Kısaca MAG olarak tanınan ve Amerika’daki merkezi Washington’da bulunan Mine Advisory Group yani Mayın Danışma Grubu, 1989’dan beri 40 ülkede mayın temizleme faaliyetleri yürütüyor. MAG Amerika yönetim kurulunun gönüllü üyelerinden biri olan Tunç Dayıoğlu, geçtiğimiz günlerde başkent Washington’da bir fotoğraf sergisine ev sahipliği yaptı. Serginin amacı, Mayın Danışma Grubu’nun, dünyanın dört bir yanında yürüttüğü mayın temizleme projelerini tanıtmak ve bu projelere destek sağlamak. Amerika’nın Sesi, fotoğraf sergisini ziyaret ederek Tunç Dayıoğlu ve diğer MAG yetkilileriyle konuştu.
Dünyanın dört bir yanındaki çalışmalarıyla 1997 yılında Nobel Barış Ödülü’ne layık görülen MAG, Mayın Danışma Grubu, savaş veya iç krizlerden kalan mayın ve patlayıcıları temizleyerek, bölge halkının evlerine güvenli bir şekilde dönmesine ve başta tarım olmak üzere diğer ekonomik faaliyetlerin yeniden canlandırılmasına katkıda bulunuyor.
Amerika’da MAG Amerika olarak faaliyet gösteren ve merkezi Washington’da bulunan örgüte çok sayıda gönüllü destek veriyor. Bunlardan biri de 1994’ten beri Washington’da yaşayan Tunç Dayıoğlu.
Özel bir finans şirketinde fon yöneticisi olarak çalışan Dayıoğlu, 1 Temmuz’dan beri MAG Amerika Yönetim Kurulu üyesi olarak görev yapıyor. Dayıoğlu geçtiğimiz günlerde MAG Amerika adına Washington’da bir fotoğraf sergisine ev sahipliği yaparak örgütün tanıtımına destek verdi.
Yönetim kurulunda herkesin gönüllü görev yaptığını vurgulayan Dayıoğlu, çalışmalarını şöyle anlattı: “Yıllarca savaş yaşanmış topraklardaki mayın ve diğer tüm patlayıcıların bulunması ve temizlenmesi için çalışıyoruz. Yaptığımız iş şimdiye kadar 16 milyon kişiye doğrudan etkisi olan bir çalışma. Bu çalışmaları da devam ettirmeye çalışıyoruz. Irak’ta ve daha birçok yerde çabalarımız devam ediyor. Çünkü her patlayan bombanın arkasında patlamayan belki 10 bomba var ve bunlar küçük çocukların elinde bir oyuncak gibi dolaşırken havada patlıyor ve çocukların bazı uzuvlarını kaybetmelerine yol açıyor. MAG olarak amacımız da bu yaşanmadan, bombaları bulup güvenli şekilde imha etmek.”
Ev sahipliği yaptığı fotoğraf sergisiyle ilgili bilgi veren Dayıoğlu, sergiyi düzenleme amacının yakın çevresini mayın sorunu ve MAG’in çalışmaları hakkında bilinçlendirmek olduğunu söylüyor: “Amacımız, MAG’in 20 senedir bir çalışanı olan dünyaca ünlü Sean Sutton’ın fotoğraflarını sergileyerek, misyonumuzun ne olduğunu biraz daha iyi anlatabilmek arkadaşlarımıza.”
Dayıoğlu’nun düzenlediği gecede MAG Amerika’nın üst düzey yetkilileri de vardı. Bunlardan biri de örgütün Direktörü Jamie Franklin.
13 yıldır MAG Amerika ile çalışan Franklin, 2011’den beri de örgütün direktörü. 2002 yılında, iç savaşın yeni bittiği Angola’yı ziyaret eden ve ülkedeki mayın sorununa tanık olan Franklin, sorunun çözümüne katkıda bulunmak amacıyla MAG’e katılmaya karar vermiş: “Amerika’da MAG’ın amacı, toplumu mayın temizleme projeleri konusunda bilinçlendirmek ve mayın temizleme faaliyetleri için bağış toplamak. Şu anda 19 ülkede proje yürütüyoruz. Bu ülkeler arasında, savaşın yıllar önce sona erdiği Vietnam gibi ülkeler de var. Ancak bu ülkelerde hala savaş döneminden kalan mayınlar var. Bu da, bazı bölgelerde kalkınmayı, çiftçilik gibi faaliyetlerin yapılmasını engelliyor. Savaşın hala devam ettiği ülkelerde de projelerimiz var. Bunlara en güzel örnek de Kuzey Irak. Bölgede çatışmaların sona erdiği, güvenli yerlerde halkın evlerine dönebilmesi için mayın ve patlayıcı kalıntılarını temizlemeye çalışıyoruz.”
