Rutgers Üniversitesi'nde kurulan Orta Doğu Müzik Orkestrası, Türkiye, Kuzey Afrika, Orta Doğu ve Orta Asya'dan müzisyenleri aynı sahnede buluşturdu. Bölge tınılarını New Jersey ve Rutgers Üniversitesi'ndeki farklı kültürlerden gelen müzikseverlere ulaştırmayı planlayan projede, Orta Doğu müziğine ilgi duyan amatör müzisyenlere de eğitim verilecek.
New Jersey’deki Rutgers Üniversitesi farklı kültür ve coğrafyalardan öğrenci ve eğitimcileri bünyesinde barındırıyor. Üniversitenin Sanat ve Bilim Okulu bünyesinde bu çeşitliliğe katkıda bulunmak amacıyla Orta Doğu Müzik Orkestrası kuruldu.
Programın Koordinatörlüğünü yapan Rutgers Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Leyla Amzi-Erdoğdular, projenin amacının Orta Doğu müziği yapanlara imkan sunmak olduğunu söylüyor: ''Orta Doğu Müzik Orkestrası, Rutgers Üniversitesi Sanat ve Bilim Okulu'nun yeni bir inisiyatifi. Yönetmenliğini Ahmet Erdoğdular yapıyor. Bu projeyle Orta Doğu müziği yapanlara burada bir imkan sunmayı amaçlıyoruz. Orta Doğu, Orta Asya, Balkan, Kafkas müziklerine yer açıyoruz.Bu proje hem Rutgers Üniversitesi öğrenci ve eğitimcilerine hem de Newark ve civarındaki halka açık olacak. Bugün açılış konserini düzenliyoruz. Bu yıl hem müzisyenlerle hem de diğer katılımcılarla üç konser daha vermeyi planlıyoruz.''
Eğitim programı boyunca her hafta katılımcılar ustalardan ders alma ve onlarla birlikte prova yapma imkanı bulacak.
Proje kapsamında katılımcılar ud, keman, darbuka, kanun, tambur, ney, perküsyon, bağlama, rebab gibi Orta Doğu müziklerinde kullanılan enstrümanları deneme ve öğrenme şansı yakalayacak.
Yönetmenliğini Ahmet Erdoğdular’ın yaptığı orkestrada profesyonel müzisyenler olarak Quraishi Roya, Nariman Asanov, Samer Ali, Adem Merter Birson, Nezih Antaklı, Chetram Sahni ve Jumanah Hassan yer alıyor.
İç savaş nedeniyle ABD'ye göç eden Suriyeli sanatçı Lubana Al Quantar, konserde Arapça şarkıların yanı sıra Ahmet Erdoğdular’la birlikte Türkçe parçalar da okudu. Sanatçının okuduğu ''Bülbülüm altın kafeste'' parçası dinleyenlerin büyük beğenisini kazandı. Sanatçı VOA Türkçe'ye şu yorumda bulundu: "Irak, İran, Suriye, Afganistan gibi Orta Doğu ülkelerinden müzisyenleri biraraya getirmek çok güzel bir fikir. Görüyorsunuz tüm dünyada sınırlar gittikçe daha fazla kapanıyor. En azından bırakalım da müzik insanları biraraya getirsin. Bu fikir muhteşem bir müzisyen olan Ahmet'ten (Erdoğdular) geldi. Hepimiz büyük bir arzuyla bu projede yer almak istedik. Beraber sadece iki prova yapabildik. Birlikte söyledik ve müzik doğal olarak ortaya çıktı çünkü değişik dillerde de olsa aynı müzik ve aynı melodileri hemen paylaştık.... (Bülbülüm Altın Kafeste) Aslında bu fikir benden çıktı. Ahmet'e 'Lütfen bu şarkıyı söylememe izin ver' dedim. O da, 'Sen bunu biliyor musun' diye sordu. Ben de bildiğimi ve çıkıp söyleyebileceğimi anlattım. Başka Türkçe şarkıları da söylemeyi umuyorum."
Konseri ilgiyle izleyen Rutgers Üniversitesi öğrencileri, Orta Doğu ve Türk müziğine olan ilgilerini şöyle anlattı: "Orta Doğu'nun farklı bölgelerinden müzisyenlerin burada ilk kez birlikte söyledikleri şarkıları dinlemek heyecan verici. Suriye'den, Türkiye'den, Afganistan'dan sanatçıların birlikte sahne almaları çok güzel."
Bir diğer öğrenci Nancy Parra da Türk ve Arap müziklerini sevdiğini söylüyor: “duygusal müzikler. Özellikle Türk müziği kişinin ruhunda yankılanıyor. Konserin büyük bölümünü gözüm kapalı dinledim çünkü müziği hissetmek istedim. Sözler Türkçe ama dili bilmeseniz bile müzik vasıtasıyla duyguları hissedebiliyorsunuz.”
İki Çinli öğrenci de ilk kez gittikleri Türk müziği konserinden çok etkilendiğini söyledi.
Projenin yönetmenliğini üstlenen Ahmet Erdoğdular, ABD'de klasik Türk müziğinin tanıtılması ve yaygınlaştırılması için yoğun çaba gösteriyor.
Projeyi diğer eyaletlere de yaymayı amaçlayan Erdoğdular VOA Türkçe'ye şunları söyledi: "Amacımız sadece Türk kültürünü tanıtmak değil, bununla birlikte o civardaki kültürlerin hepsini harmanlayarak seyirciye göstermek. Bizim geleneklerimiz, göreneklerimiz ve müziğimiz, en önemlisi de müziğimiz birbirine çok yakın. Bu yakınlığı göstermek istiyoruz. Bunu arttırarak önümüzdeki yıllara da yaymak istiyoruz. İki ay sonra bir sonraki konserimiz olacak. Her iki ayda bir konser planlıyoruz. Onun için burada provalarımız olacak her hafta. Bugün gelen arkadaşların hepsi profesyoneller. Onlar provalara katılacaklar. Kendi seçtikleri ya da mesala ben seçtiğim parçayı öğreteceğim. Biz buna iki ay provalar yapacağız. İki ay çalışacağız. İki ayın sonunda konserimiz olacak. Yani profesyoneller kendi bilgilerini öğrencilerle paylaşmış olacaklar, aynı sahneyi paylaşmış olacaklar.”
Orta Doğu Müziği Orkestrası, tüm halka ve öğrencilere açık ve ücretsiz. Orkestra, klasik Türk müziği enstrümanlarını öğrenmek, profesyonel müzisyenlerle aynı sahneyi paylaşmak ve bölgedeki diğer ezgilerle tanışmak isteyenler için çok değerli bir fırsat sunuyor.