TBMM Başkanı Mustafa Şentop, 2018’de yürürlüğe giren Anayasa değişikliği nedeniyle Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylığında hukuken bir sorun olmadığını söyledi.
Şentop, “30 Nisan 2018’den sonra Türkiye'de bir defa cumhurbaşkanlığı seçimi yapılmıştır ve Sayın Cumhurbaşkanımız bir defa aday olmuş ve seçilmiştir. 14 Mayıs’ta yapılacak seçim 30 Nisan 2018’den sonraki ikinci seçimdir, üçüncü değil. Dolayısıyla ikinci defa adaylığı ve seçimi sözkonusudur” dedi.
Şentop, Meclis’te parlamento muhabirlerine Erdoğan’ın üçüncü kez Cumhurbaşkanı adayı olması nedeniyle Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) yapılan itirazlara ilişkin basın açıklaması yaptı.
YSK’nın rutin süreç kapsamında Erdoğan’ın adaylığına yapılan itirazları karara bağlayacağını anımsatan Şentop, “Bu konuşmaları TBMM Başkanı sıfatıyla yapmıyorum. Bu anayasa değişikliğini ve dayanak olarak gösterilen 101'inci maddeyi görüşen, bununla ilgili bir komisyon raporu hazırlayan Anayasa Komisyonu’nun o dönemki başkanı olarak bunu ifade ediyorum. Ocak 2017’deki görüşmelerde yapılmış ve orada bunu öngörerek açıkça bir paragraf da komisyon raporuna koymuşuz. ‘Bu kanun yürürlüğe girdikten sonraki olaylara uygulanacaktır. Önceki dönemde cumhurbaşkanı seçilenlerin bu kanun kapsamında yeniden iki defa seçilme hakkı olacaktır’ diye ortaya koymuşuz” sözleriyle konuyu değerlendirdi.
Erdoğan’ın adaylığına karşı yapılan tartışmayı siyasi olarak niteleyen Şentop, “Bu konuda birçok görüş var, birçok anayasa hukukçusunun bir hukuki sorun olmadığı yönünde görüşü var. Tamamen siyasi bir tartışma, bir hukuki tartışma değil” ifadesini kullandı.
Sözlerinin devamında Şentop, “Anayasa'nın 101'nci maddesi, yani 'bir kişinin en fazla iki defa cumhurbaşkanı seçileceği' hükmünün bulunduğu madde, bir bütün olarak 30 Nisan 2018’de yürürlüğe girmiştir. Hukukta kural şudur: Bir kanun hükmü yürürlüğe girdiği tarihten sonraki olaylara uygulanır. Önceki olaylara uygulanmaz. 30 Nisan 2018’den sonra Türkiye’de bir defa cumhurbaşkanlığı seçimi yapılmıştır ve Sayın Cumhurbaşkanımız bir defa aday olmuş ve seçilmiştir. 14 Mayıs’ta yapılacak seçim 30 Nisan 2018’den sonraki ikinci seçimdir, üçüncü değil. Dolayısıyla ikinci defa adaylığı ve seçimi sözkonusudur. Bir kanun hükmünün yürürlüğe girdiği tarihten önceki olaylara uygulanabilmesi için özel bir düzenlemeye, bir istisna hükmüne ihtiyaç var. Yani 30 Nisan 2018’de yürürlüğe giren bir kanun hükmünü 10 Ağustos 2014'teki seçimlere, yani 4 yıl öncesine uygulayabilmeniz için açıkça bunları kapsadığını ifade eden bir hükme ihtiyaç var. Böyle bir istisna hükmü yok. Yani Sayın Cumhurbaşkanı’nın aday olabilmesi için bir istisna hükmüne ihtiyaç yok çünkü 30 Nisan 2018’den sonra gelen hüküm herkese, Sayın Erdoğan’a da iki defa aday olma hakkı tanımıştır. 4 yıl önceki bir olaya bu hükmü yürütmeye kalkmak için özel istisna hükmü lazım. Böyle bir istisna hükmü de yok. Yani aday olması için bir istisna hükmüne ihtiyaç yok, aday olmaması için bir istisna hükmüne ihtiyaç var” diye konuştu.
Meclis Başkanı adaylık için konuşabilir mi?
Hukuki tartışmaya ilişkin iki ayrı makale yazdığını anlatan Şentop, “tarafsızlık” konumu gerekçesiyle bugünlerde kendisine yönelik “Meclis Başkanı bu konuda konuşamaz” ifadesi kullanılmasına da tepki gösterdi.
Bir avukat tarafından bugün yapılan açıklama üzerine Şentop, “Bu kişi konuşma polisi rolü de üstlenmiş. Bu arkadaşımızın niye bu maddeyi yanlış yorumladığını bir hukukçu olarak çok açık ispat edeyim. ‘Meclis Başkanı konuşamaz, tarafsızdır’ diyor. Halbuki biliyorsunuz Anayasa’nın 94'üncü maddesinin son fıkrası Meclis Başkanı'nın hangi konularda bir sınırlama içerisinde olduğunu ifade ediyor. Burada Meclis Başkanı'nın hukuki tartışma olan konularda kamuoyunda konuşamayacağına dair, bunu da kapsayan bir tarafsızlık şeklinde Anayasa'nın bir tanımı yok. Dolayısıyla 94'üncü maddenin son fıkrasını bu arkadaşımız anlayamamış. ‘Zaten Cumhurbaşkanı'nın tekrar aday olacağını savunan Meclis Başkanı var, Adalet Bakanı var ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı var’ da diyor. Bu da doğru değil. Muhalif görüşleri okumamış” ifadesini kullandı.
Bir görüşün hukuken delillendirilmiş bir şekilde ortaya koyulup koyulmadığına bakılması gerektiğini anlatan Şentop, “Bir görüşü hukuki yapan, bir hukuki argümantasyon tekniğiyle ortaya konulmasıdır. Aynı cümleyi tekrar tekrar ifade eden, tekrarladıkça da bunun doğru olduğuna herkesin inanacağını bekleyen arkadaşları, ciddi bir hukuki metin okumaya davet ediyorum. Siyasette de malumunuz rakiplerinizin bir kenara çekilmesini sağlayarak, onların elini kolunu bağlayarak ‘yarış yapalım’ demenin, Türkiye’de siyaseten de bir karşılığı yok. Bu konuda hukuken hiçbir sorun yok. Sayın Erdoğan'ın ikinci defa adaylığı sözkonusudur. Çünkü iki defa adaylık hakkı veren 101'inci madde 30 Nisan 2018’de yürürlüğe girmiştir. O tarihten sonraki ikinci seçimi yaşayacağız” dedi.