Suriye Demokratik Güçleri, IŞİD’in fiili başkenti Rakka’ya ilerlemeye devam ediyor. Kürt ağırlıklı güçler, kentin tarihi bölgesindeki varlığını güçlendirdi, Rakka’nın doğusundaki dış mahallelere asker yığmayı sürdürüyor. ABD destekli güçler, daha büyük bir saldırıya hazırlanıyor.
Ancak bu askeri ilerleyiş, Araplar arasında gerilimi arttırıyor zira bölge halkı, Kürtler’in Rakka ve civarıyla ilgili uzun vadeli niyetleri konusunda endişeli.
Cihatçılardan kurtulmak isteseler de Rakkalı Araplar, YPG’nin toprak talep etmesine karşı temkinli. Rakka ağırlıklı olarak Arap nüfusa sahip.
Endişe, bu hafta IŞİD saldırılarından geri çekilen Arap güçlerinin, Suriye Demokratik Güçleri’nden ihraç edilmesiyle daha da arttı. SDG güçlerinin Arap gençlere kötü muamelesiyle ilgili iddialar da mezhepsel gerilimi tırmandırıyor.
30 Haziran’da YPG üniformalı iki askerin, IŞİD militanlarının yerini söylemeye zorlamak için iki Arap’ı tekmelemesi ve ezmesini gösteren bir video Türk medyasında yayınlandı. Videoda, Rakka’nın batısında gözaltına alınanlar, IŞİD’lilerin yerini bilmediklerini tekrarlıyor.
Kayda alınan YPG askerleri de aslında Arap, ancak bu da bu çirkin olaya yönelik öfkeyi azaltmıyor. Görüntülerin gerçek olduğunu doğrulayan YPG’li komutanlar ise ‘kabul edilemez’ olarak niteledikleri olayı kınadı.
YPG’den yapılan yazılı açıklamada, “Olayın failleri yasaları ve uluslararası kuralları çiğnedikleri için bu sorumsuz eylemlerinden dolayı hesap verecekler” dendi.
Rakka operasyonuna Sünni Arap milislerin dahil olması da, yerel halkın Kürtlerle ilgili şüphelerini azaltmış değil.
Uzmanlar, IŞİD’den sonra istikrarı sağlama ve insan hakları ihlallerinden kaçınmanın, Rakka’nın geleceği ve Suriye’nin kuzeyinde IŞİD’in direnişini uzatma olasılığını yakından etkileyeceğini söylüyor. Aylardır yaptıkları uyarı, Kürt ağırlıklı Suriye Demokratik Güçleri IŞİD sonrası Rakka’da Araplarla ve aşiretlerle işbirliği yapmazsa, mezhepsel çatışmaların çıkabileceği, bunun da cihatçılara yeniden kapı aralayacağı.
Washington’daki düşünce kuruluşu Tahrir Ortadoğu Politikası Enstitüsü'nden Hassan Hassan, Kürtlerle Araplar arasındaki güven eksikliğinin sonucunun, cihatçıların temizlenmiş bölgelere yeniden dönme çabası olacağına dikkat çekiyor.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esat’a karşı isyan çıkalı altı yıl oldu ama Kürtlerle Araplar arasında güven öncesinde de yok denecek kadar azdı. 1970’lerde baba Hafız Esat, Arap aileleri yerleştirmek için on binlerce Kürt’ü Rakka’dan sürmüştü. Rakkalı Araplar’ın şimdiki korkusu, Kürtler’in bugün fırsattan istifade ederek genişlemesi. Bu da nüfus dağılımının yeniden alt üst olması demek.
IŞİD propagandasının yanı sıra, Suriye’nin kuzeyindeki ve doğusundaki bazı köyleri ele geçiren Kürtler’in, Araplar’ı evlerinden çıkarması da, duruma yardımcı olmuyor.
Rakka sakinlerinin bir endişesi de IŞİD karşıtı güçlerin, bölgede yaşayan sivilleri de cihatçı ve IŞİD sempatizanı olarak görüyor olması. Yerli IŞİD militanlarının akrabalarına da aynı damga vuruluyor.
“Rakka Sessizce Katlediliyor” adlı bir grubun, SDG birliklerinin bölgedeki köylere baskın yaptığı ve genç erkekleri gözaltına aldığı iddiası da bu endişelerin kanıtı.
Gözaltına alınanlar ya çalışma kamplarına gönderiliyor ya da SDG’ye katılmaya zorlanıyor. Eylemci grubun, gözaltındakilere eğer SDG’ye katılmazlarsa, ailelerinin yanına dönemeyeceklerinin söylendiğini bildiriliyor.
İddiaları yalanlayan Kürt yetkililerse gözaltına alınanların çoğunun, IŞİD üyesi olmadıkları sonucuna varılınca hızla serbest bırakıldığını savunuyor. Kürt yetkililer, IŞİD üyesi olup suç işlemeyenlerin de affedileceğini açıkladı.