Ağırlıklı olarak Afrika, Ortadoğu, Güney ve Güneydoğu Asya ülkelerinde projeler yürüten MAG Amerika’nın en yoğun çalıştığı bölgelerden biri de Irak.
Jamie Franklin, “Irak’ın kuzeyi, en uzun zamandır çalıştığımız bölge. 1991’den beri Kuzey Irak’ta mayın temizleme programları yürütüyoruz. Bu bölgede İran-Irak savaşı ve Saddam rejimiyle Kürtler arasındaki çatışmalardan kalan çok sayıda mayın var. Ayrıca Kuzey Irak’ta son dönemdeki krizin izlerini de görüyoruz” diyor.
Örgütün hedefi mayın kalıntılarını temizledikleri bölgelerde can güvenliğini sağlamanın ötesinde ekonomik hayatı yeniden canlandırmak.
Franklin, “MAG’in asıl amacı, bu ülkelerde ekonominin yeniden yapılanmasını, kalkınmasını sağlamak. Bunun için de halkın topraklarındaki temel kaynaklara güvenli erişimi gerekiyor. Biz de, çiftçilerin tarım yapabilmesi, devletin yollar, hastaneler inşa edebilmesi, çocukların okula gidebilmesi için arazileri mayınlardan temizlemeye çalışıyoruz. Ülkelerin ekonomik olarak ayağa kalkması ancak bu şekilde sağlanır” şeklinde konuşuyor.
Fotoğrafları sergilenen ödüllü fotoğrafçı Sean Sutton, 20 yıldır MAG ile çalışıyor. Örgüte katılmadan önce dokuz yıl boyunca savaş bölgelerinde fotomuhabirlik yapan Sutton, çalıştığı ülkelerde tanık olduğu mayın sorununun çözümüne katkıda bulunmak istemiş: “Bir belgesel fotoğrafçısı olarak, MAG ile çalışma fırsatı yakaladım. Benim görevim, MAG’in projeler yürüttüğü ülkelere gidip, mayın tehlikesiyle iç içe yaşayan insanları ve bu tehlikenin yarattığı sorunları fotoğraflamak.”
İngiltere’de yaşayan Sutton, Washington ziyareti sırasında Amerika Dışişleri Bakanlığı’nda düzenlenen bir toplantıya da katılmış: “Amerika Dışişleri Bakanlığı’nda üst düzey yetkililerle buluşma ve şu anda Irak’ta yaşananları fotoğraflarla anlatma imkanı buldum. Bu benim için gerçekten gurur vericiydi. Çünkü yaptığım işin bir şeylere katkıda bulunduğunu gördüm.”
Sutton, MAG’le çalıştığı 20 yıl boyunca mayın sorunu yaşayan çok sayıda ülkeyi ziyaret etmiş. Sergideki bütün fotoğrafların bir hikayesi olduğunu belirten Sutton, Irak’ta çektiği bir fotoğrafın üzücü hikayesini anlatıyor: “Fotoğraf, futbol oynarken bir patlayıcıya rastlayan ve ne olduğunu merak eden bir grup çocuğun hikayesini anlatıyor. Bombanın patlaması sonucu çocuklardan biri gözünü kaybetmiş.”
Sergide MAG’in çalışmalarını anlatan Dayıoğlu, geceden en büyük beklentisinin örgütün daha fazla tanınması olduğunu söylüyor: “Bu geceden en büyük beklentim, yeni parçası olduğum MAG örgütünün benim çok sevdiğim arkadaşlarım tarafından da öğrenilmesi. Onların da MAG’in misyonuna inanmalarını ve kendi çevrelerine tanıtmalarını, böylece de MAG’in çok daha fazla tanınan bir örgüt haline gelmesini umuyorum.”
Savaşların ve krizlerin sürdüğü bir dünyada, MAG gibi kuruluşlara daha fazla destek verilmesi hayati önem taşıyor.
