Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ülkede aşırı sağa artan desteğin de etkisiyle sağcı seçmenin oyunu kazanmaya yönelik hamleler yapmayı sürdürüyor.
Macron, ilkokullarda Fransa milli marşının okutulması, okullarda eşitsizliğin giderilmesi için tek tip üniforma giyilmesi ve ülkede rekor seviyede düşen doğum oranının yükseltilmesi için her iki ebeveyne de “altı aylık doğum izni verilmesi” gibi yeni reformları uygulamaya geçireceklerini açıkladı. Fransız medyası reformları “eski Fransa’ya dönüş” sözleriyle eleştirdi.
Cumhurbaşkanı Macron, 6-9 Haziran tarihlerinde yapılacak kritik Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesi, ikinci beş yıllık görev süresinin ortasında Elysee Sarayı’nda; ilk seçildiği 2017 yılından bu yana, ikinci kez basın toplantısı düzenledi.
Macron, dün iki buçuk saat süren toplantıda önümüzdeki dört yıl boyunca uygulayacağı politikaları açıklarken, “Daha güçlü bir Fransa için özellikle okulların ve ailenin yeniden güçlendirilmesi gerek. Nereden geldiğimizi, nereye gittiğimizi anlatmanın zamanı geldi” sözleriyle giriş yaptı. Fransa Cumhurbaşkanı ardından, seçim kampanyası tonuyla, bugüne kadar sağdaki siyasetçilerin savunduğu reformları birbiri ardına sıraladı.
Macron'un ülkenin iki büyük televizyon kanalı ve haber kanallarından yayınlanan basın toplantısını yaklaşık 9 milyon kişi izledi.
“Daha güçlü Fransa”
Macron, dış politika gelişmelerinden çok Fransa’da bir süredir dozu artarak tartışılan iç politika sorunlarına ve bunların çözüm yollarına değindi.
"Fransa’nın küme düştüğü ve gerilediği” eleştirilerini yanıtlayan Macron, “Dünya gündemi değişti, herkes zor bir dönemden geçiyor. Ben hala ilerleyebileceğimizi düşünüyorum. Çocuklarımız bizden daha iyi yaşayacak. Fransa’yı daha güçlü ve adil bir ülke haline getirmek için reformlar yapacağız. Bu reformları daha hızlı ve etkin uygulayabilmesi için de Beşinci Cumhuriyet’in en dar sayıda hükümetini kurdum” dedi.
Hükümetini ağırlıklı olarak eski sağcı bakanlardan oluşturan Macron, “okullar demokrasimizin ve toplumumuzun geleceği” diyerek, okullarda bugüne kadar genellikle sağ ve aşırı sağ tarafından savunulan reformları gerçekleştireceklerini açıkladı.
Milli marş ve tek tip kıyafet
Cumhurbaşkanı, okullarda Türkiye’de milli güvenlik dersi olarak adlandırılan sivil yurttaşlık eğitiminin yeniden getirileceğini, bu dersin saatlerinin artırılacağını, diğer sanat dallarının yanısıra tiyatro derslerinin de zorunlu kılınması için reformlar getireceklerini belirtti.
Bunlara ek olarak, okullarda sınıfsal eşitsizlikleri kaldırmak için tek tip kıyafet uygulaması bu yıl 100’e yakın okulda denenecek, başarılı olursa 2026’da tüm ülkede uygulanmasına geçilebilecek.
Fransa'da devlet okullarında üniforma zorunluluğu bulunmuyor.
Ülkede azalan doğum oranını yükseltmek için yeni bir aile planlaması çalışması da başlatılacak. Macron, “Ülkemiz doğum oranını yükselterek daha güçlü olacak” diyerek, doğum iznini her iki ebeveyn için altı aya yükselteceklerini de duyurdu.
Cumhurbaşkanı ayrıca insanların “çalışarak daha iyi bir hayat kazanmalarını” sağlayacak önlemler alınması ve devlet memurlarına “liyakat esasına göre” daha fazla maaş verilmesi yönünde çalışacaklarını da ekledi.
“RN yalanların partisi”
AP seçimlerinde aşırı sağ Ulusal Bütünleşme (RN) Partisi'nin iktidardan 10 puan önde olması nedeniyle sağ hükümet ve politikalara kesin bir dönüş yapan Macron, sorular üzerine RN’in yükselişini de değerlendirdi.
Macron, RN’nin parti programının tutarsız olduğunu, Jordan Bardella ve Marine Le Pen'in yönettiği partinin “yalanların partisi” ve “kolektif yoksullaşmanın sembolü” haline geldiğini söyledi.
Aşırı sağın programını tamamıyla “aşırı soldan çaldığını" belirten Macron, “Muhalefet olmak, çözüm üretmeden konuşmak kolay” dedi.
Fransa’nın AB ile daha güçlü olduğunu belirten Cumhurbaşkanı, RN’in AB’yi zayıflatarak Fransa’yı zayıflattığını öne sürdü.
Macron, Fransa’da yaşanan banliyö ayaklanmalarına çözüm olarak ailelerin güçlendirileceğini belirterek, “İsyanlara katılan gençlerin yüzde 60’ı tek ebeveynli ailelerin çocuklarıydı” dedi.
Dış politika ve savaşlar
Basın toplantısının kısa süren dış politika bölümünde soruları yanıtlayan Emmanuel Macron, 7 Ekim’deki Hamas saldırısında, 41 Fransız’ın da yaşamını yitirdiğini hatırlatarak, 7 Şubat’ta Paris’te terör kurbanlarını anacaklarını açıkladı. Macron diğer taraftan da İsrail ve Katar ile esirlerin serbest bırakılması için yoğun diplomatik görüşmelerin sürdüğünü kaydetti.
Fransa Cumhurbaşkanı Gazze’de önceliklerinin ateşkes olduğunu yineleyerek, “İsrail, 100 günü aşkın süren operasyonların ardından artık hedefe yönelik operasyonlar gerçekleştirmeli. İsrail’in savunmasını, insani hukukun korunmasıyla uzlaştırmalıyız” dedi.
Macron bölgede çatışmaların yayılmaması için Husiler’e yönelik saldırılara karşı koalisyona katılmama kararı aldıklarını söyledi.
Emmanuel Macron, toplantının sonunda, bir soru üzerine, Şubat ayında Ukrayna'ya gideceğini ve Fransa'nın bu ülkeye 40 yeni uzun menzilli Scalp füzesi ve yüzlerce bomba teslim edeceğini doğruladı.
Cumhurbaşkanı, ABD seçimlerine ilişkin “Trump seçilirse ne yaparsınız?” sorusuna da, “ABD halkı kimi seçerse onunla çalışırım” yanıtını verdi.
“Eski Fransa’ya dönüş”
Fransız Le Monde gazetesi Macron’un bu dönüşümünü, “Cumhurbaşkanı, siyasi üstünlüğünü yeniden kazanmak için geçmişin Fransa'sına duyulan nostaljiyle flört ediyor; ‘Fransa'nın Fransa olarak kalmasını sağlamak’ için her şeyi yapacağına söz veriyor; sağ ve aşırı sağ partiye ait bu çok amaçlı sloganı ödünç alıyor” yorumuyla değerlendirdi.
Liberation gazetesi ise, “Cumhurbaşkanı, durmuş olan beş yıllık dönemi yeniden canlandırmayı umarak Salı akşamı büyük bir basın toplantısı düzenledi. Kararlı bir şekilde düzen ve ahlaka odaklanan bir konuşma. Bu basın toplantısından çıkan ana ders şu: Devlet başkanı, modern bir kelime dağarcığının, ‘cüretkarlığını’ ve ‘tabuları yıkma’ becerisini sağlama arzusunun arkasında, bu ünlü ‘sağduyuyu’ öne sürerek açıkça tercih etti. Altı buçuk yıl süren bir ilerlemenin ardından, dikiz aynasına bakarak ama gaza da basarak geleceği hazırlayabileceğini iddia ediyor” yorumunu yaptı.
Forum