Erişilebilirlik

Mersin Adaylarıyla Bir Gün: Vahap Seçer


CHP Mersin Belediye Başkanı adayı Vahap Seçer
CHP Mersin Belediye Başkanı adayı Vahap Seçer

Serbest Bölge haftanın ilk gününde önemli bir konuk ağırlıyor. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı için yarışan iddialı üç adaydan biri olan Vahap Seçer, dünya ticareti için önemli bir üs saydığı bölgede, seçim kampanyasındaki son haftanın ilk gününü geçiriyor. Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) adayı, önce Serbest Bölge yönetimiyle, ardından çeşitli firmaların çalışanlarıyla bir araya geliyor.

Mersin’den iki dönem milletvekilliği yapan Vahap Seçer aslında bir işadamı. Dolayısıyla Serbest Bölge’ye yabancı değil. Burayı Mersin’in sınırsız potansiyelinin önemli ayaklarından biri olarak tanımlıyor.

Mersin Adaylarıyla Bir Gün: Vahap Seçer
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:06:08 0:00

Seçer, öğle yemeğini bölgedeki bir tekstil atölyesinde yiyor. Tabldotunu alıp işçilerle birlikte oturuyor.

Atölyedeki konuşmasında sık sık yoksulluktan bahsediyor. Projelerinin önemli bir kısmının yoksullukla mücadele olduğunu hatırlatıyor. Çalışan annelere kreş, öğrencilere ucuz toplu ulaşım, muhtaçlara giysi yardımı vaadinde bulunuyor.

Hükümet desteği olmazsa nasıl başaracak?

Vahap Seçer buradan, bir sonraki durağı Kazanlı’ya hareket ediyor. Yoğun temposu içinde kendisini aracında yakalıyorum. Seçer kampanya boyunca 160 proje açıkladı. Kazanması halinde bunu CHP’li bir başkan olarak hükümet desteği alamazsa nasıl başaracağını soruyorum: “Bu projeler hükümet desteğiyle alakalı projeler değil. Daha çok kendi bünyemizde yapacağımız, kendi bütçelerimizle yapacağımız projeler. Nihayetinde belediyelerin de kendilerine göre bir kanunu var, görevleri var, yetkileri var, gelir kalemleri var. Bütün bunları düşündüğünüz zaman aslında büyükşehir belediyelerinin öyle merkezi yönetimin pek insafına kalacak bir durumu söz konusu değil... Ortaklaşacağımız konular vardır, beraber çalışacağımız konular vardır, buralarda da pek bir sorun yaşayacağımı düşünmüyorum… Merkezi hükümetten Mersin’in ihtiyacı olan her konuda, her alanda talepkar olacağım. Bana ’Sayın Cumhurbaşkanı’na gidecek misiniz, nasıl ilişkileriniz olacak?’ sorusu yöneltiliyor; gitmememi gerektiren bir durum söz konusu mu? Biz kimseyle kavga etmeye gelmiyoruz, rövanş almaya gelmiyoruz, kimseye bir husumetimiz yok.”

Suriyelilerle ilgili politikaları

Seçer, 14 Şubat’ta Twitter üzerinden bir anket düzenledi, “Sizce Mersin’in öncelikli çözüm bekleyen sorunu nedir?” diye sordu. Şıklar “İşsizlik”, “Trafik-Ulaşım/Altyapı”, “Suriyeliler” ve “Diğer” idi. Ankete katılanlar açık ara "Suriyeliler” dedi. Buna katılıp katılmadığını ve Suriyeliler ile ilgili politikalarını soruyorum: “Suriyeliler önemli bir sorun ama yegane sorun bu değil. İnsanların Suriyeliler konusunda bir itirazı var. İlk günlerde insani duygularla, savaştan kan revan içerisinde kalmış bir ülkeden buraya sığınan insanlar olarak değerlendiriliyordu ama zamanla yoğunluğun artması, gelen misafir sayısının artması, kentte yarattıkları sosyal, ekonomik sorunlar, diğer farklı sorunlar, insanlarda artık bir rahatsızlık uyandırmaya başladı. Bu sorunların müsebbibi ben değilim, çözüm yolu da ben değilim. Mümkünse, ülkelerinde bir an önce sulh, huzur oluşturulabilirse bu insanların büyük kısmı, çok önemli kısmı geri dönecek… Bir belediye başkanı olarak elbette ki onların burada kalma süreci içerisinde oluşacak sorunları önleme ya da bazı projelerle onların burada hayatını kolaylaştırma, yaratacağı olumsuzlukları en aza indirgeme konusunda çalışmalarımız olacak. Bu bir anlamda da insani bir durum. Onların Mersin’e, bölgeye adaptasyonu konusunda bizim de müdahalelerimiz, dokunuşlarımız olacak. Beni aşan bu sorunu, belki de şu anda Sayın Cumhurbaşkanı'nı da aşan bu sorunu (umuyorum ki) tüm dünya işbirliği yaparak bölgedeki huzuru, barışı tesis ederek bizden de bu misafirlerin geri dönmeleri yönünde de bir ortam hazırlayarak ülkelerinde bir gelişme olur ve bu sorun da ortadan kalkar.”

Vahap Seçer’i diğer adaylardan ayıran nedir?

CHP adayı "sıradışı bir belediye başkanı” olacağı iddiasında. Onu diğer adaylardan ayıranın ne olduğunu soruyorum: “Farklı bir belediye başkanı profili çizdiğimi düşünüyorum. Seçmenlerim bu kampanya süresince bunu anlamışlardır. Mersin’in birleştirici gücü olduğumu düşünüyorum. Bakış açımın, dünya görüşümün, kullandığım lisanın, kalbimin, yüreğimin… Mersin küçük Türkiye. Bir Türkiye izdüşümü. Birçok etnik yapının, inanç grubunun hatta farklı semavi dinlerin, kültürlerin kucaklaştığı, buluştuğu bir kent Mersin. Bu kente gerçekten kardeşliği, hümanizmi önceleyen bir belediye başkan anlayışının layık olduğunu düşünüyorum. Kavgadan, gürültüden, ona buna sataşmaktan söz etmiyorum. Yapacağım, hep beraber yapacağımız işlerden bahsediyorum. ‘Gelin buraya yatırım yaptıralım, her alanı hareketlendirelim, insanlar iş sahibi olsun, aş sahibi olsun' (diyorum)… Daha olumlu düşünceye sevk ediyorum ve çalışma sözü, arı gibi çalışma sözü veriyorum… Diğerleri de çok değerli, hiçbir sözüm yok ama siyaset bir rekabet alanı. Hayat da öyle değil midir? Ben daha iyisini yaparım diyorum… Mevcut belediye başkanından o bayrağı alacağım daha yukarı taşıyacağım… Onları üzecek, onları bana oy verdiklerine pişman edecek hiçbir hatanın, gayriahlaki, yüz kızartıcı işlerin altında asla benim imzamı göremezler. Onur kaynağı olurum, bunun da sözünü veriyorum.”

Bilgilendirme: VOA Türkçe, Mersin’de yarışan iddialı üç adaydan da izlenim haberleri yapmak üzere söz aldı. Yılmaz ve Vahap Seçer ile bu haberler gerçekleştirildi. MHP/Cumhur İttifakı adayı Hamit Tuna ise randevuya olumlu yanıt vermiş olmasına rağmen, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Adana ve Mersin ziyaretleri gerekçesiyle programını son dakikada iptal etmek zorunda kaldı. Kendisiyle bu yüzden benzer bir haber yapamadık.

XS
SM
MD
LG