Erişilebilirlik

Malone: 'Silah Kontrolu Hassas ve Bölücü Bir Konu'


Malone: 'Silah Kontrolu Hassas ve Bölücü Bir Konu'
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:06:39 0:00

Amerika’da meydana gelen son silahlı saldırılar silah kontrolu tartışmasını yeniden gündemin üst sıralarına taşıdı. Sadece silah kontrolu değil, Başkan Trump’ın göçmenler, azınlıklar ve etnisiteyle ilgili ‘bölücü’ olarak nitelenen konuşmaları da mercek altına alındı. Bu konular 2020 yılındaki başkanlık seçim kampanyasını ne kadar etkiler? Başkan Trump’a ve Cumhuriyetçiler için siyasi bir risk oluşturur mu? Demokratlar bu konulara nasıl bakıyor? Amerika’nın Sesi Haber Merkezi İç Politika Yazarı Jim Malone’a göre, ABD’de çok ‘hassas’ ve ‘kutuplaştırıcı’ sayılan silah kontrolu konusunda silah lobisini kızdırmak istemeyen Trump ve Cumhuriyetçiler temkinli davranmaya devam edecek, tatilde olan Kongre’nin de önemli bir adım atması beklenmiyor.

"Kısa dönemde silah kontrol konusu daha çok başkanlık yarışına giren Demokratlar’ın gündemde tuttuğu bir konu olacak. Daha kampanyanın başlangıcındayız, şimdiden televizyon tartışmaları gördük Demokrat adaylar arasında. Joe Biden, Kamala Harris, Elizabeth Warren, Bernie Sanders gibi önde giden aday adayları büyük olasılıkla gelecek yıl yapılacak önseçimlere kadar ve daha da sonrasında silah kontrol konusunu gündemin üst sıralarında tutacak. Yani Demokratlar bir bakıma bu konuda birbirleriyle yarışacak, seçmenin dikkatini çekmek için çaba gösterecek. Ancak bu çabalarının Kongre’de gündeme çıkacak kadar güç kazanması ne kadar mümkün olur biraz şüpheliyim. Bugüne kadar Amerika’da yaşanan her silahlı saldırı yüzünden yaşanan trajediler yüzünden halkın tepkisini dikkate alan politikacılar Kongre’den bu konuda bir yasa çıkarma çabasına girdiler ancak bugüne kadar bu konuda başarılı olamadılar. Temsilciler Meclisi’nde çoğunlukta olan Demokratlar’la Senato’da kontrolu ellerinde tutan Cumhuriyetçiler, bu konuda sonuç almak için partilerüstü bir işbirliğine giremediler. Son trajedilerden sonra bunu yapabilirler mi, bilmiyorum. Başkan Trump, geçmiş kontrollarının sıkılaştırılmasını sağlayacak bir tasarı geçirme konusunda kongrede bir hareketlerme olabileceğini söyledi ama bunun seçim kampanyasında seçmenin oyunu etkileyecek bir konu olup olmayacağını şimididen söylemek zor."

Başkan Trump, son olaylardan duyduğu üzüntüyü dile getirdi, hemen ardından da Ohio ve Teksas’ta silahlı saldırıların yapıldığı kentleri ziyaret etti, halkın acılarını paylaştı.

Silahlı saldırıların yapıldığı kentlere yaptığı ziyaretlerde protesto gösterileriyle karşılaşan Trump, silah kontrolu ve göçmenlik konusunda sert açıklamalar yapmaktan kaçınsa da saldırıların hemen ardından Mississippi’de kayıtsız göçmenlerin çalıştığı fabrikalara baskınlar yapılıdı, birçok kişi gözaltına alındı.

Jim Malone’a Başkan Trump’ın silah kontrolu ve göçmenlik konularındaki tutumunun ne ölçüde kabul gördüğünü sorduk. Malone, birçok uzmanın da söylediği gibi, Trump’ın bu konularda değil ama kampanya yapan bir siyasetçi olarak çok etkili olduğunu söyledi:

"Başkan ırksal ve etnik söylemini son haftalarda başka bir boyuta taşıdı ve 4 etnik kökenli kadın Kongre üyesi için ‘beğenmiyorlarsa geldikleri ülkelere geri dönsünler’ dedi. Bu üyelerin hepsi yeni seçilmiş ve farklı kökenlerden gelen kadın kongre üyeleri. İlerici Demokratlar diyebiliriz onlar için. Eğer Cumhuriyetçiler ve Başkan Trump, bu konunun üzerine gitmek istediklerine karar verirlerse, ve sol eğilimli Demokrat kanadı hedef alırlarsa, bu konu çok gündemde kalabilir. Ancak bençe bunu yaparlarsa Cumhuriyetçiler çok büyük risk almış olurlar. Çünkü ırksal söylem seçimlerde seçmen üzerinde çok etkili olabilir. Unutmayalım ki Amerika ırksal geçmiş konusunda hiç de iyi bir sicile sahip değil özellikle de Cumhuriyetçilerin bu konudaki söylemleri ve geçmişi hiç de iyi değil. Bence bu, Başkan Trump’ın da çok zayıf olduğu bir konu ve ikinci dönem için aday olacağı düşünülürse ciddi bir potensiyel risk taşıyor onun için de. Hem Cumhuriyetçi Parti’nin tabanındaki taraftarlarının desteğini kaybetmemesi gerekiyor, hem de 2016’da ona destek veren seçmenin tercihlerini, önem verdiği konuları dikkate alması gerekiyor. Ama bence Başkan Trump, kendisine gösterilen desteği daha geniş bir kitleye yayma konusunda fazla istek göstermiş değil şu ana kadar. Son anketlere bakarsak, halktan gördüğü destek oranı yüzde 40’larda ve bu da yüksek değil, özellikle de karşısında yarışması beklenen Demokrat adaylarla kıyaslanınca. Yani Başkanın daha geniş kitlelerin deseteğini almaya çalışması gerekiyor. İkinci dönemi kazanmak istiyorsa, zaten onu destekleyen seçmenin yanında daha geniş kitlelere seslenmesi gerektiğini düşünüyorum. Şu ana kadar bunu yapma konusunda istek göstermedi. Siyasi açıdan bu riskli bir strateji ve bir değişiklik yapıp yapmayacağını bekleyip göreceğiz."

Başkan Trump, 2020 seçimlerini kazanmak için geliştirdiği düşünülen bu riskli stratejinin parçası olarak ırk temalı kutuplaştırıcı bir söylem kullanıyor. Trump'ın ırk güdümlü, göçmenlik karşıtı sert söylemleri her zaman Cumhuriyetçi Parti’yi destekleyen beyaz seçmenden oy almasına yardımcı olsa da 2016'da oylarını aldığı ılımlı seçmeni dışlayabilir. Demokrat başkan aday adayları son günlerde ses getiren açıklamalar yaptı, silah kontrolu konusunda ve kamuoyundan da destek gördü. Demokrat Partililer ayrıca , son silahlı saldırılar üzerine Başkan Trump'ı bir kez daha Amerika'daki ırksal gerginlikleri körüklemekle suçladı.

Peki silah kontrolu konusu sadece Demokratlar’ın konusu mu? Cumhuriyetçiler bu konuda ne düşünüyor?

"Genelde bu tür trajediler yaşandığı zaman Demokratlar konuşur ve ‘daha sıkı silah kontrolu istediklerini’ söylerler. Saldırı silahlarının satışının yasaklanması, sınırlanması, silah satın alanların sıkı bir geçmiş soruşturmasından geçirilmesi konularını gündeme getirirler. Aslında geçmişle ilgili soruşturmaların sıkılaştırılması konusuna yoğun bir destek var yüzde 80 hatta 90 oranında Amerikalı ve Kongre üyesi bu konuya destek veriyor. Ancak özellikle Senatodaki Cumhuriyetçiler, bu konuda harekete geçme konusunda silah lobisini kızdırmamak için çok dikkatli davranıyorlar. Senato Cumhuriyetçiler’in kontrolunda olduğu ve Başkan da Cumhuriyetçi olduğu için silah kontrolu konusunda Kongreden önemli bir silah kontrol yasası çıkarılması mümkün görünmüyor. 2012’de Connecticut’taki 20’den fazla çocuğun öldüğü okul saldırısından sonra bile, Başkan Obama’nın ve halkın büyük tepkisine rağmen Kongre silah kontrolu konusunda adım atamamıştı. Amerika dışında bizi izleyenlerin şunu anlaması gerekiyor, silah kontrolu Amerika’da çok bölücü bir konu ve birçok Cumhuriyetçi Amerikalı için silah kontrolu alanında sınırlamalar geterilmesi hayati bir konu ve bunu anayasal haklarının kısıtlanması olarak gördükleri için sonuna kadar mücadele etmeye kararlı görünüyorlar."

Trump'ın ana seçmen kitlesi, silah yasalarının sıkılaştırılmasına karşı ve göçmenliği durdurmak için sert politikalar izlenmesini de destekliyor. Ancak uzmanlara göre, Başkan'ın ırk içerikli söylemi ve göçmenlerin maruz bırakıldığı insanlıkdışı muamele, ılımlı Cumhuriyetçiler'i kızdırma potansiyeli taşıyor.

XS
SM
MD
LG