Erişilebilirlik

Perseverance'ı Mars Görevinde Neler Bekliyor?


Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi NASA’nın 30 Temmuz 2020'de yola çıkan Mars keşif aracı Perseverance, geçtiğimiz haftalarda Kızıl Gezegen'e başarıyla indi.

7 ay süren 480 milyon kilometrelik tarihi yolculuk başarıyla sona erdi. Dünyada milyonlarca kişi de aynı anda canlı yayınla bu tarihi yolculuğun son dakikalarına tanıklık etti.

Perseverance'ı Mars Görevinde Neler Bekliyor?
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:04:52 0:00

Los Angeles’ta yaşayan NASA Uçuş Sistemleri Mühendisi Andy Kurum, bu misyonun amacını VOA Türkçe’ye anlattı. Kurum, ‘’Görev adı Mars 2020 olan Perseverence aracının ilk ve ana amacı, Mars’ta çok uzun süre önce hayat var mıydı, bunu bulmak. Bunu gerçekleştirmek için kumandalı bir aracın üstüne 7 adet cihaz yerleştirildi. Bu cihazlar sayesinde, Mars’ın panoramik resimleri, Mars’taki sesler, Mars’ın hava şartları, X-ray ve ultraviyole spektrumları ve yüzeyaltı taramaları gerçekleştirilebilecek’’ dedi.

Uzay aracının şu an kuru olan ama eskiden göl olduğu tahmin edilen kratere indirildiğini hatırlatan Kurum, ‘’Bunun nedeni de bildiğiniz gibi su hayattır ve kuru da olsa bu kriterin yüzeyinde eskiden kalma su kanıtı bulma ihtimali daha yüksek. Perseverance aracının başka görevleri de var. 2. Görevi mesela, Mars’la ilgili teknoloji gösterimlerinde bulunmak. Mesela Mars’ın atmosferindeki karbonmonoksitten oksijen üretebilir miyiz? Bunun deneyini yapmak, ki ilerde, Mars’a insan gönderirsek oksijenimizi nereden sağlayacağımızı bilelim’’ diye konuştu.

Uzaya yolculuk mümkün mü?

Peki Bu tarihi yolculuğun da etkisiyle artık sık sık dile getirilen ‘uzaya yolculuk’ tahmin edilenden daha mı yakın? Andy Kurum’a göre uzaya yolculuk yakın dönemde pek mümkün değil. Eğer ışık hızından daha hızlı gidebilme yolu icat edilirse, ya da öbür galaksilere kısa yol bulunursa, belki insanoğlu birbirini yok etmeden önce bu günleri de görebilir.

2035'e kadar Mars'a astronot göndermeyi hedefleyen Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi NASA, bu yolculukta nükleer roket kullanma seçeneğini değerlendiriyor.

Bazı uzmanlar, nükleer roket teknolojisinin uzay seyahatlerini mümkün kılarken gelecekte galaksiler arası iş fırsatları yaratacağını belirtirken, NASA Uçuş Sistemleri Mühendisi Andy Kurum, mevcut teknolojiyle bunun mümkün olamayacağını belirtiyor.

Metin Akpınar’ın ‘’Deliler’’ tiyatrosundan örnek veren Kurum, ‘’Galaksi Taksi, Araba Yok, diye bir skeci vardı. Bizim galaksiler arası seyahatimiz de buna benzer bir durum. Nükleer roketler mükemmel bir şekilde icat edilse de bize en yakın galaksilere uzaklığımız, binlerce ve milyonlarca ışık yılı olarak ölçülüyor. Yani ışık hızında gitseniz bile, mesafe o kadar büyük ki, binlerce, milyonlarca sene yolculuk etmeniz gerekiyor. Nükleer roket ne kadar mükemmel olsa da böyle süratlere yaklaşamaz. Yaklaşsa bile binlerce sene yolculuk yapmak 60 ile 90 sene yaşayan insanoğlunun zaman kavramının dışında kalıyor’’ ifadelerini kullandı.

Uzay radyasyonu uyarısı

Uzmanlar, mevcut sistemle uzay radyasyonunun da "radyasyon hastalığı", merkezi sinir sistemi sorunları ve kanser riskini arttırabileceği uyarısında bulunuyor.

Nükleer roket sistemi hayata geçirilirse, yolculuk süresi kısalacak ve mürettebatın uzay radyasyonuna maruz kalma süresi de azalmış olacak. Ancak nükleer reaktörden çıkan radyasyonun uzay aracının içindeki olası etkisi henüz tam olarak bilinmiyor.

Nasa Uçuş Sistemleri Mühendisi Andy Kurum da bu durumu, ‘’Uzayda yolculuk edilirken, bir sürü düşmanınız var, bunlardan biri cihazınızın bozulması, öbürü uzayda çeşitli kaynaklardan gelen radyasyon ve tabii ki yer çekimsiz ortamda geçen zamanın vücuda yaptığı yan etkiler. Bunların hepsinin azaltılması, uzayda insanlı yolculuk kapasitemizi yükseltmekte ve nükleer bazda bir roket bu konuda yardımcı olabilir. Uzay işinde, şöyle bir sorun var. Bir sorunu çözüyorsunuz ve 5 başka sorun yaratıyorsunuz. Bu reaktörlerin güvenliği, dizaynı, uzayda yanındaki astronotu zehirlememesi, uzayda patlarsa başka bir cismi kontamine etmemesi gibi bir sürü daha değişken durum işin içine girmiş oluyor ve bunların da çözümü çok uzun bir süre alacak’’ sözleriyle anlatıyor.

XS
SM
MD
LG