya’daki en büyük Müslüman çatı örgütü olan Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB), saldırının ardından kınama mesajı yayımladı.

"Solingen'de hayatını kaybedenlerin yasını tutuyoruz" başlığı ile yayımlanan mesajda, "Dayanılmaz bir kayıp yaşayan yakınlarına ve en içten dileklerimizle acil şifalar dilediğimiz yaralılara başsağlığı diliyoruz. Böyle zamanlarda, toplum olarak hepimizin hayatını paramparça eden anlamsız şiddetle yüzleşmek için birbirimize daha da yakınlaşıyoruz" denildi.

İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) tarafından ise, "Solingen’deki korkunç saldırı hepimizi derinden sarstı. Acımızı yaşarken, toplum olarak bölünmeye izin vermemeli ve güçlü yönlerimize odaklanmalıyız. Bununla birlikte, bu tür vahşet eylemlerinin ardından sıklıkla olduğu gibi, peşin hükümlere varıldığını üzüntüyle duyuyoruz. Bugün tüm iltica politikasını rafa kaldırmayı ya da temel insan haklarının göz ardı edilmesini isteyen herkes, aslında tam da failin olmamızı istediği yerde durduğunun farkına varmalıdır" açıklaması yapıldı.

Oktoberfest’e özel önlemler

Solingen kentinde gerçekleşen saldırı nedeniyle Münih'te 21 Eylül-6 Ekim tarihlerinde düzenlenecek Bira Festivali (Oktoberfest) etkinliği için güvenlik önlemleri artırılacağı açıklandı.

Dünyanın en büyük festivali olan, geçen sene 7,2 milyon ziyaretçiyi ağırlayan Oktoberfest’e halihazırda uygulanan yüksek güvenlik önlemlerine ek olarak, bıçak ve cam şişe yasağı, ayrıca sırt çantası taşınmaması gibi yasaklar getirileceği haber alındı.

Forum

STÜDYO VOA

Blinken barış görüşmeleri için Kahire’ye gidiyor – 17 Eylül
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG