İsrail ile Hizbullah arasında 13 aydır devam eden çatışmalarda Lübnan'da ölenlerin sayısı 3 bini aştı. Bunların çoğu çatışmaların dramatik bir şekilde tırmandığı Eylül ortası ve İsrail'in Güney Lübnan'ı işgal ettiği 1 Ekim’den bu yana hayatını kaybetti.
Lübnan Sağlık Bakanlığı 13 binden fazla da yaralı olduğunu açıkladı. Ülkede 1,2 milyon insan yerinden edildi. İsrail, ölenler arasında yüzlerce Hizbullah üyesinin de bulunduğunu söylüyor. İsrail ayrıca, örgütün lideri Hasan Nasrallah ve üst düzey komutanları da öldürdü.
Başbakanlık ofisine göre İsrail'de 30'u asker olmak üzere 72 kişi Hizbullah'ın roket ve insansız hava aracı saldırılarında hayatını kaybetti.
Bu arada Lübnan resmi haber ajansının dünkü haberine göre Lübnan Başbakanı Necip Mikati, İsrail ile savaşı sona erdirmek, sivilleri ve sağlık ekiplerini saldırılardan korumak ve ülkenin kültürel mirasını korumak için “acil uluslararası baskı” çağrısında bulundu.
İsrail, Sur ve Baalbek antik kentlerine defalarca hava saldırısı düzenleyerek antik kalıntıların zarar görmesine neden oldu.
Mikati ayrıca BM Güvenlik Konseyi'nin beş daimi üyesi İngiltere, Çin, Fransa, Rusya ve ABD'nin yanı sıra Avrupa Birliği'nin büyükelçileriyle de görüştü.
Komşu Suriye'de devlet haber ajansı İsrail'in Şam'ın güney banliyölerinden birine hava saldırısı düzenlediğini, saldırıda maddi hasar meydana geldiğini ancak can kaybı olmadığını duyurdu. İsrail ordusu, hava kuvvetlerinin Hizbullah'ın Suriye'deki istihbarat merkezine ait hedefleri vurduğunu söyledi.
İsrail’in dün Gazze’deki hava saldırılarında, son bir aydır yoğun İsrail saldırılarına maruz kalan kuzeydeki Beit Lahiya kasabasında en az bir düzine Filistinli öldü.
İsrail, Hamas militanlarının Gazze'nin kuzeyinde yeniden toparlandığını, kalan bölge sakinleri için tahliye emri çıkardığını ve Cebaliye, Beyt Hanun ve Beyt Lahiya'ya yönelik saldırılarını arttırdığını bildiriyor.
Bölgedeki hastaneler de ateş altında ve sadece üçü kısmen çalışır durumda.
Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) Batı Şeria ve Gazze Temsilcisi Rik Peeperkorn dün Gazze'den yaptığı bir video görüşmesinde gazetecilere, “Endonezya hastanesi artık işlevsel değil; Kemal Advan ve Al-Avda hastaneleri asgari düzeyde işlevsel” dedi. Bu hafta içinde planlanan bir WHO misyonuna izin verilmezse Al-Avda'nın da “çok hızlı bir şekilde” hizmet dışı kalacağını söyledi.
Birleşmiş Milletler, özellikle Gazze'nin kuzeyinde yardım ulaştırma konusunda İsrail'in engelleriyle karşılaştığını defalarca dile getirdi. Temsilci Peeperkorn, Ekim ayında BM kuruluşlarının kuzeye az sayıda görev planlayabildiğini ancak bunların da “iptal edildiğini, engellendiğini ve geciktiğini” kaydetti.
Özel ithalat şu anda fiilen yasaklanmış durumda ve İsrailli yetkililer, Gazze'ye sadece üç noktadan geçişe izin veriyor: Kerem Şalom, Kapı 96 (Gazze'nin merkezine yakın) ve Erez Batı.
BM Sözcüsü Stephane Dujarric, “Dahası, insani yardım çalışanları bu sınır bölgelerine ancak son derece tehlikeli yollardan ulaşabiliyor. Bu giriş noktalarına giden çoğu yolun kullanımı ya İsrail makamları tarafından yasaklanmış ya da devam eden çatışmalar nedeniyle güvensiz hale geldi” dedi.
Dujarric, mevcut yolların genellikle kötü durumda olduğunu ve silahlı kişiler tarafından yağmalanmaya açık olduğunu söyledi.
Birleşmiş Milletler ayrıca, atık sularda hastalık tespit edilen Gazze'de büyük bir çocuk felci aşılama kampanyasının son aşamasını yürütüyor.
BM Temsilcisi Peeperkorn da, hedefin bölge genelinde 10 yaşın altındaki yaklaşık 600 bin çocuğu aşılamak olduğunu söyledi. Güney ve orta Gazze'de yüzde 95'in üzerinde bir kapsama oranına ulaşan ekipler, kuzey Gazze'deki aşılamaların ilk iki gününde yaklaşık 95 bin çocuğa, bir başka ifadeyle hedeflenen sayının yaklaşık yüzde 79'una ulaştı.
Forum